O benim arkadaşımdı traducir inglés
396 traducción paralela
O benim arkadaşımdı, yurttaş.
He was my friend, citizen.
O benim arkadaşımdı.
He was a friend of mine.
Hayır, o değil... O benim arkadaşımdı.
NO, IT ISN'T- - IT WAS A FRIEND OF MINE.
ama o benim arkadaşımdı.
But he was a friend of mine.
O benim arkadaşımdır.
She's a friend of mine.
O benim arkadaşımdı.
He was my best friend.
Belediye başkanını izlediniz, o benim arkadaşımdı.
You chased away the mayor, because he was a friend of mine.
- O benim arkadaşımdı.
- He was my friend.
Hayır, o benim arkadaşımdı.
No, he was my friend.
O benim arkadaşımdı!
He was my friend!
O benim arkadaşımdır, Saksonya'dan birlikte geldik.
He is my friend, we came together from Saxony.
- Evet, o benim arkadaşımdır.
Von Beckmann's a friend.
O benim arkadaşımdır.
He is a friend of mine.
Bakın memur bey, O benim arkadaşımdı.
Look, officer. He was a friend.
O benim arkadaşımdı.
He was my friend.
Küçük bir çocuk olduğunuz zamanı hatırlayın, özellikler neydi? "Eğer birisi evimin önündeyse..." "... o benim arkadaşımdır.
Remember when you're a little kid what are the qualifications? " If someone's in front of my house that's my friend.
O benim arkadaşımdı.
Menchu was my friend.
O benim arkadaşımdı.
She was my friend.
O benim arkadaşımdı.
She was a friend of mine.
Tabii, o benim iyi arkadaşımdır.
- What? Sure, he's a good friend of mine.
- O benim en iyi arkadaşımdı.
- He was my best friend.
- O senden çok önce benim arkadaşımdı.
- He was my friend long before you.
Bıçağı kullanma arzusuyla tutuşan o sakin kişi benim arkadaşımdı, kankamdı.
That cool cat with the yen to use the knife was my pal, he was my buddy.
Henry Jekyll, onun sadık eşi olarak senin benden nefret ettiğin o kadar belliyken de benim yakın arkadaşımdı.
Henry Jekyll has been my friend, while you, his ever loyal wife have always made it quite clear to him how much you detest me.
O, benim tek arkadaşımdı.
He was my only friend.
O benim tek arkadaşımdı.
HE WAS THE ONLY FRIEND I EVER HAD.
Eski nişanlımın yattığı o "En iyi arkadaş" ondan önceki nişanlımdı ve iş ortağımdı ve o işi benim paramla kurmuştuk.
The best friend that my ex-fiancée slept with was my ex-ex-fiancée and she was my business partner, and we started the business with my money.
O benim çocukluk arkadaşımdı.
He was my childhood friend.
O benim en iyi arkadaşımdı.
He was my best friend.
O benim çocukluk arkadaşımdı.
He is my childhood friend. Today he was talking such trash.
Anna Bronski'yim, ve o da benim arkadaşımdır.
I am Anna Bronski, and this is my friend.
Seni Charlene'le tanıştırayım sekreterim, arkadaşım, muhasebecim ve bu da onun kızı Renée, o da benim arkadaşımdır.
I'd like to introduce you to Charlene, who is my secretary, my friend, my accountant and her daughter Renee who is also my friend.
O Gloria'nın kocasıydı ve benim de arkadaşımdı.
He was Gloria's husband and she's my friend...
O benim çok iyi bir arkadaşımdı ve şu anda başı dert'de gerçekten.
He's a good friend, a really good friend of mine, and he's in trouble.
Ve Al, oturduğun zaman aniden keskin bir acı hissedersen o senin arkadaşın, benim ayağımdır.
And Al, if you should feel a sudden sharp pain where you sit, that's just your friend, my foot.
O benim tek arkadaşımdı.
She was my only friend
O, benim... arkadaşımdı.
He was... my friend.
O benim en iyi arkadaşımdır.
He's a very good friend of mine.
O, benim çocukluk arkadaşımdır.
He's my childhood friend.
Rupert'ın intihar etmesini neden isteyeyim ki? O, benim arkadaşımdı.
I mean, why would I want Rupert to kill himself?
O benim en özel arkadaşımdı.
She was my most special friend.
O benim çok yakın bir arkadaşımdı.
He was a very good friend of mine.
O benim... arkadaşımdı.
He was... my friend.
O benim en yakın arkadaşımdı.
He was my best friend.
O benim de arkadaşımdı.
He was my friend, too.
Hiç anlamıyorum, bir ay önce, o insanlar benim arkadaşımdı.
A month ago, these people were my friends.
Çünkü ben onu seviyordum ve o benim en iyi arkadaşımdı.
Because I loved her and she was my best friend.
O benim arkadaşımdı Mary.
He was my friend.
- O benim de arkadaşımdı, Merton.
- She was my friend too, Merton.
O benim en iyi arkadaşımdı.
She was my best friend.
- O benim arkadaşımdı.
but you were just another pretty face to her
o benim 717
o benim kocam 58
o benim arkadaşım 110
o benim kuzenim 20
o benim annem 47
o benim babam 72
o benim kız kardeşim 28
o benim karım 97
o benim kardeşim 80
o benim en iyi arkadaşım 29
o benim kocam 58
o benim arkadaşım 110
o benim kuzenim 20
o benim annem 47
o benim babam 72
o benim kız kardeşim 28
o benim karım 97
o benim kardeşim 80
o benim en iyi arkadaşım 29