English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ H ] / Hepsine

Hepsine traducir inglés

3,223 traducción paralela
Swan hepsine birden bunu söylemedi çünkü biri girince biri çıkacaktı.
Only Swan didn't really mean all of them, because if Buck was in, then someone else was out. But who?
Hepsine.
All of it.
Eğer yaratık dediğin kadar büyükse hepsine.
If that creature is as big as you say, all of them.
Hepsine nasıI haber yapacaklarını ben öğrettim.
I taught them all how to do the news.
Dobbs kütüphanesindeki model teknelerin hepsine kadın isimleri vermişti.
The model boats in Dobbs'library- - They all had women's names.
- Hepsine çok para veriyorlar.
- Bunch of overpaid dick bags.
Hastane çalışanları, hemşireler umurumda değil, geçir hepsine.
Hospital workers, nurses, I don't care, gouge'em.
Michael'ı son derece yetenekli bir insan,... yetenekli bir yazar, çok yetenekli bir aktör ve şarkıcı olarak görüyordu. O hepsine sahipti.
She saw Michael as an extremely talented man, a talented writer, a very talented actor, singer... he was all those things.
Ama takıldığım nokta hepsine eşit derecede yer vermek.
It's giving them equal weight which I find...
O bölgede son 40 yılda kayda geçmiş ne varsa, hepsine baktım.
If anything went down in that area in the last 40 years, I knew about it.
Ama ben hepsine bulaşmasını seviyorum.
But I kind of like when it gets on everything.
Tahminim blogcu hepsine e-mail yollamıştır.
My guess is the blogger sent out e-mail alerts to all of them.
Tamam, şimdi, bazı insanlar kadınların hepsine birden sahip olamayacağını söylüyor.
Okay, now, I know some people say that women can't have it all.
Anlıyorum ama hepsine kendilerine ölümün dokunacağını söylüyor musun?
I understand, um, but do you tell all of them that they're gonna be touched by death?
Şimdi bunların hepsine bakmak için saatlerini mi harcayacaksın?
So, you're going to spend hours and hours combing through all this stuff?
ha? Bunların hepsine ben sebep olmuş gibiyim.
I'm in a guild... isn't it?
Bunların hepsine tümden karşı olsam da şunu bilmeni istiyorum ki ne olursa olsun senin için buradayım.
Now, even though I disagree with all of this, I want you to know I am here for you no matter what.
Hepsine binmek ister misin?
Do you want to do this all night?
Biliyorsun ki ben senin gibi onların hepsine...
As you know, I don't worship them all,
Hiç bir adamın hepsine sahip olmakla ilgili endişelendiğini duydunuz mu?
Have you ever heard a man wonder if he could have it all?
Hepsine karşı ne yapacaksın, Benjamin?
You're my good luck charm. What are you going to do against all of them, Benjamin?
Hepsine mi el koyacaksınız, Komiser Yardımcısı Arnott?
Do you intend to impound them all, DS Arnott?
Bu yüzden, parlak fikirlerinizin hepsine ihtiyaç duyacağım.
So, I'm gonna need all your best ideas.
Ama öyle çünkü bunların altısının ortak bir noktası var. Hepsine National'mı destek veriyor?
But it is,'cause guess what six of these buildings have in common.
Hepsine sonuna kadar katılıyorum.
I completely agree with all of that.
Çok duygusal bir gün geçirdik, ama hepsine değmesine az kaldı. Çünkü az sonra televizyonda gey olduğumu söyleyeceğim. Ve bunu yapan ilk kişi ben olacağım.
Well, we've had an emotional day, but it's about to get worth it, because I am about to say "I'm gay" on TV, and it's the first time anybody has ever done that.
Hepsine dokundu.
He touched a lot of it.
- İstemediğim bir sürü şey var, ama son birkaç ayda hepsine alışmaya başladım.
- There are many things I don't want, but I'm beginning to get used to it the last few months.
Üst düzey sanat eserleri, dünyanın her bir yerinde mülkler,... eski model arabalar,... hepsine el kondu ve devletin açık arttırmasında üç kuruşa satıldı.
There's high-end art, properties all over the world, vintage cars... all seized and sold at government auction for pennies on the dollar.
Hepsine yapmışsın!
Oh, you did it to them all!
Bütün alkole el koyulacak ve kayıt altına alınacaktır ve kasadaki paranın hepsine Volstead yasası ihlali sebebiyle el koyulacaktır.
All alcohol will be confiscated and cataloged and the contents of the cash register obtained for violation of the Volstead Act.
* Hepsine gülümseyip, göz süzerim *
♪ Smile at them and bat my eyes ♪
Bölüm yarışmalarını hiç kazanamamış olsaydık da veya Ulusal yarışmaya hiç katılamasaydık yine de hepsine değerdi.
You know, even if we... we never won our Sectionals, or Nationals had never happened... it still would have been worth it.
Hepsine elli bin dolar.
$ 50,000 for all this then?
Altı parmağımın hepsine isim taktım misal!
Ooh... I named all six of my toes!
Kafaya takıldıklarında da farklı bir şey olmuyor. Ayrıca hepsine Bay Jackson'ın güzel şemsiyelerinden bir tane yaratıcı şekilde konulacak.
And there is always one of Mr Jackson's fine umbrellas to be worked imaginatively into the display.
Hepsine karşıyım.
Against all of them.
Bu teorilerin hepsine birden "M-Teorisi" adını veriyoruz.
Either way, there's still lots of work to do.
Ama hepsine sahip olabileceğini kanıtlayacağım.
But I'm gonna prove that... You can have it all.
Sanırım itiraf etmesini ummak büyük bir beklenti. Az da olsa bir hikaye hepsine açıklık getirebilir.
I guess a confession was too much to hope for, some story that might explain it all.
Hepsine daha önce baktık.
We've been through everything.
Bir kafanın beş deliği vardır ve hepsine de ihtiyaç duyulur.
A head has five holes, and they are all needed.
- Biz hepsine baktık. İşimizi düzgün yaparız.
- We've checked everyone properly.
Jack, bir saatte 78 topa vurursa 312 topun hepsine kaç saatte vurur?
If Jack hits 78 balls in an hour, how many hours will it take for him to hit all 312?
Hepsine bu akşam kim olmak isterlerse olabileceklerini söyledim.
I told all the guys they could be whoever they want tonight.
Hepsine cevap veririm.
I'll answer everything.
Yaşınızdan başınızdan utanın, öteki askerlerin hepsine örnek olmanız lazım lan sizin!
Shame on you, at your age! You should set an example for all the other soldiers here.
- Evet, sekiz cinayetin hepsine ne dersin?
Yeah, how about all eight.
Annesi, hepsine onun baktığını söyledi.
The mom says that he took care of everyone.
Hepsine evet.
Just yes.
Gates'i bunların hepsine bağlayabileceğini mi düşünüyorsun?
What and you think you can connect Gates with all this?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]