Where were you traducir turco
12,120 traducción paralela
Wh... where were you?
Ne.. Nerelerdeydin?
- Where were you?
- Neredeydin?
Where were you hit?
Çarpışma sırasında neredeydiniz?
Where were you meeting to sell the list?
Listeyi satmak için nerede buluşacaktınız?
Where were you?
Neredeydin?
Where were you at the time of the murder?
- Cinayet sırasında neredeydin?
Then where were you?
Neredeydin?
So, where were you the last two nights?
- Son iki gecede neredeydin?
Where were you at the time of the murder?
- Cinayet sırasında neredeydiniz?
Where were you at 10 : 15 this morning?
Bu sabah 10 : 15'de neredeydin?
Where were you, last night?
- Dün gece neredeydin?
Where were you when i was married?
Ben evliyken neredeydin?
Where were you Wednesday night? Here.
- Çarşamba gecesi neredeydin?
Where were you on Wednesday night?
- Hayır. Çarşamba gecesi neredeydiniz?
Where were you?
Nereye gittin?
Where were you last night?
Dün gece neredeydin?
Dad, where were you last night?
Baba, dün gece neredeydin?
Where were you?
Her şey yoluna girecek. - Nerelerdeydin?
Where were you working before... the, um, place that closed?
Daha önce nerede çalışıyordun? Kapanan hastane neresiydi?
And where were you between 12 : 30 and 1 : 00 p.m. the day Syd was murdered?
Syd'in öldürüldüğü gün 12 : 30 ve 13 : 00 arasında neredeydiniz?
Where were you between 12 : 30 and 1 : 00 p.m. the day Syd was killed?
Syd'in öldürüldüğü gün 12 : 30 ve 13 : 00 saatleri arasında neredeydiniz?
- Where the hell were you?
- Neredeydin sen?
They were right in a lot of cases, because there was many times, I can't tell you how many, where I showed up in a high school auditorium, 1,000 seats, 1200 seats, and there'd be eight or ten people there and that was all.
Çoğu zaman haklılardı, çünkü çoğu kez, kaç kez olduğunu sayamam bile, liselerin 1,000 veya 1,200 koltuklu konferans salonlarına giderdim ve orada sekiz dokuz kişi oturuyor olurdu.
Because then nothing becomes that big of a deal, since you've put yourself in a situation where you were so scared.
Çünkü kendinizi çok korktuğunuz bir duruma soktuğunuz için sonrasında hiçbir şey büyük bir mesele olmaz.
Now, where the hell were you?
Sen hangi cehennemdeydin?
Can you tell us where you were last night, around 10 p.m.?
Dün gece 22 civarında nerede olduğunuzu söyler misiniz?
Can you tell us where you were two nights ago? Around 10 p.m.?
İki gece önce nerede olduğunuzu söyler misiniz?
So you want to tell us where you were last night? No.
Dün akşam nerede olduğunu söyler misin?
If you come from another era, where the bikes were different the riding was different and the tires were different, you have to change your riding style and that's not so easy.
Motorların, sürüşün, lastiklerin farklı olduğu bir yerden gelseniz sürüş stilinizi değiştirmeniz gerekir, ve bu zordur.
All right, can you tell us where you were the night of the eighth?
Nerede olduğunu Pekala, bize söyleyebilir Sekizinci gecesi?
Wh... where were you?
- Neredeydin?
How'bout you tell us where you were last night?
Dün gece nerede olduğunuzla başlayabilirsiniz.
You mind telling us where you were last night around 10 : 00?
Dün gece 22 sularında nerede olduğunu söyler misin?
- And were you a member of online communities where you... advised other people how...
- Peki, diğer insanlara tavsiyede bulunan çevrim içi toplulukların bir üyesi miydiniz?
It's not that... I did ask you where we were going...
Hayır yani, size nereye gideceğimizi sormuştum...
Mom, I didn't call you because I didn't know where you were.
Anne seni aramadım çünkü nerede olduğunu bilmiyordum.
Where the hell were you when my mom was being...
Annem öldürülken siz nerede...
We may be the guilty ones for asking him to tell us where you were.
- Ona senin nerede olduğunu sordurtan biz hatalı olabiliriz.
Someone out there knew exactly where you were.
Buradan dışarıda birisi tam olarak nerede olduğunu biliyordu.
You should have stayed where you were.
- Yerinden kıpırdamamalıydın.
So... if you were Miguel, where would you be right now?
Söyle bakalım, Miguel olsaydın şu an nerede olurdun?
So, then, after you told me, we both went over to Kyle and Stan, where they were playing basketball, remember?
Sonra sen öyle deyince, Kyle ile Stan'in yanına gittik basketbol oynuyorlardı hani. Hatırladın mı?
Can you tell me where you were last night at midnight?
Dün gece yarısı nerede olduğunuzu söyler misiniz?
Is this about where you were standing when Telly Levine came by to collect on your gambling debts?
Telly Levine kumar borcunu almaya geldiği zaman bu nerede duruyordu?
I did not think that was where you were gonna go.
Bunları söylemeni beklemiyordum.
Nevertheless, may I ask you where you were on Christmas Eve?
Yine de Noel arifesinde nerede olduğunuzu sorabilir miyim?
And-and the one time where... where you were afraid, and you needed me for... for a night light.
Bir keresinde de korkuyordun ve karanlıkta ışık yapayım diye bana ihtiyacın olmuştu.
Everybody just go back to where you were.
Herkes eski yerine geri dönsün.
Where were you?
- Neredeydin?
So you knew where they were, and you didn't tell me.
Peki nerede olduklarını sen biliyordun ve bana söylemedin.
So I told you where they were, and you warned them?
Peki nerede olduklarını Sana söyledim ve onları uyardı?