Yellowtail traducir turco
46 traducción paralela
Are you gonna finish this last piece of yellowtail?
Bu sarı kuyruğu bitirecek misin?
I hope they haven't run out of yellowtail. [FRASIER CHUCKLES]
- Umarım sarı kanatlar bitmemiştir.
The commotion attracts Yellowtail rockfish.
Bu kargasa, sari kuyruklu iskorpitlerin dikkatini ceker.
- It's yellowtail.
- Sarı kuyruğu var.
Did you try the yellowtail, Paul?
Sarı kuyruğu denedin mi, Paul?
This yellowtail looks so delicious.
Bu sarıkanat lezzetli gözüküyor.
Yellowtail?
Sarıkuyruk?
They say the yellowtail jump right into the boat this time of year.
Yılın bu zamanında sarıkanatlar, kendilerini botun üstüne atıyorlarmış.
Sam, the yellowtail's not running this time of year.
Sam, yılın bu zamanında sarıkanat yoktur.
Like spicy tuna or yellowtail, I don't like it when it gets too baroque.
Baharatlı ton balığı veya sarıkuyruk. Fazla süslendiğinde hoşuma gitmiyor.
You know, I caught a 25-pound yellowtail last year off the coast of Mexico, and it took me half an hour to filet.
Geçen sene Meksika açıklarında 10 kiloluk bir sarı kuyruk tuttum. Filetosunu çıkarmak yarım saatimi aldı.
- four spicy yellowtail...
- Dört porsiyon acılı, sarıkuyruk.
Your yellowtail is not as fresh as mine.
Balığın benimki kadar taze değil.
I'm eating yellowtail, and it's out of this fucking world.
Sarı kuyruk yiyorum. Bu dünyadan değil gibi.
- The yellowtail is amazing.
- Balık harika. - Sabırlı ol.
Most honorable wife, Ahi, and number one son, Yellowtail, "aglee."
Saygıdeğer eş, Ahi, ve bir numaralı oğul, Yellowtail, kabul ediyor.
Now, I have some killer yellowtail here and spicy tuna rolls.
Şimdi, öldürücü şeylerim var ve baharatlı tuna sarmalarım.
Special yellowtail, toro scallion and oysters.
Özel yellowtail, taze soğan ve istridye.
Look, the yellowtail should be sliced this thick.
Bak sarıkanat bu kalınlıkta dilimlenir.
These include yellowtail, sea bass, and striped mullet among others.
Bunlar sarı kuyruk balığı, levrek ve kefal içeriyor.
In this scene, the hamachi have evolved all at once into yellowtail.
Bu ekranda, hamachilerin sarı kuyruk balığına doğru gelişimi gösterilmektedir.
Yellowtail, yellowtail, yellowtail...
Sarı kuyruk, sarı kuyruk, sarı kuyruk...
Yellowtail!
Sarı kuyruk!
I brought us some fresh raw yellowtail, toro, freshwater eel.
Taze çiğ sarı kuyruk balığı, sığır eti ve tatlısu yılanbalığı getirdim.
Tuna, salmon, yellowtail, and eel cut roll.
Ton balığı, somon balığı, sarıkuyruk ve yılanbalığı.
- You're the one who had a craving for yellowtail.
Balığa lokantası isteyen sendin.
Okay, we've got ankimo, kurodai, yellowtail... all line-caught this morning.
Pekâlâ, Ankimo, kurodai, sarı kuyruk balığı var. - Hepsi taze.
Yellowtail, I think.
Sarı kuyruk, sanırım.
Just how much sushi-grade yellowtail has to be ruined by a power outage... before I can file an insurance claim?
Ben daha sigortaya başvuramadan kısa devreden dolayı kaç suşinin bozulması gerek?
Could you please tell him that I couldn't make it... and that he might have better luck next time if he brings me fresh yellowtail.
Lütfen ona gelemeyeceğimi ve bir dahaki sefere bana taze sarıkuyruk balığı getirirse daha şanslı olacağını söyler misin?
- Sometimes it's uni from the Sea of Japan or yellowtail cheeks from Ecuador.
Bazen Japon denizinden istiridye bazen de Ekvador'dan tropik balık olur.
Here comes Carlos Yellowtail
İşte Carlos Sarıkuyruk geliyor
The person that ends up with a girl that makes out after she eats yellowtail.
Gidip balık yedikten sonra seks yapan bir kadın buldu kendine.
Yellowtail teriyaki.
Teriyaki soslu balık.
You're really missing out on the yellowtail.
Geleceği göremiyorsun şu an.
I'll also have the yellowtail carpaccio.
Bir de yellowtail carpaccio alayım.
This is a Cuban. This is yellowtail. I feel amazing.
Bir elimde Küba purosu bir elimde sarı kuyruk balığı, harika hissediyorum.
There's like, $ 2,000 of yellowtail here.
2000 dolarlık suşi var. Biliyorum.
Once caught a 20-pound yellowtail with that.
Onunla bir defasında 9 kiloluk sarıkuyruk balığı yakalamıştı.
It was me who caught the yellowtail, as I remember.
Hatırladığıma göre, o balığı yakalayan bendim.
This is Charlize Theron's yellowtail.
Bu, Charlize Theron'un sarı kuyruk ciklet balığı.
"Seared yellowtail with lemon zest and ginger shavings." Who the hell made this?
"Limon ve zencefil kabuklu kurutulmuş levrek." Kim yaptı lan bunu?
Calico bass. Yellowtail.
Japon balığı, sarı kuyruk balığı.
How is your Habanero-glazed yellowtail?
Acı soslu balığın nasıl?
For the first time, I can taste the yellowtail from the sea and then the rice from the land, then back to the sea for the seaweed.
İlk kez, denizdeki sarı kuyruk balığının karadaki pirincin ve yine denizdeki yosunun tadını alabiliyorum.
Yellowtail?
Sarı kuyruk mu?