English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ D ] / Diş

Diş traducir inglés

9,158 traducción paralela
Şimdiyse var. Sanki polis karakolunda diş teliyle yürüyecekmişim gibi.
Like I'm gonna walk around the police station with braces on.
Sen diş telleri için endişelen.
You worry about the braces.
Diş Perisi hakkında ne düşünüyorsun?
What do you think about the Tooth Fairy?
Kendisine Diş Perisi denilmesinin hoşuna gitmediğini düşünüyorum.
I think he doesn't like being called the Tooth Fairy.
- Diş Perisi.
- The Tooth Fairy.
Diş Perisi atıştırma yapmak istemiş.
Yeah, the Tooth Fairy was feeling peckish.
D-d-diş hekimi ile kaçtı.
Ran off with the d-d-dentist.
Ziyaretçiler için kılıç ve takma diş mevcut ama zamanımız azalıyor.
- There is still blades and fangs for the visitors, but we are getting lean on time.
Meth, diş ya da dövme mi bakıyorsunuz?
Are you looking for meth, teeth, and tattoos?
Kira tamam da vesikalık çektirmem lazım ; kıyafet, diş, terlemeyeyim diye botoks.
I mean, rent is one thing, but I need new head shots, new clothes, new teeth, Botox to stop my sweating.
Kimmy'nin çantası çalındı, altın diş de sadece sapsarı bir dişmiş.
And Kimmy's backpack got stolen, and that gold tooth I tried to pawn turned out to be just a very yellow tooth.
Üç tane de kanlı diş vardı.
We also found three bloody teeth.
Diş Perisi ve Hannibal Lecter nasıl kıyaslanıyor?
How does the Tooth Fairy compare with Hannibal Lecter?
- "Federal insan avcıları onların Diş Perisi arasına taş koydu."
" Federal manhunters, stymied in their search for the Tooth Fairy,
Diş Perisiyle konuşuyordun.
You've been talking to the Tooth Fairy.
Diş Perisi arama maskeleme yazılımı kullanarak Lecter'ın eski hattına girmiş fakat arayan numara, avukatının numarasını gösteriyordu.
The Tooth Fairy used call-spoofing software, piggybacking on Lecter's old line, but the caller ID showed his lawyer's number.
"Diş Perisi Tek Gecelik Bir İlişkidir" yazan tişörtler satıyorsunuz.
You sell T-shirts that say : "The Tooth Fairy Is A One-Night Stand."
Katilin "Diş Perisi" ismine karşı oluşu muhtemelen "Peri" kelimesinin homoseksüel imasına dayalı.
The killer's objection to the name "The Tooth Fairy" is likely grounded in the homosexual implication of the word "fairy".
- Pekâlâ. Diş Perisi o zaman.
Very well. "Tooth Fairy" it is.
Diş Perisi'nin eylemleri, dayanılmaz yetersizlik hislerinin yerine geçen izdüşümsel hayalleri ortaya koyuyor.
The Tooth Fairy's actions indicate a projective delusion compensating for intolerable feelings of inadequacy.
Ve Diş Perisi sadece deli değil, çılgın ve iktidarsız.
And not only is the Tooth Fairy insane, he is ugly and impotent.
Diş Perisi, ensest bir evin ürünü.
The Tooth Fairy is the product of an incestuous home.
- Diş Peri -
- The Tooth F...
Ve onların eşleri, birbirlerine gülümsüyorlar. Ama bunlar sadece birer diş gösterme.
Their wives are exchanging smiles but it is a baring of fangs.
Sanki diş çekmekten bahsediyorsun.
You make it sound like pulling a tooth.
Siz kendinizinkini kaybettiniz, emrinizdekiler düşmana diş geçirirken siz en azından hayatınızla kurtuldunuz.
You lost yours in France, man, at least you got out with your life, unlike most you ordered into the teeth of the enemy.
Diş Perisini mi? "
The tooth fairy? " Right?
Diş kayıtları da sorunlu olacak.
Dental records will also be problematic.
Beş dakikadır içerde ve Thompson bir diş bile dökmedi?
Five minutes in, and Thompson hasn't knocked out a single tooth.
Battaniye, yastık, diş fırçası, jilet...
Mmm, the blanket and the pillow and the toothbrush, razor.
Çürük diş kokusunu bastırdığını sanıyor bununla ama yardımcı olmuyor.
Thinks it covers the stench of his rotting teeth. It doesn't.
"Göze göz, dişe diş" diye bir kural vardır eğer masumsan yaşadığın bu tatsızlık haricinde gitmene izin verilecek...
There is a law called, "An eye for an eye, a tooth for a tooth." If you are innocent you will be allowed to go, except for the fright you endured.
Bununla Abilene'e diş teli taktırırız.
This one is gonna buy Abilene braces.
Bununla Dakota'ya diş teli taktırırız.
This one's gonna buy braces for Dakota.
Diş teli.
I can get braces.
Çünkü diş perisi her yerinde parmak izi olmasını istemez.
Well, because the tooth fairy doesn't want fingerprints all over it.
- Lütfen diş çökün.
Please kneel.
Parmak izim, diş kaydım, DNA, sabıka kaydı, aile kütüğü Leonard Snart ile alakalı her şey.
My fingerprints, dental records DNA, criminal records, family tree. Everything there is in this world concerning Leonard Snart I want it destroyed.
O zaman, diş fırçasını, bir yastık, bir havlu, biraz kitap Nintendo ve Pazar dergisini getir.
Well, then he's gonna need his toothbrush and a pillow and a towel, some books, the Nintendo, and the Sunday magazine section.
O gülerken... dişleri, diş etlerinden çıkardı.
While she was laughing, her teeth would come off her gums.
- Belki diş kayıtlarını kullanabiliriz.
Maybe we could use dental records.
Okulun, dostların eski diş tellerini gönderince sana mücevher alan babanın arkadaşı, hepsi.
your school, your friends, your dad's friend who buys you jewelry if you send him your old retainers.
Diş kayıtlarıyla daha hızlı olmaz mı?
Wouldn't dental records be faster?
- Fazladan diş fırçan yoktur herhalde.
Don't suppose you have an extra toothbrush? No.
Antoine'ın diş fırçası, macunu ve deodorantı da kayıp.
Antoine's toothbrush, toothpaste and deodorant are all missing.
Sadece şey ödünç alacaktım, diş macunu.
Uh, yeah, I was borrowing a, um... toothpaste.
Diş macunu almıyordun, değil mi?
You weren't getting a toothpaste, were you?
Hayır, diş macunu almıyordum.
No. I wasn't getting... toothpaste.
Diş Perisi.
The Tooth Fairy.
Dis kapimizin kilidi kadar onemli bir konu.
It's as important as the lock on your front door.
"Diş Perisi".
Tooth Fairy.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]