Eğer gidersen traducir inglés
847 traducción paralela
Eğer gidersen, geri döneyim deme.
If you go, don't bother coming back
Eğer gidersen bir daha dönmene gerek yok Poppins.
If you leave, Poppins, you needn't come back.
Eğer gidersen delisin.
You crazy if you go.
- Eğer gidersen, bende seninle geleceğim.
- If you go, I'll go with you.
Eğer gidersen ona her şeyi anlatırlar.
If you go, they'll tell him everything.
- Eğer gidersen...
- Yeah. - If you're going after that...
Eğer gidersen bir daha seni göremeyeceğim.
If you do, I won't see you anymore.
Eğer gidersen...
If you go...
Eğer gidersen, o zaman cadde boyunca seni izleyip, utandırırım.
If you go then I ´ ll follow and shame you all along the street.
Eğer gidersen, ben ölürüm.
Oh, for reasons i'm afraid you wouldn't understand.
- Eğer gidersen...
- You see, if you go by...
- Eğer gidersen bir daha görüşemeyiz.
- Ιf you Ιeave, we'ΙΙ never meet again.
- Eğer gidersen beni bir daha göremezsin.
Ιf you go, you won't see me again.
Eğer gidersen, problem daha fazla büyümeyecek..
If only you were gone, the trouble would not grow any bigger.
Eğer gidersen, çok uzun bir süre gibi gelecek.
If you go, it may as well be forever.
Eğer gidersen öldürüleceksin.
You'll be killed if you go.
Dinle beni James, eğer gidersen...
If you leave me, I'II... Don't go.
Eğer gidersen, kendimi öldürürüm.
If you do, I'll kill myself.
Eğer onun üzerine gidersen Hikikomori hastalığı kötüleşebilir.
A Hikikomori... can get worse if you provoke her.
Eğer randevuna gidersen, büyük bir tehlike içinde olacaksın! "
If you go to that meeting you'll be in great danger "
- Bakarız... Eğer hoşuma gidersen.
- We'll see... if I like you.
Eğer buradan gidersen, Londra'ya dönüp beni öldürmelerine müsaade ederim.
If you leave, I'll go back to London and let them bump me off.
- Huw, yavrum, eğer sen de beni bırakıp gidersen doğurduğuma pişman olurum.
Huw, boy, if you should ever leave me, I'll be sorry I ever had babies.
Eğer cezaevine geri gidersen, bu benim için bir bela.
If you go back to the guardhouse, that's a lot of trouble to me.
"Eğer şu köşeye gidersen bir kız bulacaksın."
" If you'll go around the corner, you'll find a girl.
Eğer kuzey yönünde gidersen yoluna rahatça devam edebilirsin.
If you work up north through the gloriettas, you can hit the skin road.
Eğer işi yarım bırakıp gidersen paranı vermem.
If I'm left holding the bag, I'll hold everything that's in it.
eğer bir adım daha ileri gidersen.
It's wholesale murder, Cole, if you take a step farther.
Eğer Texas'a gidersen, kaybedersin.
If you ride on to Texas you're lost.
Eğer oraya gidersen...
If you go out there...
Eğer şimdi onunla gidersen, seni bir daha asla geri almam.
If you go with him now, I will never take you back.
Eğer elidekiyle oraya gidersen problem yok zaten ya seni öldürecekler ya da hapsi boylayacaksın eğer senin deli veya hasta olduğunu söylerlerse ve suçunu bağışlarlarsa sen bitersin, Joe, hapı yutarsın!
IF YOU GO THROUGH WITH THIS, NO MATTER WHETHER THEY KILL YOU OR PUT YOU IN JAIL, EVEN IF THEY SAY YOU'RE SICK AND HALF-CRAZY
- Eğer beni bırakıp gidersen.
- If you run out on me.
Eğer Haiti'ye gidersen
So if you go to Haiti
- Pat, eğer bu şekilde yürüyüp gidersen...
- Pat, if you walk out on me like this...
Eğer şarap.. ve vahşi şarkılarla, düzenbaz kadınlara gidersen, başın derde girer.
If you go for fun with wine, and wild songs, you will surely get into trouble, with some designing woman.
Ama eğer sen, hemen Sagliena'ya gidersen.
But if I were you, I'd go immediately to Sagliena.
Eğer tek başına gidersen başarırsın.
If you go alone, you'll be all right.
Eğer sen gidersen, ben de giderim.
I'll make it back if you will.
Eğer rodeoya gidersen, onu bulup tutarım senin için.
If you go to the rodeo, I'll find her and hold her for you.
Eğer kasabadan gidersen böyle olmak zorunda değil.
But it doesn't have to be that way if you left town.
Eğer şimdi gidersen seni suçlamam.
I wouldn't blame you if you left right now.
Eğer arkanı dönüp gidersen kızmam.
I wouldn't blame you if you slap it away. Shake hands?
Eğer yatağına gidersen, hadi.
So will you if you get back in bed. Come on.
Sorun olmayacak - eğer buradan gidersen tabii.
There won't be any trouble - if you ride on.
Eğer Chip'i aramaya gidersen...
Well, if you have to go looking for Chip...
Servise gidersen eğer, 30000 won tutar.
It'll be about 30,000 won at the auto repair shop though.
Eğer sen de buradan gidersen.
Yes, if you will.
Eğer çekip gidersen, kendimi öldürürüm.
If you go, I'll kill myself
Eğer çekip gidersen hayatın anlamı kalmaz, her şey biter benim için.
If you go I'm done for, finished
eğer gene gidersen korkarım ki.... sadaket en önemli şeydir ölsem bile onları bırakamam!
You were hurt last time lf you go again this time, I... I'm afraid
gidersen 28
eğer istersen 206
eğer beni seviyorsan 30
eğer öyleyse 172
eğer sen 63
eğer istiyorsan 65
eğer istemiyorsan 31
eğer bir şey olursa 28
eğer izin verirsen 26
eğer bilseydim 25
eğer istersen 206
eğer beni seviyorsan 30
eğer öyleyse 172
eğer sen 63
eğer istiyorsan 65
eğer istemiyorsan 31
eğer bir şey olursa 28
eğer izin verirsen 26
eğer bilseydim 25
eğer o 55
eğer yanılmıyorsam 39
eğer ben 51
eğer varsa 60
eğer öyle olsaydı 20
eğer sakıncası yoksa 54
eğer olursa 24
eğer ölürsem 16
eğer mümkünse 45
eğer isterseniz 86
eğer yanılmıyorsam 39
eğer ben 51
eğer varsa 60
eğer öyle olsaydı 20
eğer sakıncası yoksa 54
eğer olursa 24
eğer ölürsem 16
eğer mümkünse 45
eğer isterseniz 86