English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / ruso → turco / [ Т ] / Ты заметил что

Ты заметил что traducir turco

635 traducción paralela
Ты заметил что-то, что мы упустили прошлой ночью?
Geçen gece bizim kaçırdığımız bir şey buldun mu?
Ты что не заметил всю ту химию между ними?
Yapılarını farketmediniz mi?
Ты заметил, что происходит.. .. от эффекта радиации на людей выживших после взрыва? Нет, не заметил.
Sağ kalan insanlarda, hiç radyoaktivite etkisi gözüne çarptı mı?
Неужели ты не заметил, что я играла только для тебя?
- Dün gece mi? Yalnızca sizin için oynuyorum.
А когда папа сказал что... ты заметил, как он просиял?
Babam böyle deyince yüzü nasıl da ışıldadı, değil mi?
В последнее время, я заметил, что ты спишь на животе. Мои расчёты показывают,..
Son zamanlarda uyandığımda..... midenin üstünde uyuduğunu fark ettim.
А я не заметил, что ты не говоришь по-японски.
Ben dikkat etmemiştim, senin Japonca konuşmadığına.
А ты заметил, что Мойра уже не пьет так много?
Moira'nın eskisi kadar içmediğini sen de fark ettin mi?
Я так и подумал, когда заметил, что ты не умеешь читать.
Okuma bilmediğinizi görünce bunu anlamıştım.
Я заметила то, что заметил ты.
Fark ettiğini fark ettim.
- Рад что ты заметил.
Salak adamın işini bitirdin!
Но так как я жив, и заметил что мы будем несколько раз пересекать границу между Янками и Конфедератами, я подумал, может ты расскажешь мне, куда мы направляемся.
Hazır bu adamlar gibi değilken, birkaç kere de Kuzeylilerin ve Konfederasyon birliklerinin mevzilerinden geçeceğimizi düşünürsek nereye gittiğimizi söylersin belki diye düşünmüştüm.
Ты не заметил, что твоя жена не переносит меня?
O benimle olmaya katlanamıyor. Pardon!
Ты, наверное, заметил, что многие местные очень... гостеприимны.
Senin de muhtemelen fark ettiğin gibi bazı yerliler fazlasıyla... Misafirperver.
Я заметил, что если встречаешь кого-то случайно, то в 99-ти случаях из 100 ты снова его встретишь в ближайшие дни.
Zaten uzun süre görüşmediğin biriyle karşılaşırsan çok kısa süre içinde % 99 tekrar karşılaşırsınız.
Да? Ты заметил, что это на меня всегда сваливается?
Yağmur var dediler, ama sorun değil.
Ты заметил, что я тебе говорю всё?
Görüyorsun ki sana her şeyi söylüyorum.
Я даже предположить не мог, что ты только сейчас заметил, что я отнюдь не джентльмен.
Bunun farkına varacağını umardım. Ben beyefendi değilim.
Ты заметил, что проехал знак "Стоп"?
Dur işaretini geçtiğini biliyor musun?
Странно, что ты не заметил ухудшения качества изображения.
Görüntü kalitesinde değişiklik hissetmemene şaşırdım doğrusu.
Я заметил, что в сфере обслуживания такие парни, как ты не плохо работают.
Farkettim ki, hizmet işlerinde sizin gibi insanların ihtiyacı oluyor buna.
Я заметил, что никакая другая женщина не производила на меня такого впечатления, как ты тогда, и сейчас снова.
Anladım ki başka hiç bir kadın senin bana hissettirdiklerini... hissettiremedi, hissettiremez.
Ты заметил, что я ещё там не был?
Daha uzaya gitmediğimi fark ettin ha?
Рад, что ты заметил.
Fark ettiğine sevindim.
Ну, это вроде того... что тебя пригласили на вечеринку, ты не пришёл... а этого никто не заметил.
Bu bir partiye davet edilip gitmemek ve kimsenin yokluğunu fark etmemesi gibi bir şey.
Мне показалось,... ты решил, что он не заметил.
Biliyorum. Demek istediğim bunu göreceğini düşünüyordun.
Зато я заметил, что ты расплакалась
Seninkilerin dolduğunu görmedim sanma.
Наш наблюдатель заметил, что ты двоих уложил этим взрывом.
önce bizi uyarsan iyi olurdu Binayı uçurmadan önce.
Это то что я заметил, когда ты шел по улице.
Birşey var sanki Sokaklarda olmuştur.
Может, ты не заметил, но мне надоело, что в меня стреляют.
Anlamıyorsun, bana ateş edilmesinden bıktım.
Ты что не заметил, что у нас тут рождественская вечеринка?
Buradaki büyük partiyi fark etmedin mi?
Гораздо раньше, чем ты, он заметил, что можно измерять и считать огромное количество разных вещей.
Baban bir çok şeyin sayılıp ölçülebileceğini senden çok daha önce fark etmişti.
Если бы ты прислушался ко мне, возможно тогда ты бы заметил, что семья считает тебя... довольно строгим отцом, прямо таки тираном.
Lisa bir gay! Çünkü kahramanlarım gibi gay olmak istemem Billie Jean King, Susan Sontag Sappho of Lesbos, ve bundan şüpheliyim Nane Şekeri Patty.
Ты что, не заметил?
Fark etmedin mi?
Я заметил что ты все еще носишь обручальное кольцо.
Hâlâ yüzüğünü takıyorsun ama.
Если бы ты прислушался ко мне, возможно тогда ты бы заметил, что семья считает тебя... довольно строгим отцом, прямо таки тираном.
Eğer dikkatini vermiş olsaydın, belki de ailenin seni daha çok sert bir otorite figürü... ya da bir canavar olarak gördüğünü anlardın.
Ты что-то заметил?
- Bir şey fark ettin mi?
Ты, может, заметил, что папа вел себя странно, и, возможно, не знал, почему.
geçen seferki Baba rolünü biraz değişik bulmuş olabilirsin ve muhtemelen nedenini bilmiyorsun
Ты заметил на ней что-нибудь необычное?
Olağandışı bir şey fark ettin mi?
Ты заметил, что он стоит под углом?
Bize yan yan baktığı dikkatini çekti mi?
Если бы ты общался с офицером Звёздного Флота, он, может быть, заметил, что у нас здесь безнадёжный случай.
Bir Yıldız filosu subayı ile uğraşıyor olsan, herhalde umutsuz bir durum olduğunu söylerdi.
Ты мне никогда не нравился, и я дала тебе эту дурацкую валентинку только потому, что больше никто тебя не заметил.
Asla da hoşlanmadım. Sana o aptal kartı vermemin tek sebebi kimsenin sana kart vermemesiydi.
Ты не заметил, что запаска спущена, пока не поставил ее?
Hiç yaptırmamışsın. Lastiği takana kadar patlak olduğunu farketmedin mi?
Какое счастье, что ты заметил. Кто-то забыл запереть дверь.
Kapının açık olduğunu fark etmen çok iyi oldu.
Ты, случаем не заметил, что Джулия передала большой салат Элейн?
Julie'nin büyük salatayı Elaine'e verdiğine dikkat etmediniz mi?
Ты заметил, что сдвинули интервью в "Своей Игре"?
Riziko'daki röportajları yerini değiştirdiklerini fark ettin mi?
Ты заметил, что женщины т`лани очень даже симпатичные?
T'Lani kadınlarının ne kadar çekici olduğunu fark ettin mi?
Я пока еще не заметил, чтобы ты что-нибудь придумал, портной.
Senden bir şey çıktığını görmüyorum, terzi.
Не знаю, заметил ли ты, но Селтин не понравилось, что мы ушли вдвоем.
Fark edip etmediğini bilmiyorum ama Seltin bizi birlikte görmekten pek hoşlanmıyor gibi.
Ты думаешь, что я не заметил кляпа во рту этой женщины?
Kadının ağzında tıkaç olduğunu fark etmediğimi mi sanıyorsun?
Я заметил, что ты все время молчишь.
Hiçbir şey söylemiyorsun. Hmm?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]