De ne traducir inglés
60,118 traducción paralela
11 Eylül'de ne yaptigin ile en sevdigin spor gaflari arasindaki ani?
Between where you were on 9 / 11 and your favorite sports blooper?
Hem de ne sepetlendin.
You are so chucked.
Ve belki de ne diyeceğini düşünmek.. .. o kadar da zor değildir.
And then I wonder if maybe we don't have to work that hard to imagine what he'd say.
- Biz de ne olduğunu yeni öğrendik.
Yeah, we just found out what it is, yeah.
Peki birkaç hafta sonra 14 ekim'de ne olacak?
So, what will happen on October 14th just a couple of weeks from now?
Buradan geçen iki kişi muhtemelen yardım etmek için durmuş. Sonra de ne büyük felaket olduğunu anlamışlar.
Couple of bystanders probably slowed to do the Christian thing, then recognized the debacle for what it was.
- 2005'de yapılan bir partide ne konuştuklarını bilmek istersem seni eski model telefonundan ararım.
I know, it's like, if I need a tip about what to talk about at a dinner party in 2005, I'll call you on your flip phone.
- İnsan değillerdi de ne demek?
What do you mean, they are not men?
Açıkçası ben de ne adım atacağıma dair kararsızdım.
And to be honest, I was undecided about whether to go through with this deal at all.
iyi de, Anka insan ne be?
Yeah, but Phoenix Person?
Burdan ne kadar çabuk çıkabilirsem, büyük büyük sıçmaya o kadar çabuk dönebilirim, siz de sıçtığım ile geçinmeye dönebilirsiniz.
The sooner I can get out, the sooner I can go back to taking big craps, and you can go back to subsisting on them.
Yani, o kadar sarhoş olmuş olabilirim ki Morty'yi Aklayıcılara kaybediyormuş gibi hissetmiş olabilirim ve belki de bu "Tamam, onu alabilirsiniz" "Sadece onun ne kadar önemli olduğunu biliyorsanız" "Yoksa sizi öldürürüm" deme şeklimdir.
It's, like, it's possible I got so drunk I felt like I was losing Morty to the Vindicators, and maybe this is my way of saying, "Okay", you can have him but only if you know how important he is, "otherwise I'll kill you."
O zaman ne aptal abinden ne de başkasından borç almamız gerekir.
Then we don't need to borrow money from your stupid brother or nobody else.
Ne de 600 adam için.
Not for 600 men.
Nassau'yu bir şekilde kendi başımıza alsak bile ortada ne bir zafer ne de bir devrim olurdu ittifak bozulduktan sonra.
We might be able to take Nassau alone, but there will be no greater victory, no widespread revolution unless we can somehow keep our alliance together.
Nassau'daki herkes Uzun John Silver'ın dönüşünün ne demek olduğunu biliyor. Onlardan ne beklendiğini de.
Everyone in Nassau knows what Long John Silver's return means, what's expected of them when he does return.
Ennis, Eden Vadisi'ne 1980'de taşınmış ama buraya taşınmadan önce adını değiştirmiş olabilir.
Ennis moved to Eden Valley in 1980. But I think he may have changed his name before he moved here.
Gerçekten de, bu olasılıklar ne?
Truly, what are the odds?
Ki bu iyi bir şey biliyor musun, ne de olsa çocuklarımız işsiz kalmıyor.
Which is good, ya,'cause it keep our children with jobs.
Ancak yine de kimse gerçekten ne olduğunu bilmiyor.
But still, nobody knows what really happened.
Ama ne delidir ne de kötüdür.
But he's not crazy and he's not evil.
Düşündüm de hepimiz ne sıkla bir araya gelip konuşuyoruz?
How often do we all just hang out together and just talk,
Ne de olsa tasalanmamız gereken daha önemli şeyler var.
We have bigger things to worry about anyway.
Bana ne istediğinizi söyleyin de anlaşalım.
Tell me what you want and we'll negotiate.
Tahran'daki üstlerinin bunu ne kadar kötü karşılayacağını, ancak hayal edebilirim. Özellikle de Mina'nın aslında Mossad'dan olduğu açıklanınca.
I can only imagine how dismally these would be viewed by your superiors back in Tehran, especially when it's revealed to them that your little Mina is actually Mossad.
Bu size oy kazandırabilir fakat Tanrı korusun ne yaptığınızı bildiğinizi de sandırabilir.
That might get you votes, but God forbid it makes you think you know what you're doing.
Amerika için korkunç derecede zararlı dünya için de yanlış olan şeyleri düzeltemeyeceksen iktidarda olmanın ne anlamı var ki?
And what is the use of being in power if you can't correct things that are demonstrably bad for America and wrong for the world?
Adına ne dersen de, ona iyilik yapmıyorsun.
Whatever you want to call it, you're doing her no favors.
Ne kadar uzun sürse de, telafi edeceğim.
I'm gonna make it up to you if it takes forever.
- İkisi de. - Keane'e ne diyeceğim?
What am I supposed to tell Keane?
Ne dersen de, bana toy de ama ben o ışığa inanıyorum ve sen veya bir başkası tarafından rehin tutulmayacağım.
Say what you want, call me naive, but I believe in that light. And I will not be held hostage by you or anybody else.
Size ne kadar bayağı gelse de en çok bu ülkeyi önemsiyorlar çünkü. Medyadan sizden de çok nefret ediyorlar çünkü.
Because, as corny as it sounds, what they care about most is their country, and because they hate the press more than you do.
Hem ondan hem de teşkilat konusunda ne kadar korumacı olduğunu bildiğimden.
That and because I know how protective you are of the Agency.
Ne de mankafanın birinden nasihat alacak değilim!
Nor will I be lectured by an arseling!
Ne kadar güzelmiş de, ne kadar zekiymiş de.
- Eww. - [Stormfly squawks]
Kolları ne kadar kaslı ve düzgünmüş de.
There you are. Tuffnut.
Burada ne oluyorsa artık ben de katılmak istiyorum.
Whatever is happening here... I wanna be a part of it.
Evet, hem de ne gülünç.
Yeah, that would be ridiculous.
Az önce Kremlin'den telefon geldi ortada ne bir denizaltı ne de bölücü varmış.
I just got off the phone with the Kremlin who confirms that there is no submarine, no separatists.
Önceden olduğum park alanı sadece kamyonlar yerinde değildi. ... ne bir insan ne de başka bir şey.
It was the same parking lot I'd just been in, except there were no trucks... no people, no nothing.
Nassau'daki herkes artık Uzun John Silver'ın dönüşünün ne anlama geldiğini biliyor. Döndüğü zaman onlardan ne beklediğini de.
Everyone in Nassau knows what Long John Silver's return means, what's expected of them when he does return.
Ne yaylım ateşi açılacak ne de karşı saldırıya geçilecek.
There will be no barrage and there will be no counterattack.
Nassau'yu köle topluluğunun desteğinden yoksun olarak savunmak çok zor olur. Onlarla olan ilişkimiz de yaşananların sonucunda hayli zarar görmüş durumda. Madi'nin oraya gidip ilişkileri yeniden düzene koymasının ne kadar önemli olduğu ortada sanırım.
As it will be difficult to fully defend Nassau without the assistance of the slave communities of this island, as our relationship with those communities is likely severely damaged as a result of this, it will be critical... that she proceed to the estate at once
Senin için ne kadar önemlilerse benim için de o kadar önemliler.
Those men's lives mean as much to me as they do to you.
Sensiz de idare edebileceği fikrine kapılması ne kadar zaman alacak dersin?
Just wondering how long you think he'll suffer it... before he decides he can do better than you.
Bu savaş ne senin ne de çocuklarının savaşı.
This fight ahead does not belong to you, nor to your children.
Başarıya ne kadar yakın olduğumuzu bilse... Hem de hayatı pahasına istediği başarıyı elimin tersiyle itmemi istemezdi.
I think if he knew how close we were to the victory he gave his life to achieve... he wouldn't want me to.
Bu adamlar söz konusu olunca ne sizin ne de Flint'in sözünü geçtiğini de biliyorlar.
But they also know that when it comes to these men, neither you nor Captain Flint are fully in control of them.
Ne söylemeyeceğini de.
And you know what not to say to him.
Ne sen yaptın ne de ben.
And not yours.
Ne sana ne de bana mağlup olur.
He will never allow himself to be defeated by you or I.
de ne demek 59
de ne oldu 18
de ne var 25
ne yapıyorsun 7063
ne yapiyorsun 66
nerdesin 184
neden 17190
neyi var 56
neon 28
new york times 63
de ne oldu 18
de ne var 25
ne yapıyorsun 7063
ne yapiyorsun 66
nerdesin 184
neden 17190
neyi var 56
neon 28
new york times 63