These things traducir turco
14,676 traducción paralela
And I swear these things before you. My Princess.
Tüm bunları yapacağıma huzurunuzda yemin ediyorum prensesim.
There's no plot in these things any more.
Artık filmlerde hikaye falan kalmadı.
Who makes these things, anyway?
Bu şablonları kim yapıyor böyle?
Why have you brought these things?
Neden bunları getirdin?
Doesn't matter what you did, Snowden, right or wrong, you need to let these things be someone else's problem.
Ne yaptığının önemi yok, Snowden. Yanlış ya da doğru... Bunların başkalarının sorunu olmasına izin vermelisin.
Ah man, well I love these things.
Bu şeylere bayılıyorum.
Hey didn't * * * these things?
Neden bunları numaralamıyorlar?
I know these things.
Bu işleri bilirim.
But you can't rush these things.
Ama bu işleri aceleye getiremezsin.
What - now where - where on Earth do you get that - well, I don't forget these things.
Ne- - nereden çıkardın şimdi bunu- - bunları unutmayacağım.
Yeah, well, these things happen.
Evet, olur böyle şeyler.
If I find one more of these things around the neighborhood, you will lose your job!
Eğer bu çevrede bunlardan biraz daha görürsem işini kaybedeceksin!
These things... plastic.
Bu migferler plastik.
Sir, these things happen in war.
Savaslarda bunlar olur.
Yeah, I mean, they give these things out.
Bunları dağıtıyorlar.
How these things happen.
Bunların nasıl olduğunu biliyoruz.
Dude, these things are awesome.
Dostum bu şeyler harika.
Now, I need these things waxed and sharpened by 8 : 00 a.m.
Bunların sabah 8'e kadar cilalanıp bilenmesini istiyorum.
Do you know what these things are worth?
Bunların ne kadar değerli olduğunu biliyor musun?
It's normally full of these things called cheese puffs.
Normalde içi peynirli krakerle dolu olur.
It's not healthy to fixate on these things.
Bu tip şeyleri kafaya takmak sağlıklı değildir.
Did you tell them these things that you're telling us?
Bize söylediklerini onlara da söyledin mi?
I do appreciate these things can get a bit confusing in your family.
Sizin aileye bu türden meselelerin karışık gelmesini anlayabiliyorum.
Listen... we have a surprise director coming this evening for the Director Series, and I know you're not required to show up for these things, but I'd really like it if you did, as a favor.
Dinle... sürpriz bir yönetmenimiz var. bu akşam gelecek, "Yönetmen Söyleşileri" için, bu şeylere katılman gerekmiyor biliyorum ama, eğer gelecek olursan inan çok sevinirim. kıyak olarak yani.
No, have you seen these things?
- Hayır, onları gördün mü?
I literally need something that is all of these things.
Bütün bunları kapsayan bir şeye ihtiyacım var.
You know what your abuela said about these things?
Abuela'n bu konularda ne söylemişti, biliyor musun?
You wouldn't believe how expensive these things are.
Bunların ne kadar pahalı olduğuna inanamazsın.
Now imagine what he or somebody like him can do with these things.
Onun gibi biri bu silahlarla neler yapabilir hayal et.
These things are a sign.
Bunlar işaret.
How could someone think these things are bad?
Bir insan, bu şeylerin kötü olduğunu nasıl düşünebilir ki?
- Okay. These things that they tell you... they might be true, they might not be true.
Sana söyledikleri şeyler doğru olabilir de, olmayabilir de.
Just know these things.
- Böyle şeyleri anlarız.
Ors, we are not gonna be able to sort through all these things.
Ors, bütün bunları sıralayamayacağız.
I'm glad you're noticing these things.
Böyle şeyleri farketmene sevindim.
I've never used one of these things before.
Bunu daha önce hiç kullanmamıştım.
No, Carl, Carl, you and I just can't survive our modern political life with these goddamn fellas down there doing things the old way and eating them Negroes for breakfast every morning.
Hayır, Carl, biz modern siyasi hayatımızı bu kahrolası eski kafalı adamlar zencileri çiğ çiğ yerken sürdüremeyiz.
I can't do these kinds of things!
Elimden bu tarz işler gelmez.
These are the things in my Jeep
Bunlardır Jeep'imdeki şeyler
How could you do all these horrendous things?
Bu kadar korkunç şeyleri nasıl yaparsın?
But watch your chute, I hear things are funny these days on Ceres.
Kendine dikkat et. Bugünlerde Ceres'te garip olaylar olduğunu duydum.
These things tend to shoot back.
Bu şeyler geri ateş etme eğilimindedir.
I'd like to see you use one of these goddamn things with all these interruptions.
Bu lanet olası şeylerden birini kullandığını görmek isterim Tüm bu kesintilerle.
'Cause they all have these little things they do.
Çünkü tüm marifetleri şu küçük şeyler.
Yes, but ever since my friends took that shit you gave them at the club, they've been acting out these personal orgasmic catastrophes, i mean they've been- - saying things they've never said before.
Evet, ama arkadaşlarım aldı beri. Bu bok Eğer kulüpte verdi Onlar Bu kadrosuna eyleme oldum.
We've been calling these south islands the "wild, wild west" with all the things been going on around here.
Etraftaki tüm bu onlarla, Güney Adalarına "vahşi batı" derdik.
But if you do, and you go big, everyone else will come to you to help take down the rest of these super-freaks that are upsetting the natural order of things.
Onu öldürürsen ve nam salarsan doğal düzeni bozan bu süper ucubelerin geri kalanını öldürebilmek için herkes sana koşar.
Oh. You must really hate doing these interviews and things, when you're so worried.
Bu kadar endişeliyken, tüm bu röportaj ve çekimleri yapmak zor geliyor olmalı.
How they were able to build these incredible things?
Bu muhteşem şeyleri nasıl yaptıklarını?
I'm not a neo-Nazi, but I figured "German apple pancakes"... maybe they'd have these old things.
Ben Neo-Nazi değilim ama anlamıştım tabii. "Elmalı Alman pankeki". Belki de şu eski şeylerden yapıyorlardı.
Now these hands... Have built things.
Bu eller bir şeyler inşa etmiş.
these things take time 64
these things happen 186
things 422
things happen 87
things change 215
things will get better 22
things fall apart 17
things like 24
things to do 42
things will change 18
these things happen 186
things 422
things happen 87
things change 215
things will get better 22
things fall apart 17
things like 24
things to do 42
things will change 18