Coçuk traducir inglés
108,889 traducción paralela
Bu taş yığının altında bir çocuk var.
There's a kid buried under that pile of rock.
Benim için hiç kaplumbağa yakalayabildin mi, tombul çocuk?
You save any turtle for me, fat boy?
Bu çocuk bir salak.
_
O'nun yeni ismi, zavallı beyaz çocuk.
_
Zavallı beyaz çocuk çok güçlü değil.
_
Çok salaksın, Zavallı Beyaz Çocuk.
_
Valla aç gözlü bu çocuk hiçbir şeyle doymuyor.
The boy's insatiable. Nothing satisfies him.
Aynı zamanda vahşi, ruhu olmayan, çocuk katili bir manyak.
He is also a vicious, child-murderin'maniac with no soul.
Polis katili, çocuk öldüren orospu çocuğu inci kapılardan geçmeye çalışıyor öyle mi?
A cop-killin', child-murderin'son of a bitch tryin'to make his way through the pearly gates?
Bu bir çocuk.
It's a child.
Sana söylüyorum, bu çocuk evden kaçmadı, bir şey yapmaya çıktı.
I'm telling you this kid didn't run away ; He went to do something.
Çocuk nezle olmuş. Peki.
Kid's got croup.
Çocuk denediğimizi söyledim.
I might have let it slip we're trying.
Çocuk iyi mi?
Is she all right?
Rahel Yakup için çocuk dođuramadýđýný anladýđýnda kýz kardeţini kýskanýp Yakup'a dedi ki...
"And when Rachel saw that she bare Jacob no children," "Rachel envied her sister, and said unto Jacob,."
Ama Tanrı seni çocuk doğurman için gönderdi.
But God has seen fit to make you fruitful, and by that we are bound.
Hâlâ çocuk sahibi olabilirsin.
But things will be so much easier for you now.
Bu eve çocuk doğurmak için mi dua ettim sanıyorsunuz?
You think I prayed to bring a baby into this house?
Çocuk benden mi?
Is it mine?
Çocuk onkoloji uzmanıyım.
- I'm a pediatric oncologist.
Bana 200 dolar veren hoş bir çocuk doktoru.
A nice pediatrician who gave me $ 200.
- Anladım mı tatlı çocuk?
Have you got that, pretty boy?
Rahel, Yakup'a çocuk veremediğini anlayınca...
When Rachel saw that she bear Jacob no children, she said unto Jacob,
"Bana bir çocuk ver, yoksa ölürüm." dedi.
"Give me children, or else I die."
Rahel de "Yardımcım Billah'a git, onun içine gir. Ondan çocuk yapmam için dizlerime kapanacaktır." der.
And Rachel said, "Behold my maid, Bilhah, go in unto her, and she shall bear upon my knees, that I may have children by her."
Ve Rahel, onun Yakup'tan çocuk yapamadığını gördü... ve kız kardeşini kıskandı ve Yakup'a şöyle dedi :
" And when Rachel saw that she bear Jacob no children, Rachel envied her sister and said unto Jacob,
"Bana bir çocuk ver yoksa ölürüm."
'Give me children or else I die.'"
Havuzu ve aşçı mutfağı var. Ve benim annem her hafta neden tek çocuk yaptığımızı sormuyor.
Swimmer's pool, chef's kitchen, and at least my mom doesn't ask me every week why we only had one kid.
Robotçu Çocuk!
Robot Guy.
Çok tatlı bir çocuk!
God, he's such a sweet boy.
O bir çocuk değil Sarah.
He's not a boy, Sarah.
Tek bildiğim şey, torbacı ve çocuk tecavüzcüsü arkadaşınla bir tane sarıp içmeseydin yemek yemiş olurdum.
All I know is that if you hadn't fired up a fatty with your drug dealing, statutory rapist friend, I'd have eaten by now.
Aynı çocuk bize yanlış yolda olduğumuzu söylüyor. - Haklı da.
And now that same kid is telling us that what we're doing is wrong.
Bir biyolojik saatinin olmadığının her zaman çocuk yapabileceğinin farkında mısın?
Has it ever occurred to you that you don't have a clock and can have children whenever you want?
39 yaşında üç çocuk annesi bir kadın, bir araba kazasında hayatını kaybetti.
A mother of three was killed in a car accident, and she was 39 years old.
Gerçekten bu kadar çok mu, bir çocuk istiyorsun?
You really want a kid that bad?
On yedi yaşında.O daha bir çocuk.
_
O bir çocuk.
_
Eskiden bir çocuk menüsü yemek için... çöp kutularının arkasında sevişirdim.
I used to get fucked behind a dumpster just so I could buy a sixth of Oxy and a Happy Meal. I'm clean now.
Harika çocuk nasıl?
How is the boy wonder?
Hizmetciler butun bir ulus icin cocuk sahbi olur.
Handmaids are having children for the entire nation.
Alti yil boyunca Xipica'da canli bir cocuk dogmamisti.
There hasn't been a child born alive in Xipica in six years.
Çocuk doğmamasına şaşmamalı.
No wonder there are no children.
Bayan Putnam bu güzel çocuk sizin mi?
Is this your blessed child?
Ayrıca filmde çocuk gibi.
And he looks like a little boy.
Sonuçta bu üç çocuk su katılmamış aptallar değiller, yanlış mıyım Baudelairelar?
After all, these three children aren't blithering morons, are you, Baudelaires?
Isaac daha çok dinazor seven bir çocuk.
Isaac's more of a dinosaur kid.
Ama ondan sonra bir şeyler bilen çocuk oldum.
But after that, I was the kid who knew stuff.
O güçlü bir çocuk.
He's a tough kid.
Izzy Williams, dört çocuk babası, bir üniversite öğrencisi, liste böyle devam ediyor.
There's Izzy Williams, a father of four, a college student, the list goes on.
Evet, çünkü bir zamanlar o hayal küçük bir çocuk için dünyalara bedeldi. Ve o çocuk hala hatırlıyor.
Yes, because a long time ago that dream meant the world to a little boy, and he still remembers.
çocuklar 5285
çocuk 1118
çocukların 41
çocukları 61
çocuklarım 135
çocuklarını 17
çocuklarımız 21
çocukların var mı 28
çocuklara 23
çocukları severim 21
çocuk 1118
çocukların 41
çocukları 61
çocuklarım 135
çocuklarını 17
çocuklarımız 21
çocukların var mı 28
çocuklara 23
çocukları severim 21
çocukken 158
çocuklar için 51
çocuklar nasıl 59
çocuklar nerede 87
çocuklar iyi mi 22
çocuklarım var 24
çocuk yok 22
çocuklarla evde 16
çocuk oyuncağıydı 17
çocuklar mı 47
çocuklar için 51
çocuklar nasıl 59
çocuklar nerede 87
çocuklar iyi mi 22
çocuklarım var 24
çocuk yok 22
çocuklarla evde 16
çocuk oyuncağıydı 17
çocuklar mı 47