Peşin traducir inglés
1,302 traducción paralela
Bir yıllığına peşin ödeyeceğim.
I'll pay now for the rest of the year.
$ 500 peşin, ayda $ 3 taksitle
$ 500 cash and about $ 3 each month
Doğum günün için peşin alamaz mısın?
Can't you get a birthday advance?
Yani, avansımızı altın olarak peşin ödedi.
I mean, he paid us in gold in advance.
Peşin.
Cash.
Peşin öderim.
I pay in advance.
İnsanlar konusunda bu kadar peşin hükümlü olmayacaktık.
About trying to be less judgemental of people? ...
- Yüz dolar, peşin ödenecek.
- $ 100. Pay up front.
Yüz dolar peşin ödenecek.
$ 100. Pay up front.
Hayır, prensip gereği paramı peşin alırım.
Oh, no. I always get paid in advance.
- Peşin alırsın demek, şey..
- Paid in advance? That's- -
Peşin birmilyon dolar al. Onun nereden alınmış olabileceğini biliyorum.
Get a million dollars in cash.
Haldeman güvenliğinde $ 350,000 peşin bütçe almama izin verir... ödeme almak için.
Hunt's not the only problem. Haldeman let me use the $ 350,000 cash fund in his safe to make the payments.
- Ona üç aylık peşin verebilirim.
- l can give her three months in advance.
Senin yüzdeni peşin ödemiş anlaşılan.
Paid your commission upfront, I see.
Ben peşin öderim.
I'll pay cash.
600 $ peşin, kalanı 6 ay taksit.
$ 600 now, and the rest in 6 months.
Öyleyse, bu itlere, peşin parayla ödeme yapacağız.
If that ain't the tail wagging the dog, huh?
Hesabı peşin olarak ödemek ister miydiniz efendim?
Would sir care to pay for his bill in advance?
Peşin para, işte bu iyi olur!
Hard currency, that'll do nicely.
- Para peşin alınır. - Canın cehenneme.
- You get the money up front.
Geçen haftalar boyunca, üç farklı eyalette, üç farklı kişinin imzasıyla peşin olarak alınan ateşleme fitilleri, rallilerde kullanılan dizel yakıtı ve 80 çanta dolusu amonyum nitrat hakkında bir dizi ihbar aldım.
I've received a series of receipts over the past weeks for detonation cord, for racing and diesel fuel, and for 80 bags of ammonium nitrate... purchased in cash in three different states under three different signatures.
New York Times aleyhimde peşin hükümlü.
Your New York Times is completely biased against me.
Dans derslerimin parasını peşin verdik, unutma. İki hafta daha burada kalıp derslere gitmeliyiz.
I've paid up for dance class for the next two weeks.
Para peşin.
Money in advance.
Parayı da peşin aldın. Bu kadar kısa sürede yeni dansçı nasıl bulacaksın?
You've taken all the money from the sponsor... and how will you get a dancer so quickly?
Peşin ya da altın alırım.
I take cash, gold...
Peşin mi ödüyorsun?
You paying cash..?
Peşin olarak ödenmiş, toplam olarak...
Paid cash, a total of- -
İlk gece peşin.
You pay the first night in advance.
Sanırım ben senden peşin isteyeceğim...
I'm afraid I'm gonna have to ask for cash from you...
Sıfır peşin, sıfır taksite ne dersin?
How about zero down and zero a month for a long, long time?
- Olmaz peşin.
- At once.
Bu viranede sizi misafir yapan şey sevgili dostum ; İyi olur. para peşin.
Only thing makes you a guest in this joint pal, is cash on the barrelhead.
Adama dedim ki, "para peşin."
I told the guy, "Cash on the barrelhead."
Bir odaya verecek peşin param yok.
I don't have money to pay in advance for a room.
Hepsinin ücretini peşin olarak kendi cebimden ödedim.
All paid for in advance out of Pindi's own pocket.
Boktan bir maça peşin ödeme mi?
I gotta put up front for the privilege of betting on a lousy fight?
- Bunun için peşin para ödeyebilir misin?
- Can you pay cash for this?
Buda, paranın hepsini neden size peşin vermediğimizi açıklıyor.
That's why we're not giving you all the money up front
Peşin ödedim.
I paid in advance.
Peşin para istiyor.
He wants money in advance.
Bu ülke de her yere çantasız gidebilirsin, ama peşin ödemen gerek.
You check into any place in this country without a bag, you got to pay in advance.
Pekala, bende peşin paraya alışkın değilim.
Well, I'm not used to cash.
Bir hizmet karşılığı peşin ödeme almıştı.
He was being paid in advance for a service.
Bütün seneyi peşin ödedim.
I paid for the whole year.
- Peşin dağılmış bir çene.
- Jetted jaw right here!
Parasını peşin ödedi.
First and last month, cash.
- Ben de peşin...
- I'm into this shit.
- Peşin ödeyeceğim.
I'll pay in advance.
Oyle pesin hukum verme dostum!
Don't judge a book by its cover.