English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ W ] / Where's my drink

Where's my drink traducir turco

51 traducción paralela
- Where's my drink?
- İçkim nerede?
WHERE'S MY BUDDY'S DRINK?
Arkadaşımın içkisi nerede?
Where's my drink?
Benim içkim nerede?
Where the hell's my drink?
İçkim hangi cehennemde?
Engine room, where the hell's my drink? !
İçkim hangi cehennemde?
Let's see where she goes. He drove my mother to drink.
Annemi alkole sevketti.
Where's my fucking drink?
Ne mi? İçkim nerede lan?
Where's my drink?
İçkim nerede?
Hey, Lonette, where's my drink, babe?
Hey, Lonette, içkim nerede kaldı, güzelim?
- Where's my drink?
İçeceğim nerede?
Where's my drink?
İçeceğim nerde?
Hello! Where's my drink?
Bakar mısın?
Where's my drink?
- İçkim nerede?
Where's my drink, Dave?
İçkim nerede, Dave?
Red, Red, honey, where's my favorite drink?
Red, Red, tatlım, benim en sevdiğim içecek nerde?
Because he's always got some guy on, pushing a book... about how everything's going to hell, and they're gonna pass a law... where everyone with a nose ring is gonna get shipped off to a work camp in China... and suddenly you're depressed and you're thinking we're all gonna die... and don't drink the water and there's anthrax in my bagel... and bam!
Çünkü sürekli her şeyin nasıl cehenneme gideceğini anlatan bir kitabı pazarlayan biri oluyor. Ya da burnunda hızma olanın Çin'de bir çalışma kampına gönderileceği yasasının geçeceğini anlatıyor ve birden depresyona giriyorsun. Hepimizin öleceğini düşünüyorsun.
Hey, woman! Where's my drink?
Kadın, benim içkim nerde kaldı?
- Where's my drink?
- İçkim nerde?
Where's my drink?
İçkim nerede kaldı?
Hey, waiter, where's my drink?
Nerede benim içkim?
"Where's my drink, Spider, you muttering, stuttering..."
İçkim nerede benim, seni mırıldanan, kekeme...
All right, where's my drink?
Pekala, nerede benim içkim?
Hey, waiter, where's my drink?
Hey, dur! Nerede benim içkim?
What of my code where we drink like men?
Benim sırrımsa, erkek gibi içmektir.
Lilly, where's my drink?
Lilly, içkim nerede kaldı?
Where's my bloody drink?
İçkim nerelerde?
Where's my drink, Vadoma?
İçkim nerede Vadoma?
It's where I spilled my drink on your jacket.
Burası ceketine içkimi döktüğüm yer.
Well, I mean, I'm single again too, so where's my free drink?
Ben de bekarım. Hani benim beleş içkim?
Where's my drink?
İçkim nerede benim?
Hey, where's my drink at?
Hey, içkim nerede?
Where's my drink?
Benim içkim nerde?
Seriously, where's my drink?
Testerem nerede benim?
- [Laughs ] - [ Laughs] So, like, normally, this is the moment where I would pound my drink and then smash it against the wall, but I'm kind of at a loss here.
Normalde şu sıralarda içkimi çakıp sonra kadehi duvara patlatırdım ama şu an ne yapacağımı bilmez haldeyim.
Where's my drink?
- Hani içkim? - Onu zaten biliyordum.
Where's my other drink?
Benim diğer içeceğim nerede?
Where's my drink?
Nerde benim içkim?
Yeah, it's where my grandad used to drink a lot and I just think...
- Evet, eskiden büyükbabam orada kafayı çekerdi ve bence...
Hey, Dax, where's my drink?
Hey, Dax, içkim nerede?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]