De ne var traducir inglés
4,286 traducción paralela
Denning'de ne var?
What's in Denning?
- Peki 4 : 22'de ne var?
Mmm. And what is happening at 4 : 22?
Ne kan, ne de şiddetten bir iz var.
There is no blood, there are no signs of violence.
- Ya şeker hastalığıma ne dersin? - Bende de şeker hastalığı var.
- And with diabetes...
Bu düşmanı Aşil'in katıksız cehennemi öfkesinden koruyacak ne bir ordu ne de bir silah var.
There is no weapon... No army that could protect this enemy from the sheer hell that is Achilles'rage.
Yani, her ne yaptıysa benim de potansiyelim var.
I mean, whatever she did, I'm capable of.
Dürüst olmak gerekirse, ne gözde bir rengim, ne de gözde bir hayvanım var.
Honestly, I don't have a favorite color or a favorite animal,
Ve her ne kadar bunun bir sorunum yokmuş gibi görünsem de aslında var.
And... As much as I wanna pretend I'm okay with that, I'm not.
Burada seni koruyacak ne bir zırh ne de kalkan var.
Here without shields or armor to protect you.
Onun benimkini yok ettiği gibi ben de onun hayatını yok etmenin... -... bir yolunu bulmalıyım. - Ne var biliyor musun Tyler?
I need to find a way to destroy his life like he destroyed mine.
# Yine de gittiğim # # yeni parlak dünyada # # ne bir hastalık var # # ne bir sıkıntı ne de tehlike #
♪ Yet there's no sickness ♪ ♪ Toil or danger ♪ ♪ In that bright world ♪
Evin her noktasını didik didik araştırdık. Ne zehir ne de panzehir var.
We went over every inch of his place, and there is no sign of the antidote or the toxin.
Tamamdır. Bir daha ne alerji ne de hapşuruk var.
Well, then, no more allergy.
Senin burada olmaya ne kadar hakkın varsa bizim de var kardeşim.
We have just as much right to be here as you do, brother.
Ne bir parmak izi var, ne de DNA.
TATSU : There's no fingerprints, no DNA.
Onu al bildiklerini unut ve git buradan. Her ne kadar vicdanın aksini söylese de bir anlaşmamız var. Beyaz Saray'da bu sabah yaşananlar bunun bir parçası olmamalı.
Take it, leave it, burn it, should that be your heart's desire, but we had a deal, and your antics at the White House this morning - not part of it.
Ortada ne bir bebek ne de doğum sertifikası var.
But when she walked out, there was no baby and no birth certificate, so...
Az biraz zamanimiz var ne de olsa...
Guess we'll see if that's for better or for worse...
Böylesi güçlerim var, ve teori de bunların hayatımı inanılmaz yapması lazım ama, ne oluyor bilmiyorum ama dokunduğum gördüğüm herşey mahvoluyor
I have these powers, okay, which, theoretically, should make my life awesome, but some reason, everything I touch I seem to destroy.
Elimde ne bir tanık var ne de bir delil.
I've got no witnesses, no forensics.
Bir Sonraki Bölümde Ne yüzü ne de parmak izleri var.
He's got no face and no fingerprints.
Ve Vancouver'de ne işim var benim? "
And what the hell am I doing in Vancouver? "
Gücü ele geçirmeye çalışmıyorum ne tokmakta ne de yeni bir armanda gözüm var.
This ain't no kind of power grab. I got no interest in the gavel or a new patch.
Ne yüz var ne de parmak izleri ama Sid Walden olduğundan eminim.
Well, he's got no face and no fingerprints, but I'm pretty sure it's Sid Walden They'll confirm it at the lab. Any other skin missing? Yeah, a big strip down his back.
Ne çakalda ne de kurtta var.
Narrator : AS RECENTLY AS 2011,
Ne ailesi var ne de gece uçmaları.
No family, no night flying.
Hayır, bu kulağa her ne kadar acımasızca gelse de benim başka endişelerim var.
Hmm, no. As cold as it sounds, I've got other concerns.
Ne düşünürse düşünsün, iki olay yerinde de ayak izleri var.
I don't know what this idiot's thinking. Boot prints place him at both crime scenes.
Her ne kadar hiç fark ettirmesem de bunları söylediğimde oldukça sarhoştum. O yüzden... Bunları basmama ihtimalin var mı?
the thing is- - but i was pretty drunk when i said that stuff, so... any chance you wouldn't print it?
Ne bir hareket ne de bir iletişim var.
There's been no contact or activity.
Sekiz ya da belki de yalnızca altı katlı olur. Çünkü ne kadar kat izni var, bilmiyorum.
Well, you know, it's eight or, you know, might only be able to get to do six because, you know, we don't really know how high we're gonna be able to go, because you really do
"O zaman Lordum, benim Atlantic City'de ne işim var?"
"Then, Lord, what in hell's name " am I doing in Atlantic City? "
Benim sağladığım papağansız hayat tarzının altında uyanan ve o örtü altında uyuyan bir aileye kendimi açıklamaya ne zamanım ne de niyetim var.
I have neither the time nor the inclination to explain myself to a family who rises and sleeps under the blanket of the parrot-free lifestyle I provide, then questions the manner in which I provide it!
Ajan Ambrose'un ne bir kızı, ne üvey kızı ne de çok çok daha genç bir kız kardeşi var.
Agent Ambrose does not have a daughter or a stepdaughter, or a much, much younger sister.
Daha önce de üniversitede gizli göreve gittin, bundan ne farkı var ki?
You went undercover in college before- - what's the difference?
Seni ne kadar kollarımın arasına almak istesem de önce senden istemem gereken bir şey var.
Much as I would love to take you into my arms, there is something I must ask of you first.
Ne yazık ki 911 e yapılan ihbar haricinde çevrede ne güvenlik ne de sokak kamerası var. 49. ve 8. caddelerin kesişiminden iki dakika sonra arama yapılmış. 3 blok öteden 911.
Unfortunately, there are no street or security cams in the vicinity, but a 911 call came in two minutes later from 49th and 8th.
- Ne saklanacak bir yer var ne de çıkacak.
There aren't any other exits, or any room for us to hide.
Birini öldürmek için ne zamanı ne de enerjisi var.
He hasn't had the time or the energy to kill anybody.
Adamaın ebeveynlerinden yaşayan yok ve ne erkek ne de kız kardeşi var.
None of the men's parents are still living, and none of them have any brothers or sisters.
Rusya'da Volga Nehri'nde, Kiev'de ve ne tuhaf ki burada bölgeler var.
There's some sites along the Volga River in Russia. Some in Kiev, and, weirdly, here.
Anne, bu pakette var, sen de bana pakette ne varsa sormamı istedin.
Mom, it's in the packet, and you told me to quiz you on what's in the packet.
Kim Tolbert'ın öldüğü gece düzenlenmiş ne olay ne de polis raporu var.
No police or incident reports from the night that Kim Tolbert died.
Ne isim ne de imza var. Ward'ın yuvarlak içine aldığı kelimelere bak!
It's only the first page, but there's no name or signature.
Ne peşinde araba, ne de sokakta izleyen var.
No tail cars, no eyes on the street.
Zamana ihtiyacımız var diyecektim ama kafanda ne olduğunu bilmem de iyi oldu.
I was gonna say we need time, but, uh, it's good to know where your head's at.
Oğlunuzun adı ne? 472 Oakdale Drive'da kayıp bir çocuğumuz var en son dün 21 : 00'de görüldü.
We have a missing child at 472 Oakdale Drive, last seen yesterday at 2100 hours.
Ancak telefon kayıtlarında o geceyle ilgili ne bir hareket ne de bir gariplik var.
But there was nothing unusual in his phone records, and no activity that night.
Han'ın ne kız arkadaşı, ne deneyimi ne de paketi var. Kulağa hoş geliyor.
He has no girlfriend, no experience, and no package, so that sounds perfect.
Durdurmadan bir saat sonra, hâlâ ne bir alkolmetre ne de kan testi var.
Well, an hour after the pull-over, and still no Breathalyzer, no blood test?
Yan, kocaman bir penisi var ne de olsa.
I mean, he's a massive dick.
de ne demek 59
de ne oldu 18
de ne 25
ne var ne yok 320
ne var 4237
ne var ki 145
ne var bunda 130
ne var ki bunda 23
ne var orada 75
ne var burada 20
de ne oldu 18
de ne 25
ne var ne yok 320
ne var 4237
ne var ki 145
ne var bunda 130
ne var ki bunda 23
ne var orada 75
ne var burada 20
ne varsa 17
ne var yani 22
ne var biliyor musun 75
ne vardı 185
ne var içinde 24
vardı 193
varoş 16
vargas 68
vardır 53
varmış 24
ne var yani 22
ne var biliyor musun 75
ne vardı 185
ne var içinde 24
vardı 193
varoş 16
vargas 68
vardır 53
varmış 24