Мэр traducir turco
2,795 traducción paralela
- Аннабет, мэр Хэйс однозначно увлечен тобой.
Annabeth, Başkan Hayes senden çok hoşlanıyor.
Когда мэр – то есть я – протолкнул в туркомпании колледжа идею секретных весенних каникул на побережье Мексиканского залива.
Başkanı, ki bu ben oluyorum. körfez kenarında bir üniversite tur firmasına en gizli tuttuğu bahar tatilini sattığı zaman.
Мэр Хэйс.
Başkan Hayes.
Мэр Хэйс, я не могу должным образом охранять этот город без современных средств борьбы с преступностью.
Başkan Hayes, modern, suç karşıtı bir teknoloji olmadan bu kasabayı gerektiği gibi koruyamam.
Привет, мистер мэр.
Hey, Başkan Bey.
Мэр Хэйз.
Başkan Hayes.
Мэр Филмора.
Fillmore başkanı.
Хотелось бы начать с извинений, мэр Стайс.
Öncelikle özür dilerim, Başkan Stice.
Как мэр, я очень взволнована, что же принесет нам прошлое.
Başkan olarak şunu söylemek istiyorum geçmişin bize neler getireceğini görmekten heyecanlıyım.
Росси говорил, что так ему сказал бывший мэр.
Rossi eski başkanın öyle söylediğini demişti.
Ты выглядишь, как сексуальный мэр.
Seksi bir belediye başkanı gibisin.
Мэр шлёт свои извинения.
Belediye başkanı özürlerini iletti.
Да, мэр передумала.
Evet, Belediye Başkanı fikrini değiştirdi.
Как там мэр?
Belediye Başkanı'nın durumuyla ilgili bir haber var mı?
Гейб, я знаю, как сильно вы хотите прикрыть Мурфилд, а мэр Нью-Йорка - это сила.
Gabe, Muirfield'ı devirmeyi ne kadar çok istediğini biliyorum. Ve New York belediye başkanlığı, "Güç" demektir.
Его целью была не мэр.
Hedef Belediye Başkanı değilmiş.
Оу, Мэр просила меня присутствовать на родах и смотрела как она обкакается на столе
Mer doğumuna girip ameliyat masasında kakasını yapışını izlememi istedi benden.
Мэр Гейни. Чем обязан визиту?
Başkan Gainey bu zevki neye borçluyum?
Почему мэр Гейни так расстроен?
Neden Başkan Gainey bu kadar mutsuz?
Мэр счастлив, хорошо?
Belediye Başkanı da mutlu olur. Tamam mı?
Здравствуйте, мистер мэр.
Merhaba, sayın başkan.
Извините, мистер мэр.
Özür dilerim Sayın Belediye Başkanı.
Спасибо, мистер Мэр.
Teşekkür ederim, sayın belediye başkanı.
Я мэр этого города, так что поверь мне, закончится.
Bu şehrin belediye başkanı benim. İnan bana faydası olacak.
Мэр утверждает, что мистер Клейборн алкоголик.
Belediye başkanı, Bay Claybourne'un bir alkolik olduğunu iddia ediyor.
Мистер Вайт, позвонил мне домой и заявил, что его дочь и мэр предпочитают конфиденциальность в этом вопросе.
Bay Wyatt jüri üyelerimle gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde bu konu hakkında kızının ve belediye başkanının gizliliği tercih edeceğini bildirmiş.
Господин мэр, Дашел Бринкс на проводе.
Sayın belediye başkanı, Dashell Brinks hatta.
Ну здравствуй, господин мэр.
Merhaba, Sayın başkanım.
А то, что мэр Гейни проиграл.
Başkan Gainey'in kaybetmiş olması.
Как и подозревал ваш мэр Хейс, свалка была возмездием Тодда за потерю его обожаемого торгового центра.
Sizin Başka Hayes'in de şüphelendiği gibi çöpler Todd'un kaybettiği sevgili alışveriş merkezinin misillemesiydi.
Мэр не будет проводить пресс-конференцию.
- Belediye başkanı basın toplantısı yapmıyacak.
Копы недовольны, мэр счастлив.
- Polisler memnun değil, Başkan memnun.
Мистер Мэр, они ваши.
Başkan Bey, sahne sizindir.
Кто более желаемая цель - темнокожий мэр, который родом из похожего района или белокожий коп из верхов?
Hangisinin hedef olma ihtimali daha yüksek? Kendisi de fakir mahallede büyümüş siyah başkanın mı? Yoksa polisin başındaki beyaz adamın mı?
Мэр Пул?
Belediye Başkanı Poole?
Нет, но конечно существует таинственная комната в этом фантастическом мире, где кусочек сыра - мэр, а Донна Каран - никто!
Hayır. Fakat bu tepetaklak olmuş dünyada bir parça peynirin belediye başkanı Donna Karan'in ise bir hiç olduğu gizemli bir arka oda kesinlikle var.
- Точно не на такой ответственный пост как мэр Беркли.
- Berkeley belediye başkanlığı kesinlikle uzman olmaya benzemez.
Мэр, Хэйнс, этот парад проводится вот уже 250 лет.
Başkan Hayes, bu tören 250 yıldır yapılıyor.
Когда сходятся мэр Тодд Гейни старший и изворотливый проныра-адвокат, Скутер Макгриви, вот как.
Başkan Todd Gainey ve o yozlaşmış, ambulans kovalayan Scooter McGreevey yüzünden oluyor.
Мэр Хэйс, ничего особенного... город будет лежать в руинах, но всенепременно продолжит сплетничать как барышня из публичного дома.
Başkan Hayes, rahatınızı bozmayın, kasabanın sıkıntıda olması hiç önemli değil, yaşlı teyzeler gibi dedikodu yapmaya devam edin.
Мэр хочет сделать объявление.
Belediye başkanımız bir duyuru yapacak.
Их мэр - профессиональный борец с росомахами.
Belediye Başkanları profesyonel bir porsuk eğiticisi.
Мэр знает об этом месте?
Belediye başkanının buradan haberi var mı?
То, что ты мэр, помогает делу.
Belediye başkanı olman işe yarıyor.
Мэр на связи.
Belediye başkanı telefonda.
Нам нужна кровь, Мэр.
Kana ihtiyacımız var Mer.
Мэр, у меня нет времени
- Mer, hiç zamanım yok.
Эм, я поеду в отель но Мэр сказала, что я могу придти
Bir otele gidecektim ama Mer buraya gelebileceğimi söyledi.
Мэр Хэйс, я до глубины души оскорблен тем, как меня используют.
Başkan Hayes, bu şekilde kullanılmaktan son derece rahatsızım.
Мэр.
- Neden böyle tuhaf davranıyorsun?
А как мэр Пул?
Peki ya Poole?
мэри сказала 20
мэрия 25
мэрилин монро 25
мэри поппинс 84
мэри 3487
мэри лу 25
мэрилин 223
мэри маргарет 80
мэри бет 27
мэри сибли 35
мэрия 25
мэрилин монро 25
мэри поппинс 84
мэри 3487
мэри лу 25
мэрилин 223
мэри маргарет 80
мэри бет 27
мэри сибли 35