Protect traducir turco
30,726 traducción paralela
but here comes Mommy and Daddy to protect you.
Annen ve baban seni korumaya geldi.
To protect K'un-Lun from all oppression.
K'un-Lun'u tüm saldırılardan korumak.
I don't need you to protect me.
Senin korumana ihtiyacım yok.
protect Rand.
Kendimizi ve Rand'i korumamız gerekiyordu.
What I had to do to protect you.
Seni korumak için neler yapmam gerekti.
It's a... It's a unique force... used to protect K'un-Lun.
Bu K'un-Lun'ı korumakta kullanılan eşsiz bir güç.
I wasn't strong enough to protect Radovan at the hospital.
Hastanede Radovan'ı koruyamadım ama.
I was supposed to protect him... and now Gao has him again and we might never be able to find him.
Onu koruması gereken bendim ve şimdi yine Gao'nun eline düştü.
The other Iron Fists I've known were fierce, unrelenting in their mission to protect K'un-Lun from the Hand.
Tanıdığım diğer Iron Fist'ler acımasızdı, K'un-Lun'ı, El'den koruma görevlerinde son derece katıydı.
I swore to protect the people of K'un-Lun from the Hand, okay?
K'un-Lun halkını El'den korumaya yemin ettim, tamam mı?
You're here to punish, not protect!
Cezalandırmak için geldin, korumak için değil!
I wanted to protect you from suffering, because you'd endured so much already.
Seni ızdıraptan kurtarmak istedim çünkü zaten yeterince acı çekmiştin.
The way to K'un-Lun is open, and you are not there to protect it.
K'un-Lun yolu açıldı ama sen onu korumak için yoksun.
We were just trying to protect you.
Seni korumaya çalışıyorduk.
I swear I was trying to protect you.
Yemin ederim, seni korumaya çalışıyordum.
He's getting his head flushed down the toilet and we need to protect him!
Kafasını tuvalete atıyor. Ve onu korumamız lazım!
Invaded the city I was sworn to protect.
Korumaya ant içtiğim şehri istila ettiler.
You never fought someone to protect someone else?
Hiç başka birini korumak için dövüşmedin mi?
Luke, you don't need to protect us.
Bizi korumana gerek yok.
That's why I'm trying to protect you. Let me.
Bu yüzden seni korumaya çalışıyorum.
I swore an oath to my masters to protect K'un-Lun and destroy the Hand.
K'un-Lun'ı korumak ve El'i yok etmek için ustalarıma yemin ettim.
He said, "Protect my city."
"Şehrimi koruyun." dedi.
Sacrificed himself to protect it.
Uğruna kendini feda etti.
Still, we gotta cover ourselves for liability to protect you and us both.
Yine de sizi de bizi de koruma yükümlülüğünü yerine getirmeliyiz.
Gotta protect that.
Bunu korumalıyız.
I am here to protect them at any cost.
Onları ne pahasına olursa olsun korumak için buradayım.
But this is the only way to truly protect her.
Ama onu gerçekten korumanın tek yolu bu.
Promise me you'll protect it with your life.
Hayatın pahasına koruyacağını yemin et.
Luke, we're sworn to protect people!
Luke, insanları koruyacağımıza dair yemin ettik!
He would protect her with assault and maintaining the tower,
Onu saldırıya uğratacak ve kuleyi koruyacaktı,
- Mylene, I got backups here... but I'm not gonna need them to protect myself from some old, nobody spic like your faggot-ass uncle.
- Benim de arkam sağlam Mylene. Ama senin ibne amcan gibi bir Latin'den korunmak için onlara ihtiyacım yok.
I'm just trying to protect you, that's all. Shit, man, you got it.
Seni korumaya çalışıyorum. hepsi bu.
It was to protect us.
Bizi korumak için.
And I will protect our interests by whatever means necessary.
Gerekli olan her yola başvurarak çıkarlarımızı koruyacağım.
The Whigs want to protect you.
Whigs sizi korumak isteyecektir.
Use your hand to protect your eyes.
Gözlerinizi korumak için ellerinizi kullanın.
The Crown will protect her from the Company.
Kraliyet onu Şirket'ten korur.
And the Company will protect her from the Crown.
Şirket de onu Kraliyet'ten korur.
Because a canvas sheet would protect the powder perfectly well and be much cheaper.
Çünkü kanvas örtü barutu mükemmel şekilde korur ve daha ucuza çıkar.
That's why your father had her committed to Bedlam. To protect you.
Babanın onu Bedlam'a emanet etmesinin sebebi seni korumaktı.
The lioness will fiercely protect her cubs, regardless of the consequences.
Sonuçları ne olursa olsun dişi aslan yavrularını şiddetle koruyacaktır.
I only wish I'd killed James, too. Give him a kind death. Protect him from himself.
Keşke James'i de öldürüp ona iyi bir ölüm sunsaydım.
And if that sickly youth on the doorstep is there to protect you from East India assassins, know that by 2 : 00 AM he's easily distracted by whores.
Hem kapının önündeki o hastalıklı delikanlılar seni Doğu Hindistan Şirketi'nin katillerinden korumak için duruyorlarsa sabah saat 2.00'ye kadar dikkatlerinin fahişeler tarafından dağıtılacağını da bil.
You're not going to get caught because I will protect you.
Yakalanmayacaksın çünkü seni koruyacağım.
So you can trust me... and I will protect you.
Öyleyse bana güvenebilirsin. Seni koruyacağım.
We are here to build, to protect.
Buraya inşa etmeye, korumaya geldik.
To protect the people from the enemy so they can go about building their lives.
İnsanlar hayatlarını inşa edebilsin diye onları düşmandan korumak.
Because, as Sergeant Ortega here has so rightly pointed out, your mission is to protect the people, not kill them.
Çünkü Çavuş Ortega'nın belirttiği gibi, görevin insanları öldürmek değil, onları korumaktır.
I literally gave up my life to protect you.
Seni koruyabilmek için hayatımdan vazgeçtim.
What do you think you're trying to protect me from?
Beni neyden korumaya çalıştığını sanıyorsun?
I have given my word to Devsena to protect her dignity.
Devsena'ya gururunu koruyacağıma dair söz verdim.
protection 165
protective 27
protector 38
protected 88
protect yourself 29
protect you 26
protect and serve 24
protect the king 17
protect me 100
protect her 41
protective 27
protector 38
protected 88
protect yourself 29
protect you 26
protect and serve 24
protect the king 17
protect me 100
protect her 41
protect us 31
protect them 25
protect him 37
protecting you 24
protecting me 23
protective custody 24
protect me from what 27
proteus 71
protein 47
protest 18
protect them 25
protect him 37
protecting you 24
protecting me 23
protective custody 24
protect me from what 27
proteus 71
protein 47
protest 18