Stage two traducir turco
300 traducción paralela
- In position, milady. - Here we go. 'Launch sequence, stage two.'
- İşte başlıyoruz.
Stage two is green.
İkinci aşama yeşil.
Stage Two will be attempted in a lifeless underground. Stage Three will be processed on a planetary scale.
- İkinci evre, yaşamsız bir yeraltı ortamında üçüncü evre ise, bir gezegende denenecek.
I assume they've reached Stage Two.
- Sanırım ikinci aşamaya geçtiler.
If Stage Two is completed, it was going to be underground.
- İkinci evre başladıysa yeraltında olacak.
Stage Two of what?
- Neyin ikinci evresi?
After an emergency meeting with his Cabinet and Congressional leaders of both parties... the president tonight declared all US Military personnel on world wild... stage two alert...
Bakanlar Kurulu ve Kongre Liderlerinin acil durum toplantısının ardından... başkan dünya genelindeki tüm Birleşik Devletler Ordu personelinin... ikinci alarm durumuna geçtiğini açıkladı...
You've been on the stage two times.
İki kere sahneye çıktın.
Must be a stage two right about here.
İkinci perdeye geçmiş olmalıyız.
Stage Two has commenced.
İkinci aşama başlatıldı.
Stage two confirmed.
- İkinci aşama onaylandı.
Stage two ignition.
İkinci kademe ateşleme.
You're in stage two, denial.
Sen 2. evredesin, reddetme.
Stage two, breaking into the vault elevator.
İkinci aşama, kasa dairesi asansörüne giriş.
How long before they reach stage two?
İkinci aşamaya geçmelerine ne kadar zaman var?
I'm sure that with the proper time and testing... we'll overcome the stage two problem.
Eminim ki doğru zaman ve testlerle... ikinci aşama problemlerin üstesinden geleceğiz.
And then they will be transported directly to stage two.
Ve daha sonra onlar ikinci evreye geçmiş olacaklar.
Yes, it's time for stage two, to begin the infection of mutants.
Evet, ikinci aşamaya geçme vakti geldi,... hastalığı mutantlara bulaştırma aşamasına.
I want to see all of you ready on the stage in two hours!
İki saat sonra hepinizi sahnede hazır bir şekilde görmek istiyorum!
I've been right here on this stage for two years.
İki senedir bu sahnede gösteri yapıyorum.
"Seraphin, two francs : On-stage drunk and swearing."
Seraphin, 2 Frank : Sahnede sarhoş olup, küfrettiği için.
I'll have two fast horses waiting at the stage entrance.
Sahne girişinin önünde iki tane hızlı at bekliyor.
But once he gets on stage, the audience goes so wild, you'd think the house would split in two.
Ama sahneye çıktığında, seyirci öylesine çıldırıyor ki tiyatro ikiye ayrılacak sanırsınız.
The two-stage rocket with a top speed of up to 3 kps went up as high as 400 km.
İki aşamalı roket 3kps olarak bir üst sınır olan 400 km.ye çıkabilir.
Two years ago, I wanted to make it on the stage
İki yıl önce, kendimi ilk olarak sahnede kabul ettirmek istedim.
In my boorish way, I'm only suggesting that if you two gentlemen continue to work from a script with cues and stage directions these proceedings take on all the dignity of a very bad Gilbert and Sullivan.
Benim hödük tarzımla halledecek olursak, eğer bu iki beyfendi... ellerinde suflelerin ve sahne talimatlarının yazılı olduğu bir senaryo varmışçasına... devam ederler ise, Gilbert ve Sullivan'ın bütün haysiyetini beş paralık edecekler.
I mean, most normal adolescents go through a stage of squeaking two or three times a day.
Çoğu normal yetişkin günde iki, üç kere viyakladığı bir dönemden geçer.
This is the main engine which propels it underwater at a rate of two knots, the reciprocating stabilizer mechanism, the high-voltage acid batteries, the multi-stage compressor, ballast-tank trimmer, the air pump, which filters and recirculates the air...
Bu motor su altında iki deniz mili hızla çark ediyor. Değişimli dengeleyici mekanizma. Yüksek voltajlı asit akümülatör.
It's only in the development stage, but it should be in the market within two years.
Henüz geliştirme aşamasında. Ama iki yıl içinde satışa sunulacak.
But the second stage of the plan went ahead two days later - the assault on Anzio.
Ancak planın ikinci aşaması, Anzio saldırısı iki gün sonra işleme konuldu.
We've gathered right here in our Norge model kitchen listening to music from those two friends from the stage, radio, and screen...
Burada, sahne, radyo ve sinemanın iki yıldızından... müzik dinlemek üzere toplandık
If I had indeed exited through these two doors here, made a sharp left turn, ran down the passageway, gone up the stairwell, the stage manager would have seen me.
Eğer buradaki iki kapıdan gerçekten geçmiş olsam, sola keskin bir dönüş yapsam, geçitten aşağı doğru koşsam, merdiven boşluğundan yukarı çıksam, sahne amiri beni görürdü.
Well, it's all set, a day or two in Futureworld, and you can come back stage with me and see the hard work behind the magic.
Geleceğin Dünyası'nda 1-2 gün geçirdikten sonra kumanda odasına, yanıma gelip bütün bu sihrin arka planının nasıI çalıştığını görebilirsiniz.
Why are only two girls on stage?
Neden sahnede sadece iki kız var?
How can that be the song with only two girls on stage?
Sahnede iki kızla nasıl o şarkıyı söyler?
I wouldn't like to suspend it for two hours on the stage, cause I think it would take something away from it. Although I'm sure I could do two hours without it,
Ama sahnede bunu iki saat bekletmek istemezdim çünkü bir şeyleri yok ederdi.
So was Shakespeare, for that matter but the angry mob at the Globe Theatre wasn't going to pay two shillings to see a bunch of pansies jumping about on the stage.
Shakespeare de öyle. Ama Globe Tiyatrosu'nun öfkeli müdavimleri, bir grup yumuşağın sahnede hoplayıp zıplamasını izlemek için iki şilin ödemezlerdi.
Because for two years, Filipino guerrillas have been working... behind the Japanese lines to set the stage for our landings.
Filipinli gerillaların iki yıldır Japon saflarının ardında konuşlanmamız için yaptıkları çalışmalara dayanarak söylüyorum.
Cycads bear two kinds of cones, each of which represent, in effect, part of the tiny sexual stage that once grew on the ground.
Çikaslarda iki tür kozalak bulunur. Bunların her biri bir zamanlar zeminde gerçekleşen küçük eşeyli üreme sürecini temsil eder.
Of course, Junia and I stank so badly for two weeks that we couldn't go on stage
Elbette, Junia ve ben de iki hafta boyunca leş gibi koktuk ki bu yüzden sahneye çıkamadık.
He's on stage, doing his act, two people get heart attacks.
Tam sahnede şov yaparken iki izleyicisi kalp krizi geçirdi.
Peterson will be on stage in two hours.
Peterson iki saat sonra sahnede olacak.
Our show found two dancers That in the'40s on stage became famous using Ginger and Fred as names imitating the famous american couple.
Şovumuz, Ginger ve Fred takma isimleriyle meşhur Amerikalıları taklit ederek 40'lı yıllarda sahnelerde dans eden ikiliyi buldu.
Number two, I need you at this stage incognito and very nearby.
İkinci olarak da, seni tebdili kıyafette ve çok yakınımda istiyorum.
And at this late stage, I'm in a cab with two lady companions on my way to the Pink Pussycat in Lower Regency.
Bu son aşamada da, iki bayan arkadaşla bir taksi içindeyim'Pembe Pisi'ye doğru gidiyorum.
At this stage of history, either one of two things is possible.
Birkaç haber çıkardı ama bunlar da kesinlikle ya devlet kanadından ya da Endonezyalı generallerin bakış açısından olurdu, asla Timorlu mültecilerin bakış açısından değil.
Each stage will take four minutes... with two minutes to spare before the security guards get to the bank.
Güvenlik görevlileri bankaya varmadan önce fazladan iki dakikayla birlikte her aşama dört dakika sürecek.
So embryo three is entering its two-to-four stage.
Üçüncü embriyo, dördüncü haftalık sürece giriyor.
Lord knows what he'd have done, alone in the stage for two days.
Yalnız olsaydık kim bilir ne yapardık iki gün.
Compute possible intercept with second-stage geo-sat two.
İkinci aşama geo-sat iki ile olası yakalamayı hesapla.
The fearful passage of their death-mark'd love is now the two hours'traffic of our stage. where civil blood makes civil hands unclean. a pair of star-cross'd lovers take their life.
Ölümle mühürlenen aşklarının izlediği seyir Ve kimsenin değiştiremeyeceği, çocuklarının yok olmasıyla son bulan ana babaların öfkesi, Sahnemizin iki saat sürecek trafiğidir.
two hours later 53
two and a half men 29
two hours 343
two hours ago 92
two weeks later 82
two weeks ago 326
two months later 53
two years later 88
two years ago 477
two hearts 28
two and a half men 29
two hours 343
two hours ago 92
two weeks later 82
two weeks ago 326
two months later 53
two years later 88
two years ago 477
two hearts 28
two months ago 182
two more 130
two beers 79
two days ago 368
two o'clock 76
two arms 16
two seconds 191
two thousand dollars 17
two years 509
two hands 45
two more 130
two beers 79
two days ago 368
two o'clock 76
two arms 16
two seconds 191
two thousand dollars 17
two years 509
two hands 45
two and a half 63
two weeks 445
two thousand 72
two men 105
two people 83
two minutes 637
two sugars 100
two brothers 30
two tickets 43
two things 153
two weeks 445
two thousand 72
two men 105
two people 83
two minutes 637
two sugars 100
two brothers 30
two tickets 43
two things 153