Or somethin traducir turco
856 traducción paralela
You lovers or somethin'?
Sen âşık ya da öyle bir şey misin?
Big ones, little ones... must have been selling out the business or somethin'.
Büyük, küçük... dükkânı falan kapatacak herhalde.
Maybe we'll have twins, uh, or somethin'.
Belki ikizlerimiz falan olur.
Folks'd think it was a pretty woman or somethin', the way you carry on.
Sanki güzel bir kadına falan bakıyor gibisin.
Makes you wanna march or somethin'.
İnsanın ritim falan tutası geliyor.
John, it's a pure shame you aren't running'for congress or somethin'.
John, kongre çalışmalarına falan katılsana.
Or are you runnin for congress or somethin'?
Yoksa kongre çalışmaları yapıyor musun?
- But don't I get a badge or somethin'?
- Ama bir rozetim falan yok mu?
Maybe she's sick or somethin'.
Belki hasta falandır.
You live in Canarsie or somethin'?
Neler oluyor?
Just like it was some kind of judgment on him or somethin'.
Sanki onun cezalandırılmış olması gibi ya da öyle bir şey.
A hero or somethin'?
Kahraman falan olmak mı istiyorsun?
Gee, it's like a real party or somethin'.
Gerçek bir parti falan veriyormuş gibi.
You looking to get sued for libel or somethin'?
İftiradan davalı mı olmak istiyorsun?
What is this, a forced joint or somethin'?
Girmek mecbur mu?
You're commitin'double jeopardy or somethin'.
Aynı suçu tekrar işliyorsun.
I thought maybe you were sick or somethin'.
Hasta falan olduğunu sandım.
What am I, crazy or somethin'?
Deli falan mıyım ben?
I guess I was goofin'off at a movie or somethin'.
Sanırım sinemaya gitmiştim.
I mean, we're all goin'crazy in here or somethin'.
Yani, burada hepimiz kafayı yiyoruz yada onun gibi bir şey.
I'm an idiot or somethin'?
Ben geri zekalı falan mıyım?
I might be trying to scare somebody or fool them or somethin'... but I wouldn't go that far, you know what I mean?
Birilerini korkutmaya ya da kandırmaya çalışıyor olabilirim ama bu kadar da ileri gitmem, anlıyor musunuz?
- I guess when I was up there last month... she must have come out... and she must have been cross with Bonnie... or slapped her or somethin'.
Sanırım geçen ay ben oradayken, o çıkageldi ve Bonnie ile karşılaştı onu tokatladı ya da öyle bir şey yaptı.
You a hunted man or somethin'?
- Aranan biri filan mısın?
Waitin'to take off with the Fargo box or somethin'pure awful like that.
Fargo sandığı falan gibi değerli bir şeyi çalıp kaçmak için beklediğimizi.
- You takin'me for a ride or somethin'?
- Beni araba gezintisine mi çıkartıyorsun?
- She's gonna marry a count or somethin'. - What is this, a rib?
- Evet, bir kontla evlenecek.
Suppose there'd been a fire or somethin'and Ms. Blanche locked up in her room like that?
Bayan Blanche odasında kilitliyken yangın çıktığını düşünün?
What are you tryin'to do, kill me or somethin'?
Beni öldürmeye mi çalışıyordun yoksa?
You can't keep him for a pet like he was a rabbit or somethin'.
Yavru hayvan besler gibi onu eve kapatamazsın.
- Got a key or somethin'?
- Bir anahtar veya başka birşeyin var mı?
I suppose. It tones the muscles up or somethin'.
Sanırım adaleleri güçlendiriyormuş.
You deaf or somethin'?
Sağır mısın nesin?
I don't know, you're sorry, or you faint or somethin'.
Ne bileyim, pişman olursan, ya da bayıIırsan?
Dammit, can't you say I'm pretty or somethin'?
Lanet olsun. Güzel olduğumu söyleyemez misin?
I were frightened it'd fly off or somethin'.
Kaçar, bir şey olur diye.
Walk out? Walk out in these dreadful swamps where- - where I could get eaten by a tiger or somethin'?
Bir kaplan yada başka bir şey tarafından yenilebileceğim bu korkunç bataklıkta mı?
He gonna get some pointers or somethin'?
Kavga mı çıkaracak?
She's probably gonna burn it in the fireplace or somethin'.
Ne bileyim, ocakta filân yakardı.
I said it's bullshit. It's gotta be a fast-draw gimmick or somethin'.
Boş iş olduğunu söylemiştim ben.
Must be... a posse or somethin'.
Kanun adamı olabilirler.
Did you promise to marry that girl, or somethin'of the sort?
O kızla evlenmeye falan söz verip sonra da caydın mı yoksa?
You know, I been wonderin'all week - Your neighbor lady, she go away or somethin'?
Tüm hafta merak edip durdum - komşunuz bayan, bir yere mi gitti, birşey mi oldu?
I wasn't gonna stay in a place where you couldn't get nowhere. or make somethin outta yourself, or they stole your letters.
Neyse hiç bir şey yapamayacağım, hiç bir yere varamayacağım bir yerde kalamazdım.
Bottle of whiskey or somethin'?
Bir şişe viski falan?
You come in to buy somethin', Miss Clara, or you just shopping'around?
Bayan Clara, bir şey almaya mı geldin yoksa dolaşıyor musun?
Just Sam and George, and all they ever say is pester me to clean somethin or cook somethin'.
Sam ve George, Onlar hep ya yemek yada temizlik için başımın etini yiyorlar.
I couldn't even tell you or Jem... not to do somethin'again.
Sana ve Jem'e bile bir şeyi bir daha... yapmamanızı söyleyemezdim.
Gringo! I don't know if that's a step up or a step down from somethin'else I've been called all my life!
Bu iltifat mı yoksa aşağılama mı bilmiyorum ama bana hep öyle denildi!
Bit of somethin'or other taking place off the port bow.
İskele tarafında bir şeyler oluyor.
You want somethin'or don't ya?
Bir şey ister misin?
or something 1072
or something like that 186
or something else 40
something went wrong 81
something 1990
something came up 177
something happened 421
something's happening 161
something's not right 271
something like that 1529
or something like that 186
or something else 40
something went wrong 81
something 1990
something came up 177
something happened 421
something's happening 161
something's not right 271
something like that 1529
something on your mind 83
something bad happens 16
something special 67
something's wrong here 34
something wrong 855
something's wrong 881
something is wrong 141
something's coming 64
something bad 90
something to eat 69
something bad happens 16
something special 67
something's wrong here 34
something wrong 855
something's wrong 881
something is wrong 141
something's coming 64
something bad 90
something to eat 69