English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ P ] / Pucker up

Pucker up traducir turco

96 traducción paralela
Not just a little squeak Pucker up and blow
Küçük ve tiz bir ses değil Buruştur dudağını ve üfle
How do you like that? Kissed off before we get a chance to pucker up.
Konuşmaya bile fırsat vermeden bizi sepetlediler.
Not the kind I get from Joey or the Madison Avenue high-domes who say "gesundheit" before I even pucker up to sneeze.
Joey'den ya da daha hapşırmadan çok yaşa diyen Madison Caddesindeki gökdelenlerden aldığım türden değil.
So pucker up your lips, ladies, 20 seconds to go.
Dudaklarınızı büzün bayanlar, 20 saniye kaldı.
I can pucker up like one.
Dudaklarımı balık gibi büzüştürebilirim..
Whoo! Pucker up.
Kendine gel.
pucker up and kiss ou!
Buruşturup, öpmek istiyorum.
And then you pucker up, touch lips, and kiss!
Ve sonra dudaklarını büzer, dokundurur ve öpersin.
Pucker up, baby!
Hazırlan bebeğim!
- Pucker up, Buttercup What?
- Haydi işine, şapşal. Ne var?
Pucker up, baby.
Oda nefesiz kalacak.
You gotta bat your eyes, like this. You gotta pucker up your lips, like this.
Gözlerini şöyle kısmalı dudaklarını şöyle büzmelisin.
So pucker up, buttercup.
Dudaklarını hazırla.
Pucker up.
Dik dur.
- Don't you pucker up to me, Eileen.
- Bana dudaklarını uzatma.
Not one born whose asshole wouldn't pucker up tighter than a snare drum when you ask for funds.
O piç kurularından birisi bile fon istediğinde, bir davuldan daha az büzüşmüş olmazlar.
So, pucker up!
Yıkıl bakalım!
- This is where you pucker up and kiss my ass.
- Bu, önümde eğilip kıçımı öpeceğin anlamına geliyor. - Şimdi, dinle beni - -
Pucker up, baby, I'm planting a big, wet one on you.
Hazırlan bebeğim, sana kocaman, ıslak bir öpücük konduracağım.
Hey, pucker up.
Hey, toparlanın.
- Pucker up, Ned. - [Screams]
Kırıştır, Ned.
Pucker up your lips!
Dudaklarınızı büzün!
Now, pucker up and kiss it, Whoville!
Kıçımı ye Kimköy!
Well pucker up, Warren!
Hazırla kendini Warren!
Okay, lover boy pucker up.
Tamam, ask çocugu. Dudaklarini büz bakalim.
Josh did. There's Princess Pucker Up.
Hey, işte buruşuk prenses.
I got 20 minutes till my wife comes back... so, uh, pucker up.
Pekâlâ. Karım geri gelene kadar 20 dakikam var. Gel buraya.
Pucker up, motherfucker.
Hadi.
Gotta pucker up and smooch his white heinie... just to make sure he writes a good report, so we can get an extra $ 50 a month.
Onun beyaz kıçını öpmem gerekiyor, sırf iyi bir rapor yazsın da ayda fazladan 50 dolar alabilelim diye.
I guess it's time to pucker up again.
- Neyse ne. Sanırım yine işe koyulma zamanı.
Pucker up, Moon, it's splicing time.
Uyan, Moon, kesme zamanı.
Alright, we're down to our last boy toy, so loosen up those purse strings, pucker up those lips and remember, this is for a good cause.
Pekâla son oyuncak bebeğimiz geliyor. Para çantalarınızı deşin. Ve unutmayın.
Pucker up.
Dudaklarını büzsen.
- Pucker up, girlfriend.
Bende seni seviyorum tatlım.
I'm talking about the kind of loss that makes your asshole pucker up to the size of a decimal point.
.bahsettiğim öyle bir kayıp ki. .kıçınızdaki delik, elinizde kalan sıfır gibi kocaman oluyor!
Pucker up, here comes the Finger.
Arkanı kolla, Kol geliyor.
Pucker up, Julio, baby.
- Julio, öttür hadi şunu!
Nice day for a sail. Pucker up, me hearties.
Yelkenleri açmak için çok güzel bir gün.
You gotta pucker up the first couple of times but after a while I liked it.
Önce bir iki kere isilik yapıyor ama sonra alıştım.
All right, salesmen, pucker up.
Pekala, satıcılar, Buruşturun yüzünüzü.
Pucker up, Mr. Beals!
Sıkı durun, Bay Beals!
- Pucker up, Williams.
- Götün kalkmasın, Williams.
so, you see the ship and then a few hours later, you pucker up and kiss your ass goodbye?
Yani gemiyi gördükten bir kaç saat sonra buruşup dünyaya veda mı ediyorsun?
WELL, IT MEANS... PUCKER UP.
Yani biraz kırıştırma vakti.
Hey, ted, pucker up all you want, But I was here first.
Selam Ted, istediğin kadar kırıştır, ama önce ben buradaydım.
Pucker up, boys. It's hammer time!
Toplaşın bakalım, çocuklar.
Up rides this mystery chick... on a muscle bound palomino called "Pucker-up-handsome."
Yanında da Kırışık Yakışıklı isimli iri bir palomino atına binen gizemli bir kadın vardı.
Sure enough, Bob's gonna put those scissors down and pucker right up.
Tabii ki Bob makası bırakacak.
Try it with your lips, pucker them up... "Hello."
- Merhaba. - Dudaklarını yukarı kaldırarak söylemeyi dene.
Pucker on up...
Haydi bakalım, kaldır yumruklarını soluk yüz, yoksa...
On the other hand, if you don't pucker up,
Diğer bir taraftan, gidip kıçını öpmezsen,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]