English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ E ] / Evet o benim

Evet o benim traducir inglés

1,067 traducción paralela
Oh, evet o benim.
Oh, its me, all right.
Evet o benim.
Yeah, that's me.
Evet o benim ismim.
Yes, that's my name
Evet o benim.
Ja. That is me.
Evet o benim.
That's me.
# Bebeğim, evet o benim.
Baby, that's my name.
Evet o benim. Aynı zamanda oraya Alex Larson'un da ismini eklemenizi istiyorum.
I'd also like you to add Alex- -
Evet efendim, o da birbirimize verdiğimiz söze tanıktır. Aşkımın dürüstlüğüne ikna olduktan sonra kızınızın bana kalbini vermesine, benim sevgimi kabul etmesine yardım etti.
Yes, sir, she was a witness to our engagement and she helped me to persuade your daughter to engage herself to me.
Evet, o benim tatlım.
Yeah, that's me, sweetheart.
Evet, o benim Ablamdır
Yes, she's my sister
Amca'nın silahı evet, o nedenle seni kurtardım o benim dostumdur!
True, I saved you because of your Fourth Uncle... who is a good friend of mine
Evet, o benim.
Yes, there's me!
Evet, benim için o serserileri izlemek hoşuna gidecek.
Yeah, youre gonna like tracking down those varmints for me.
Evet Bay O'Hara, bunun benim de sorumluluğum olduğunu biliyorum elbette.
Yes, Mr. O'Hara. Of course I realize she is my responsibility also.
- Evet, o benim arkadaşımdır.
Von Beckmann's a friend.
- Evet. O benim işte.
Yes, it's me.
Evet, o benim.
Yeah, that's me.
- Evet, o benim hobim.
Yes, it's my hobby.
Evet, o benim.
Yep, that's me.
Evet... O benim ismimdir.
Yes... that's my name
O yürürken benim ismim Seen demiş, ve evet onu burda görüyorum.
He can walk around, just say, "My name is Seen," and say, "Yeah, I seen that there. I seen it there."
Evet ama o bir saatten önce gelmez ve benim bunu yapmanıza izin verme yetkim yok.
Yeah, but he doesn't come in for an hour... and I don't have authorization to let you do this.
Evet.O benim evim.
Yeah. That's me.
Evet, o benim efendim.
Yes, he is my master.
- Evet ama benim o.
- She's mine.
- Evet, o benim.
Yeah. That me.
- Evet, o konuda benim de pek şansım yok.
Yeah, I ain't having much luck in that department myself.
Evet, o benim.
I am.
Evet, o benim hamlemin sonu.
Yes, that is the end of my move.
- Evet, şey, o benim.
- Yeah, well, it's me.
Evet, ayrıca o benim arkadaşım. Bu onu senin de arkadaşın yapar.
Yes, but she's also my friend, and that makes her your friend.
Evet. O benim...
Indeed I am.
Edie, elinde o adresler benim için mevcutmu? Evet, Hepsi elimde.
Edie, do you have those addresses for me?
Evet, o denizkızı benim.
Yes, I am the mermaid.
Evet, o hisler hala benim bir parçam.
Yes, those feelings are still a part of me.
- Evet. O da garson, benim gibi.
She's a waitress, just like me.
Evet, o benim arkadaşım.
Yes, he is my friend.
- Evet. - O benim, Dr. Baird.
- That's me, Dr. Baird.
E, evet. O zaman benim işim tamam.
* Day-old bread *
Evet. O benim erkek arkadaşım.
[GARGLES AND SPITS]
Evet, o benim kocamdı.
Yes, he was my husband.
- Evet. O benim annem.
That's my mom.
- Evet bayan, benim lafımdı o.
- Ay, lady, it was my word.
Evet, ama o benim şekerimdi.
Yeah, but it was my candy.
Evet, o benim.
Yes, it's mine.
Evet ama o zamana kadar şunu kısıkta tut çünkü benim kafamı şişiriyorsun.
Yeah, well, until then keep it down, because you're blowing my head off.
- O yetkili sizsiniz, değil mi? - Evet, benim.
- You're the authorities, aren't you?
- Evet, o benim işte.
- Yeah, that's me. - That was good.
Oh, Evet, senin meşhur altın kalbin. Tek sorun o benim param.
Oh, yes, your famous heart of gold, except that it's my money, and there isn't any.
Evet, o benim.
Yes, I am.
- Evet, o benim. - Resim yok.
- No picture available.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]