When they say traducir turco
2,084 traducción paralela
This what women are doing when they say they're moving on?
Pekala. Devam ettiklerini söylediklerinde kadınlar böyle mi yapar?
You know when they say a guy can never bang his girl again after he watches her give birth?
Karısının doğum yaptığını gördükten sonra erkekler karılarıyla yatamaz derler ya? İşte bu da öyle bir şey.
You know when they say it's so crazy it just might work?
"Çok saçma ama işe yarayabilir" derler ya?
Now, when they say they represent the lollipop guild, do you think that's a trade union?
Lollipop Guild * i temsil ettiklerini söylemeleri, bir sendika olduklarının göstergesi midir sizce?
Like when they say you're witty?
Sana akıllı dedikleri gibi mi?
When they say it's genuine, the world believes it.
Onlar orijinal deyince dünya inanıyor.
- When they say,
söyledikleri zaman,
They understand right away when you say 2 + 2 = 4.
"İki artı iki eşittir dört." dediğin anda anlaşılır.
When people say "particular", they lack the intelligence to understand "difference".
... farkı anlayacak kadar zekânın olmadığını gösterir.
The guy who hired you - He say when they were plannin'this?
Sana para veren şu herif... Sana ne zaman olduğunu söyledi mi?
No matter what they say, bitches don't like it when you fuck other bitches. Word.
Ne derlerse desinler, diğer kancıkları sikmen kancıkların hoşuna gitmez.
We want the money where and when we say or they get a piece of you each time they stall. Write that and be persuasive.
Parayı istediğimiz zaman istediğimiz yere getirsinler yoksa bizi her oyaladıklarında senden bir parça göndereceğiz.
When they're really sorry they can't say it.
Gerçekten üzgün olduklarında bunu söyleyemezler.
When you tense, say in anticipation of being struck, well, your brain sends signals to your muscles and they, you know, they contract.
Bir şeye vurman gerektiğini hissettiğinde beynin kaslarına bir sinyal gönderir ve onlar, bilirsin işte, kasılırlar.
No, I'm going down to Venus tomorrow, and they're gonna record whatever I say when I get there in the annals of history forever, and I've got nothing.
Hayır, yarın Venüs'e gidiyorum ve oraya vardığımda... ne söylersem kaydedecekler ve sonsuza kadar... tarih yıllıklarında yer alacak ve benim söyleyecek... hiçbirşeyim yok.
Pray you, let's have no words of this. But when they ask you what it means, say you this -
- Kendiniz, hiçbir söz söylemeyin sakın bunun üstüne, ama ne demek olduğunu soran olursa şöyle dersin,
Technically, you're not a real sheriff, and when you say "they", you mean you, being that you own the town, which isn't really a town.
Aslında gerçek şerif değilsin, "onlar" dediklerinse sen ve sahibi olduğun kasaba, ki o da gerçek bir kasaba değil.
I just... I hate that, when people say, "I'm a poet," and they don't even write.
İnsanların hiçbir şey yazamazken şairim demelerinden nefret ederim aslında.
When you have somebody's attention and their eyes are lighting up Because they are very interested in what you have to say, That is a great feeling and i experienced that firsthand today.
Birisinin ilgisini çektiğinizde ve söyleyecekleriniz onu meraklandırdığı için gözleri parıldadığında mükemmel bir his oluyor ve ben bugün işte bunu hissettim.
What they always say when they have no idea.
Hiçbir fikirleri olmadığında söyledikleri şeyi söylüyorlar.
They say that the pen is mightier than the sword, but when we meet in the ring my fist will be mightier than my pen.
Teşekkür ederim. Kalem kılıçtan keskindir derler. Ama ringde buluştuğumuzda, yumruğum kalemimden daha keskin olacak.
They say when burned as fuel, it releases 100 times more energy than gold nitro.
Biliyor muydun? Ateşlendiğinde gold nitronun yüz katı enerji salıyormuş.
So when you see really ridiculous commercials that say we could have a solar array 96 miles in the desert, they don't even think about the fact that that electricity is going to get used in California before it goes any place else.
Bu durumda ne zaman "Çölde 150km boyunca dizili güneş panellerimiz olabilir" diyen saçma reklamlar gördüğünüz zaman düşünemedikleri şey oradaki elektriğin başka bir yere gönderilmeden önce öncelikli olarak California'da kullanılacak olmasıdır.
Well, my friends. They say the shadows don't like it when you do.
Gölgeler onunla konuşmanı sevmediklerini söyledi.
Amazing what someone will say when they don't think that you can speak their language, isn't it?
Söylediklerini anlamadığını bildikleri zaman ağızlarından çıkanı kulakları duymuyor maşallah.
When I call his office, they say he left hours ago.
Ama ofisini aradığımda, saatler önce çıktığını söylüyorlar.
Like Mom and Dad say "snuggle" when what they really mean is "let's lock the door and hug."
Mesela annem ve babam "kucaklaşmak" derler ama asıl demek istedikleri şey "kapıları kilitleyelim ve sarışalım" dır.
Usually, people are the most honest when they're not thinking about what they're about to say.
Genellikle insanlar ne söyleyeceklerini düşünmediklerinde, en içten düşüncelerini dile getirirler.
You see, when kids run away from home they don't say that they would.
Çocuklar evden kaçacakları zaman bunu sessiz sedasız yaparlar.
I can't look another one in the eye and say, "You're going to land somewhere," when I know they're not.
Başka birisinin daha gözünün içine bakıp olmayacağı halde "daha iyi bir fırsat yakalarsın" diyemem.
They say when they go someplace everyone stands up.
Bir yere giriyoruz, herkes ayağa kalkıyor.
When suspects dream part of their statement, it usually means they're more involved than they want to say.
Ne zaman şüphelinin rüyası ifadesinin bir parçası olsa bu genellikle anlattıklarından daha fazla işin içinde oldukları anlamına gelir.
Please believe me when I say that our hearts go out to anyone who was hurt or lost someone they cared for. My own wife was killed.
Lütfen inanın ki kalplerimiz o sırada yaralanmış ya da değer verdiği birini kaybetmiş olanlarla birlikte atıyor.
Dan, sometimes when people are under a lot of emotional stress they say things that they don't really mean.
Dan, bazen insanlar duygusal baskı altındayken istemedikleri şeyler söylerler.
When you look at the US ruling class, you'd have to say that they're a really pathetic bunch of failures and bunglers.
ABD idari sınıfına bakınca şunu söyleyebilirsiniz : ... bunlar gerçekten de işe yaramaz bir avuç başarısız ve hırsızdırlar.
She said when men say they don't want to talk about something, it means that they do want to talk.
"Ne zaman bir erkek bir konu ile ilgili konuşmak istemediğini söylerse aslında gerçekten konuşmak istiyordur." derdi.
When I was growing up they used to say,
ben büyürken bana devamlı şöyle söylerlerdi,
By synchronising the time when they gather together, the maximum numbers of fish can join in this mass spawning.
Bir araya toplandıkları anı denk getirerek,... maksimum sayıda balığın, bu toplu üremeye katılımını sağlıyorlar.
When one crazy meets another he's as mild as milk, they say.
Hah, deli deli görünce sopasını saklarmış.
Yeah right, when men see cute girls they always say that.
İnanmıyorum sana. Bütün erkekler güzel bir kızla karşılaştıklarında böyle söylerler.
I know other women, they say- - When they come to them they say, " Yeah, we're going to give you AIDS today.
Başka kadınlar tanıyorum. "Bugün size AlDS bulaştıracağız" diyorlarmış.
OK. When you tense, say in anticipation of being struck, well, your brain sends signals to your muscles and they, you know, they contract.
Bir şeye vurman gerektiğini hissettiğinde beynin kaslarına bir sinyal gönderir ve onlar, bilirsin işte, kasılırlar.
When you hear the legend of Jeremi you can't say they're not a big deal
"Çok matah değil" diyemezsin.
And the first thing you have to say is "Wait, they were all genetically identical when they were put in the dish" So obviously the genes didn't control it because they all have the same genes. What was different was the environment.
Kaplara konulan hücrelerin hepsi, genetik olarak tamamen aynıydı yani bu genlerin kontrolünde değildi çünkü hücrelerin hepsi aynı genlere sahipti farklı olan tek şey, bulundukları ortamdı
You watch, six months, their lawyer will hire an expert to say they're rehabbed and they'll sue for custody when they get out.
Altı aydır sen bakıyorsun, avukatları rehabilitasyona girdiklerini onaylatmak için bir uzman tutacak ve çıktıklarında dava açacaklar.
They say when you're born you're given your eternal soul.
Doğduğunda ebedi ruhunun verildiği söylenir.
"The boys on the island vary, of course, in numbers, " according as they get killed and so on, and when... "
"Canından olan çocukların sayısı, elbette daha azdı ama zulüm devam ediyordu, ve daha ne kadar süreceği de..."
People only say, "Lighten up" when they're gonna stick their fist up your ass.
İnsanlar sadece yumruğunu popona sokacakları zaman "rahat ol" diyor.
So that when they commit you here, your friends and colleagues will say, " Of course he cracked.
Seni buraya kapadıkları zaman eşin dostun ve meslektaşların " Adam elbette deli.
They say when you feel bad, He hugs you.
Kendini kötü hissedersen seni kucaklarmış.
I say when they go, we go with the same wave.
Ne zaman gideceklerini söylerim. Biz de aynı anda gideceğiz.
when they 28
when they do 53
when they come 26
when they get here 22
they say 605
they say that 39
sayonara 114
say hello to my little friend 37
say my name 79
saying 381
when they do 53
when they come 26
when they get here 22
they say 605
they say that 39
sayonara 114
say hello to my little friend 37
say my name 79
saying 381
says 221
sayid 267
sayuri 58
say cheese 102
say it louder 17
say hi 185
say something 1124
say it like you mean it 26
say what now 22
say your prayers 56
sayid 267
sayuri 58
say cheese 102
say it louder 17
say hi 185
say something 1124
say it like you mean it 26
say what now 22
say your prayers 56
say it ain't so 28
say it again 435
say it out loud 26
say what 525
say something nice 28
says who 419
say your name 29
say something to me 20
say goodbye 109
say hello 271
say it again 435
say it out loud 26
say what 525
say something nice 28
says who 419
say your name 29
say something to me 20
say goodbye 109
say hello 271