So be it traducir turco
20,963 traducción paralela
So be it.
- Öyle olsun.
We could, uh, start off on the dance floor, and if we happen to end up in the back of an'86 Cutlass Supreme, so be it.
Dans pistinden başlayabiliriz olur da 86 Cutlass Supreme model arabamın arkasına kadar giderse iş gitsin o halde.
So be it.
Gitsin o halde.
If a fight is what we get, so be it.
Eğer savaşacaksak savaşırız.
If it were me, I'd be so angry and tell him everything every single day.
Ben olsaydım o kadar sinirlenirdim ki her gün en baştan anlatırdım.
So did you just agree to it and fight him?
Sen de aman be deyip dövüştün mü?
- And that's why it is so hard to be in conflict with you.
Bu yüzden seninle anlaşmazlığa düşmek bana acı veriyor.
We're equals, so it should just be normal and honest.
Bizler eşitiz. Bu yüzden her şey normal ve içten olmalı.
I work really hard and they gave me a private space, so it's not so bad and I have to be a really nice person when I'm not yelling things to make up for it.
Sıkı çalışıyorum ve bana özel bir yer verdiler. Çok da kötü değil, nazik davranmam gerekmiyor kötü şeyler söyleyip gönül almam gerekmedikçe.
Might it be possible for you to spare us two or three wagons so that I might...
Düşündüm de bize bir ya da iki arabanızı verebilirseniz ben de...
You're gonna be packing your bags soon, so just... Just stay out of it.
Sen yakında pılını pırtını toplayacaksın, o yüzden hiç karışma.
Hey. I think it could be so cute.
- Bence hoş bir yer olabilir burası.
So it has to be balanced because any small vibration it will blow up.
Doğal olarak dengelenmesi gerekir. Çünkü en ufak bir titreşim bile patlamaya sebep olur.
I believe in the agency, so what I'm willing to give you will be limited, but we're talking because everyone's getting the story wrong and we have to get it right.
Örgüte olan güvenim tam, bu yüden size vereceğim bilgiler,... sınırlı olacak. Konuşuyorum çünkü,... herkes hikayeyi yanlış biliyor,... ve bunun düzeltilmesi lazım.
So the program was doing exactly what it was supposed to be doing, which was it was blowing up centrifuges and it was leaving no trace and leaving the Iranians to wonder what they got hit by.
Yani program tam da yapması gereken şeyi yapıyordu. Yani santrifüjleri geride iz bırakmadan yok etmek,... ve İran'lıları neyin yanlış gittiği konusunda şüphede bırakmak.
Now, all of you have permits and nice big backpacks, so you are welcome to begin your hikes, but it will be a brutal first day.
Hepinizin izinleri ve güzel, büyük sırt çantaları var, yani gezinize başlayabilirsiniz ama oldukça ağır bir ilk gün olacak.
We're gonna be alone for weeks with no one to talk to, so we figured let's just get it all out now.
Haftalarca konuşacak kimsemiz olmayacak. O yüzden şimdi içimizi boşaltalım, dedik.
I'm just wondering what it feels like to be so connected to someone that you couldn't live without'em.
Birine, onsuz yaşayamayacak kadar bağlanmak nasıl bir his merak ettim.
Not really, but it doesn't seem to be having any adverse effects on your health, and you've been stable for 24 hours, so we think you're good to go home.
Tam olarak değil, ama sağlığınızdaki yan etkilerini izlemek için 24 saat sabit kalmalısınız, sonra evinize gidebileceğinizi düşünüyoruz.
So, you go something like this which is great, but when you're trying to be attractive to a guy, you might want to just slow it down.
Sen bu şekilde yürüyorsun. Ve bu harika. Ama bir erkeğe karşı çekici olmaya çalıştığın zaman yavaşlaman gerekebilir.
So it better be amazing.
O yüzden güzel bir soru olsa iyi olur.
But, it turned out to be so much more.
Ama sonradan bundan fazlası olduğu ortaya çıktı.
It would be years before another audit, so he could pad his records over time to make everything even out.
Başka bir denetleme için daha yıllar vardı, böylece zaman içinde kayıtları düzenleyip eksik hiçbir şey bırakmamış olacaktı.
So, if anyone would be mad at Bader over the bunkers being fake, you figure it's got to be this guy.
Yani eğer biri Bader'a, sığınağın üçkağıt oluşundan dolayı kızacaksa eğer, kesin bu elemandır.
So once the buyers realize it's a phony, Copley'll be discredited, his operation'll be shut down and nobody'll know if he's selling knockoffs or the actual McCoy.
Yani alıcılar bunun sahte olduğunu anladıklarında Copley itibar kaybedecek, operasyonu son bulacak ve kimse sahte ürün mü yoksa hakiki mi sattığını bilemeyecek.
I think it would be nice if you came over so Norman could see you and... and feel that he has all of our support.
Gelsen ve Norman seni görse ona herkesin desteğinin olduğunu görürdü.
Oh, he couldn't wait for me to be locked up in here and pay for it so he could just get to her.
Beni buraya parasıyla tıkıp annemle birlikte olmaya can atıyordu.
So what's it gonna be tonight?
Ee, bu gece ne olacak peki?
Why would it be so bad if he did see me?
Niye beni görmesi bu kadar kötü olsun ki?
I thought it might be a nice idea for us to take some cases together, so we will start tomorrow with the Flemings.
Bazı vakalarda birlikte çalışmamız iyi olabilir diye düşündüm o yüzden yarın Fleming ailesiyle başlayacağız.
So much so that maybe it would be better if we came back another day.
Hatta o kadar çok ki, belki başka bir gün gelsek daha iyi olur.
His injury appears to be partial, which means there's some kind of neural connection, but it's probably haphazard, so... he can have erections, but they can't be controlled through thinking sexual thoughts or, uh... manual stimulation.
Hasar kısmî gibi görünüyor bu da sinirsel bir bağlantı olduğu anlamına geliyor ama muhtemelen rastlantıdır, o yüzden ereksiyon olabilir ancak cinsel düşüncelerle ya da manüel dürtülerle doğrudan kontrol edilemeyebilir.
But it was gross negligence for them to be so cavalier about their food.
Ama yemekler konusunda yaptıkları ukalalık, iğrenç bir ihmalkârlıktı.
It was after visiting hours, so I gave them to the nurse, and told her to prop the note up where you'd be sure to see it.
Ziyaret saatleri geçmişti, o yüzden ben de hemşireye bırakmıştım ve senin gördüğünden emin olmak için notu üstte bırakmasını söylemiştim.
They're coming to St. Louis, staying through the weekend, and for some reason, my father is insisting that they stay in a hotel, so at least it won't be a problem for us to stay in the house together.
Hafta sonunu geçirmeye St. Louis'a geliyorlar ve bir sebepten ötürü babam otelde kalmakta ısrar ediyor, böylelikle en azından evde birlikte kalamama problemimiz olmayacak.
So it... it could be mine?
Yani benim olabilir mi?
IF YOU ALL THOUGHT I WAS COMING HERE TO WITNESS THE MURDERS, WHY WOULD I BE GOING TO SO MUCH TROUBLE TO MISS IT?
Buraya cinayetlere tanık olmaya geldiğimi düşünüyorsunuz, niye onları kaçırmak için bu kadar uğraşayım ki?
So it doesn't look like much now, but with a little moxie and a lot of work, it's gonna be gorgeous.
Şimdi çok şey yokmuş gibi görünüyor ama biraz azim ve fazla çalışmayla mükemmel olacak. Khloe Kardashian gibi.
It is so good to be back!
Geri dönmek çok güzel.
Everything here is subtitled, so after a while, you won't even notice it, it'll be like you're speaking Korean.
Buradaki her şey alt yazılı. Bir süre sonra fark etmiyorsun bile. Korece biliyormuşsun gibi oluyor.
Now, this isn't real life, this is a K-Drama, so whoever did it to Mr. Park and Ga-in, they'd be here for the memorial. I mean, they have to be, right?
Şimdi, bu gerçek hayat değil, bir K-drama yani Bay Park'a ve Ga-in'e bunu yapan kişi cenazeye gelmiş olmalı, değil mi?
It's going to be a special night, so get ready.
Özel bir gece olacak, hazır ol.
So which is it gonna be?
Peki hangisi?
Have you never fooled yourself into believing something, just because you wanted it so much to be true?
Sırf gerçek olmasını çok istediğin için bir şeye inanarak kendini kandırdığın olmadı mı?
It shouldn't be too complicated, though, cos... it's over between me and Sam, so...
Bunu anlamak bu kadar zor olmasa gerek çünkü Sam ile aramızda olan şeyler bitti. O yüzden...
But, well, it's not so easy to be brazen when the thing that you want, that scares you to death,
Ama maalesef o seni ölesiye korkutan şey tam önünde otururken
It's gonna be sick. There's gonna be so many chicks there.
Hasta olacak Orada pek çok civciv olacak.
He's 19, so it might be more of a "mom" thing.
19 yaşında, yani onun annesi gibi bir şey olabilirim.
So, it could be a robot with wheels on it.
İşte, tekerlekli bir robot olabilir.
People are evacuating their houses, so it could be quite a wait.
İnsanlar evlerini terk ediyorlarmış. Biraz zaman alacak yani.
I don't see it's needful for'ee to be fiddling with it so oft, Surgeon.
Sık sık bu zırvalıklarla.. uğraşmanıza gerek yok Doktor.
so beautiful 296
so be careful 78
so bear with me 16
so be nice 21
be it 19
it's fine 7136
it is 11007
it's not fair 795
it's friday 105
it's done 1271
so be careful 78
so bear with me 16
so be nice 21
be it 19
it's fine 7136
it is 11007
it's not fair 795
it's friday 105
it's done 1271
item 93
it's been so long 173
it's cold 680
it is good 116
it's warm 139
it's over 4654
it's ok 4874
it's okay 22028
itchy 49
itis 22
it's been so long 173
it's cold 680
it is good 116
it's warm 139
it's over 4654
it's ok 4874
it's okay 22028
itchy 49
itis 22
italy 247
it's me 10254
italian 217
it was 5878
it's all right 8832
it's not 5855
itch 25
itself 24
it's about damn time 34
items 25
it's me 10254
italian 217
it was 5878
it's all right 8832
it's not 5855
itch 25
itself 24
it's about damn time 34
items 25