Seven hundred traducir turco
352 traducción paralela
- Seven hundred dollars is hard to get.
- 700 doları bulmak zor birşey.
Seven hundred and fifty pounds, my foot.
Üç yüz elli kiloymuş. Pabucuma anlat.
Three thousand seven hundred and fifty.
3750.
Seven hundred bucks.
Yedi yüz dolar.
Twenty-seven hundred, cash.
2700, nakit.
Seven hundred and twelve people, in 19 lifeboats, survived.
19 filikada bulunan 712 kişi kurtuldu.
Seven hundred men in the Army and not one vacancy in the grade of captain.
Orduda yediyüz adam var ve bir Yüzbaşı kadrosu yok mu?
Seven hundred clams.
Tüm paramı basacağım.
Seven hundred and fifty thousand dollars, a capital gain.
Satış bedeli 750.000 dolar.
Seven hundred and eight, steerage.
708 üçüncü mevki.
Seven hundred feet.
210 metre.
Take out seven hundred thousand for your lawyer's fee, your parcels and your money orders, but the rest is still here.
700,000 kadarı avukatının masraflarına ödemelere falan gitti ama gerisi duruyor.
Two million and seven hundred fifty thousand dinars.
İki milyon yedi yüz elli bin dinar.
Alright, three men. Seven hundred.
Tamam o zaman, üç adam.
Seven hundred.
Yedi yüz.
You'll get it, let's see six or seven hundred Crowns a month.
Bir bakalım, ayda altı yedi yüz Crown alırsın.
Seven hundred and fifty american dollars in advance.
Yediyüz elli Amerikan doları avans olarak.
Seven hundred?
Yediyüz elli?
- It's Persian, six, seven hundred years old, isn't it?
Perslilerden kalma. 600-700 yıllık, değil mi?
Seven hundred and seventy-six of us.
Yedi yüz yetmiş altı kişi...
One in every seven hundred is born a Mongol, but, ten times that number, roughly, one in every hundred, suffers from other forms of mental disturbance.
Her yedi yüz kişiden biri, bir mongol olarak doğar. ama, on kez bu sayı, kabaca, her yüz'de bir kişi.. Zihinsel rahatsızlıktan muzdariptir.
Seven hundred of them are between here and the Mexican border... and through a Yankee occupation army.
- Bunun 700 mili, burası ile Meksika sınırı arasında. - Ve Yanki işgal ordusu kontrolünde.
Seven hundred miles from London.
Londra'dan bin kilometre ötede.
incidentally, look, must me five thousand and seven hundred lire.
Bu arada, bana beşbinyediyüz liret borcun var.
Seven hundred!
Yedi yüz!
Seven hundred dinars!
Yedi yüz dinar!
Seven hundred and fifty thousand pounds sterling in clear, uncut diamonds.
750 bin pound değerinde işlenmemiş elmas.
Twenty-seven hundred dollars.
2.700 dolar.
Seven hundred rubles...
Yedi yüz ruble...
Worth seven hundred.
Yedi yüz değerinde.
- Twenty-seven hundred, captain.
- 900 metre kaptan.
And of course if you're looking for car keys your pocket is one place where you have to look at least six or seven hundred times.
Tabii arabanın anahtarlarını arıyorsanız ceplerinize en az altı yüz yedi yüz kez bakmanız gerek.
Thirty-seven hundred years ago!
3700 yıl önce!
Seven, eight, nine, a hundred.I
Yedi, sekiz, dokuz, yüz metre.
Five thousands six hundred and seventy-seven.
Beş bin altı yüz yetmiş yedi.
Seven hundred and ninety dollars.
790 dolar.
Seven times a hundred and fif...
Yedi çarpı 150...
- A hundred ninety-seven and a half.
- Seksen dokuz.
Four hundred and twenty four-eighty five-sixty seven-twenty eight hundred and forty nine hundred nine-fifty ten hundred and sixty-five dollars.
420 480 560 720 840 900 950 1065 Dolar.
A beautiful girl who loved me, just inherited a hundred million bucks?
Beni seven güzel bir kızın milyonlarca dolarlık servetin tek varisi olması mı?
- A hundred and thirty-seven.
- 62 kilo.
Ninety-five, a hundred... five, six... seven... a hundred and eight dollars.
95, 100... 105, 106, 107, 108 dolar.
I am seven thousand three hundred and twenty-two years old this October.
Ben bu Ekim'de yedi bin üç yüz yirmi iki olacağım.
One hundred, ninety-nine, ninety-eight, ninety-seven, ninety... Ninety-three.
100, 99, 98, 97, 90 93.
Seven... eight hundred yards.
Yedi... sekiz yüz metre.
The Germans had advanced three hundred kilometers in seven days, e in 20 of May had arrived to the Channel.
Almanlar yedi gün içinde 320 kilometre ilerlediler. 20 Mayıs'ta İngiliz Kanalı'na ulaşmışlardı.
- Three hundred and fifty seven days.
- 357 gün.
- Ninety-nine ninety-eight ninety-seven ninety-six.... lt's quick. - A hundred.
- Yüz.
On May 15, 1945, at seven o'clock in the morning, the three hundred and eighty second US infantry regiment attacked a hill in Okinawa they had renamed'Dick Hill.'
15 Mayis 1945, saat sabah 7'de... 382.Amerikan piyade taburu Okinawa'da bir tepeyi isgal ederek, ona "Çük Tepesi" adini takti.
Two hundred and twenty-seven Lears and I can't remember the first line.
İki yüz yirmi yedi Lear ve giriş cümlemi hatırlayamıyorum.
Around seven rubles a hundred.
Yüz tanesi yaklaşık 7 ruble.
hundred 125
hundreds 138
hundred percent 27
hundreds of them 64
seven 3061
seventeen 198
seventh 49
seven of nine 38
seventy 282
seven o'clock 59
hundreds 138
hundred percent 27
hundreds of them 64
seven 3061
seventeen 198
seventh 49
seven of nine 38
seventy 282
seven o'clock 59