Of all days traducir turco
1,421 traducción paralela
Sorry to disturb you today of all days. Don't worry.
Bugünkü şeylerle seni rahatsız ettiğim için kusura bakma.
And why do you have to be so bitchy today, of all days? !
Bugün tüm şirretliğin üzerinde!
How can you do this to me, Today of all days?
Bunu bana nasıl yapabildin hem de böyle bir günde?
"shall follow me all the days of my life."
"hayatım boyunca beni takip edecektir."
Gonna be taking care of all of us one of these days.
Büyüyünce iyi oldu. Bir gün hepimize o bakmaya başlayacak.
The day of all days.
Büyük gün.
Two days later, she walked out of the hospital - - no cancer at all.
İki gün sonra hastaneden ayrıldı, kanserden eser yoktu.
Surely goodness and mercy shall follow me all the days of my life, and I will dwell in the house of the Lord forever. "
Şüphesiz iyiliğin ve merhametin hayatım boyunca yanımda olacak, ve ilelebet Tanrı'nın evinde oturacağım. "
I am to fulfill his promise and guide you all the days of your life.
Onun sözlerini yerine getirip senin hayatının rehberi olacağım.
For all the days of your life. "
Hayatın boyunca. "
It took four days and xused so much power that all of Bergen County lost their air conditioning.
4 gün sürdü ve çok fazla güç kullandılar. Bergen ülkesi bütün havalandırmasını kaybetti.
All right, to bring you up to speed, we've got agents in Le Havre... shagging leads from the manifest of the Talco ship due here in a few days.
Tamam, olayı biraz hızlandırmak için Le Havre'da ajanlarımız var Talco hattının manifestosu bir kaç güne çıkar.
All I need is a couple of days, and she tripping.
Tek istediğim birkaç gün ama o bastırıyor. İki gün.
The new law was passed just three days after the night of horror, in which all seniors were out driving at the same time, causing 14 deaths and $ 3 million in damage.
Yaşlı vatandaşların hep beraber araba kullandıkları, 14 ölüm ve üç milyon dolar hasarla biten Dehşet Gecesinden üç gün sonra yasa kabul edildi.
That reminds me, back in the old days... how I used to hang around the barber shop... with all of the customers... some with nice, black, thick hair, you know, like all of...
Eski günleri hatırladım şimdi berber dükkanında tüm müşterilerle vakit geçirdiğim günleri kimisi güzel, siyah, kalın telli saçlı, bilirsin, tıpkı...
Within a few days all of Texas will know our situation.
Bir kaç gün içerisinde tüm Teksas durumumuzdan haberdar olacak.
I know you've had a rough couple of days, but it's important that we cover all aspects of your life or we're never going to stay faithful to the project.
Biliyorum zorlu bir kaç gün geçirdin, ama bu çok önemli, hayatının bütün aşamalarını kapsaması yoksa asla doğru bir proje çıkmaz ortaya.
To love and respect him for all the days of your life,.. .. for better and / or for worse?
İyi günde kötü günde onu... sevip saygı göstermeyi?
Just tell us... of all the days, what made you inform us today?
Neden bizi bugüne kadar aramadınız?
Yeah, they all get three days, but between me and you ain't none of them get out of here alive.
Evet, hepsinin üç günü var ama aramızda kalsın hiçbiri buradan canlı olarak çıkmaz.
If he doesn't leave tomorrow, he'll be over the number of days... he can spend in the U.S. Without paying tax on his business... all over the world.
Yarın gitmezse dünyanın dört bir yanındaki şirketleri için yapması gereken vergi ödemeleri gecikecek.
I want to know the name of the type that attacks a this town, the days that it comes, the powers exact of the magical hat and all arms that it has.
Şimdi. Bu haydutun adını, ne zaman buraya geldiğini ve buradaki tüm silahların yerini ve adedini öğrenmek istiyorum.
Is this all you've got? I get paid in a couple of days.
Oh, evet, bir kaç güne hepsini öderim.
Mia needs to win over the people of Genovia, all in less than 30 days.
Mia'nın Genovia halkını kazanmaya ihtiyacı var, 30 günden az bir sürede.
The radio worked at that particular time... and, all I know... a couple of days later, it wasn't working.
Radyo o belirli anda çalışıyordu... ve, tek bildiğim... bir kaç gün sonra çalışmadığı.
He would have survived only a couple of days drinking all of our water.
Tüm suyumuzu içerek sadece birkaç gün yaşardı.
And today's one of those days when you look in the mirror... and you wonder if you have any fucking purpose at all in life.
Bugün de hergün gibi aynaya bakıyorsun... ve hayatının lanet olası amacını merak ediyorsun.
And in five or ten days you'll be back here... with all your money taking care of your problems.
Ve beş on gün içinde... sorunlarını giderecek tüm parayla buraya geri döneceksin.
I averaged out all the calories for the last nine days, and you're still eating over 200 % of what your needs are.
Son dokuz günün ortalama kalorisini ölçtüm. Hala ihtiyaç duyduğun miktarın % 200 üzerindesin.
But sadly memories of my days as the pharaoh are clouded, nor is it clear to me what role the Egyptian God Cards have to play in all this.
Bu arada Mısır Tanrıları Kartlarının ne rol oynadığını bile bilmiyorum.
What with all of you these days?
Hepinizin neyi var bugünlerde?
The worst of it is, all anyone's interested in these days is whatever's "new".
İşin kötüsü, artık insanların ilgisini "yeni" ne varsa, o çekiyor.
.. no one appearing on behalf of the Defence.. "For you, I have lived all these days." "With my lips sealed."
Senin için yaşadım dudaklarım mühürlü
Of course, the problem with rooms that begin with a one is that they're all non-smoking these days.
Tabii ki, numarası "bir" ile başlayan odalarda şöyle bir sorun vardı... bunlar, sigara içmeyenlere ayrılıyorlardı.
We're all gonna, you know, be passed one of these days... and how are we gonna take this fantastic thing called film... and motion pictures and storytelling... unless we pass it on and teach people how to do it?
Hepimiz bir gün bu dünyadan göçeceğiz.. ve bu film dediğimiz fantastik şeyi nasıl aktaracağız.. ve hareketli resimleri ve hikaye anlatımını..
Get a list of all the countries she's visited in the past 30 days.
Kadının son 30 gün içinde dolaştığı tüm ülkelerin listesini çıkartın.
- Makes sense. Meaning all that whore's been telling me the last 10 fucking days about seeing the widow taking the dope, and your own fucking assurances, you verify that she's loaded personally... you're both full of shit.
Yani... o fahişenin bana on gündür söylediği gibi... kadını afyon içerken gördüğü ve senin kadının kafasının iyi olduğuna... dair verdiğin garantiler hep yalanmış.
Of all the days to have a pimple.
Başka gün kalmamış gibi bugün var.
There was a lot of content, so it took me three whole days to write it all down.
Yazacak çok şey vardı, bu yüzden hepsini yazmak 3 günümü aldı.
If it all checks out, you can take her home in a couple of days.
- Her şey yolunda giderse iki güne kadar eve götürebilirsin.
"All I know is your name. But one of these days I'll find you and give you this letter, so you'll remember what you done to me. You killed my parents, Mr. Sawyer."
"Tüm bildiğim isminiz Ama bir gün sizi bulacağım ve size bu mektubu vereceğim Böylece, bana yaptığınız şeyi hatırlayacaksınız Siz ailemi öldürdünüz Bay Sawyer."
DNA processing can take several days, but knowing the hyper-urgency of the case, I processed all of the sperm samples in just 37 hours.
DNA incelemesi birkaç gün sürebilir ama durumun aciliyetini göz önüne alarak bütün sperm örneklerini 37 saatte inceledim.
Ted, I meant to tell you eight months ago, all those days of vacation you saved up expire right...
Ted. Sekiz ay önce biriktirdiğin tüm izinlerin zamanı tammaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaam...
Of all the days for you to get a zit.
Sivilceli olduğun o günlerin anısına.
I haven't had a panic attack in two days and I've even cut down on all the Ativan, so you are officially evicted as of today.
İki gündür panik atak geçinmedim. Ativan'ı bile azalttım. Yani bugün itibarıyla resmen evden kovuldun.
Her love lives on... and will embrace you all the days of your life.
Sevgisi hayatının her günü seni kucaklayacak.
This is a map of all the old Soviet KGB weapons hides scattered across the country in the good old days of the Cold War.
Bu soğuk savaşın o eski, güzel günlerinde Sovyet KGB'sine ait silahların ülke çapında dağınık şekilde saklandığı yerleri gösteren bir harita.
Within a matter of days, all our cities were leveled.
Birkaç günlük bir zaman dilimi içinde, şehirlerimiz yerle bir oldu.
Then all of a sudden, four days ago, he's back at it.
Sonra birden, dört gün önce, tekrar işe koyuldu.
The heart of it is that an industry that went for a hundred years from the days of Edison built the best electrical system in the world, sold the power at reasonable prices to consumers and was very reliable was all of a sudden turned into a casino.
Edison ` un dünyanın en iyi elektrik sistemini kurduğu günlerden beri dünyanın en iyi etkinlik gösteren, kullanıcılara uygun fiyatla satan, endüstrinin kalbi, güvenilir elektrik sistemi adeta bir kumarhaneye dönmüştü.
If we do not burn these bodies... we will all be dead of disease in three days.
Bu cesetleri yakmazsak 3 gün içinde salgın hastalıktan hepimiz ölmüş oluruz.
of all people 402
of all 19
of all things 75
of all places 76
of all the 23
days 2668
days left 44
days ago 298
days remain 20
days a year 35
of all 19
of all things 75
of all places 76
of all the 23
days 2668
days left 44
days ago 298
days remain 20
days a year 35