English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ A ] / Amerikalı mısınız

Amerikalı mısınız traducir inglés

143 traducción paralela
Amerikalı mısınız?
Are you Americans?
Amerikalı mısınız?
You're American?
Amerikalı mısınız?
You American?
- Amerikalı mısınız?
- American?
- Amerikalı mısınız?
You're an American?
- Amerikalı mısınız?
- An American?
- Amerikalı mısınız?
- You're American?
Amerikalı mısınız?
Are you American?
- Gerçekten Amerikalı mısınız?
- You're really American?
- Bay Lewis, Amerikalı mısınız?
- Mr. Lewis, you're American?
Amerikalı mısınız?
You're an American?
- Amerikalı mısınız?
- Americans?
Amerikalı mısınız?
Are you from America?
- Amerikalı mısınız?
Are you American?
- Amerikalı mısınız?
- You're American.
Siz Amerikalı mısınız?
Are you an American?
- Küba asıllı Amerikalı mısınız?
- You're Cuban-Americans?
Amerikalı mısınız?
You are an American?
Amerikalı mısınız, doktor?
Are you from America, Doctor?
- Amerikalı mısınız?
- Are you American?
Amerikalı mısınız?
American?
Amerikalı mısınız?
You are American?
Bayan Amerikalı mısınız?
Ma'am, are you American?
- Amerikalı mısınız?
You are American?
Amerikalı mısınız?
- It's all right. American?
Amerikalı mısınız?
- You are Americans?
Ben Amerikalı sıradan bir işadamıyım..... ve bugünlerde yüksekten uçan ama aslen Zenith'li bir bira yapımcısının kızıyla evlendim.
I'm just an ordinary American businessman... and I married the daughter of a Zenith brewer who's flying high these days.
- Hanımefendi, siz Amerikalı mısınız?
- You are an American woman?
Hey, bayım, bir Amerikalıya yemek ısmarlar mısınız?
Hey, mister, will you stake a fellow American to a meal?
Bir Amerikalıya yemek ısmarlar mısınız?
Can you stake a fellow American to a meal?
Bir Amerikalıya yemek ısmarlar mısınız?
Will you stake a fellow American to a meal?
Ben de Amerikalıyım, bana bir ayrıcalık yapar mısınız?
How about giving a fellow American a break, Mrs. Emery?
Amerikalı mısınız?
Son Americanos?
Sen bir Amerikalı mı, Kızılderili mi yoksa Meksikalı mısın?
What are you anyway? Gringo, Indian or Mexican?
Kafası patlayınca, "Amerikalılara yakışmadı" diye çığlık atacaktır. Benson, abartmadan bir gerçeği söylüyorum Şu anda Batı dünyasının başlıca düşmanıyla karşı karşıyayız.
When his head blows off he's going to scream, "Un-American." Benson, I'm not being pompous, just stating a fact... when I say that we are presently engaged... with the chief enemy of the Western world.
Amerikalı Bayan Witers'i hatırlar mısınız?
Do you recall that American, Mrs Winters?
Siz Amerikalılar, sınırımızın ötesinde 260 bin askere... ve 7 bin nükleer silaha sahipken... buna provakatif bir tavır mı diyorsunuz?
Provocative? You call us provocative when you... Americans have 260 thousand soldiers... and 7 thousand nuclear weapons on the other side of our border.
Amerikalı mısınız?
Aung San Suu Kyi! American? Are you American?
Bu, Amerika'nın en tanınmış siyahları ile Afrika halkının bir platformda tarihteki ilk buluşması olacak. Hepimiz buluşacağız ve hakkımızda daha çok şey öğreneceğiz. Bu siyahi Amerikalıların ve Afrikalıların tarihteki ilk buluşması olacak ve bunun bir parçası olmak büyük bir onur.
This is the first assembly in history where the top-notch Blacks of America and the people of Africa had something together, all on a level, we're all meeting and learning more about each other, the first assembly among American Black men and Africans in history
Sevgili Amerikalılar, merhametli Tanrı'ya şükrediyorum ve eminim her birimiz de o Ulu Güç'e, o gücü her ne olarak düşünüyorsak barışın yakın olduğu için şükredecektir. ( boğazınızı temizleyin ve suyu yudumlayın )
My fellow Americans, I thank a merciful God and I'm sure all of us will thank that Supreme Power whatever we conceive that power to be that peace is at hand.
Ve sanıyorum sonunda... o nihai adımı atmamızı sağlayacak olan olağanüstü bir şey olmalı. Ve bence Lara'nın Amerikalı olması ya da güvenle ilgili bir şey... ve öyle olunca da... yani, genç olması biliyorsun işte.
And I just think that in the end... it's got to be something extraordinary which makes us go that extra mile... and I think Lara being American or something to do with confidence... and being so... well, young, you know.
Aptal Amerikalı bir kaltak olduğumu düşünüyor olmalısınız.
Thank you. You must think I'm some stupid American bitch.
- Hepiniz Amerikalı mısınız? - Evet, hepimiz Amerikalıyız.
Ah, yeah, yeah, we're all - we're all Americans.
Sevgili Albay, bir konuda görüş birliğine varalım, sizin kayıp denizaltınız.. Amerikalı'ların bize gerçek diye yutturmaya çalıştıkları hiç de hoş olmayan olaylar listesinin sadece en sonuncusu.
My dear Colonel, if we can agree on anything, it's that your lost submarine is merely the latest in a long list of extremely unlikely events the Americans have attempted to foist upon us as the truth.
Burada demek istediğim şey, 1900'lerde sınırlarımızı kapatsaydık, o zaman gerçek Amerikalılar hak ettikleri işi bulabilirdi.
What I'm suggesting here is maybe if we had closed our borders in 1900, then real Americans would get the jobs they deserve.
İnsanlar, McDonald'sı, onlara yemek sattığı için dava ediyor ve çoğumuz bu yemeklerin sağlığımız için iyi olmadığını biliyoruz. Her gün her dört Amerikalıdan biri, bir fastfood restoranlarını ziyaret ediyor.
People were suing the golden arches for selling them food that most of us know isn't good for you to begin with yet each day, one in four Americans visits a fast-food restaurant.
Görünüşe göre gelecekte Amerikalılar, tüm ırkların saçsız, tek formlu bir karışımına evrilmişler.
Eh it appears that in the future, Americans have evolved into a hairless uniform mix of all races.
Sanırım Amerikalıların çoğu, Dünya'nın polisliğini yapmamızı istemiyor. Ama yine Amerikalıların çoğu eğer biz bunu yapmazsak, ya da en azından yapılmasına yardım etmezsek, başka kimsenin yapmayacağını biliyor.
I think most Americans don't want to police the world, but I think most Americans understand that if we don't at least help to police the world then no one's going to.
Bir aylığına gittim, Şef ölmüş, restaurant batmış, Eski erkek arkadaşın kızımla evleniyor, ve seni yatakta bir amerikalı ile buluyorum üstelik hemen karşı komşumuz!
I'm gone for a month, the chef dies, the restaurant is bankrupt, your ex-boyfriend is now engaged to my daughter, and I find you in bed with the gringo from across the street!
Duyarlı Enerji Politikası konusunda ne zaman bir Amerikalı ile konuşsam, sadece şunu anlıyor ; "Bize küçük araba kullandıracaksınız, evimi yeterince ısıtamayacağım, ve sonuçta bir Avrupalı gibi yaşayacağım."
For most Americans when we talk about sensible energy policy, What most people hear is, "You're gonna make me drive a small car, you're gonna make me keep my house cold, and essentially make me live like a European."
Avrupalıların Amerikalılarla ilgili pek çok klişelerini doğrulaması dışında küçük hikâyenden çıkaracağımız bir sonuç var mı?
Um, other than confirming a lot of European stereotypes about Americans, did that little story have a point?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]