Saygılar traducir inglés
3,046 traducción paralela
Saygılarımızla, Benedict.
Respectfully Benedict.
İnsanlara korkularını sevgiymiş gibi hissettirerek saygılarını kazanma yeteneği.
The ability to win people's respect by making them mistake their fear for love.
"Saygılarımla, John Eyre, Madeira."
"Yours, John Eyre, Madeira."
Saygılarımla, Pati Pati
Yours, Paw Paw.
- Saygılar.
My respects.
Saygılarımı sunuyorum.
My respects.
Saygılarımı sunuyorum ve burada olma fırsatı verdiğiniz için minnettarım.
I wanna be respectful and I appreciate the opportunity to be here today.
Kindest Saygılar LOLITA J
Kindest Regards LOLITA J
Ona saygılarını sundular
They restored him
Size saygılarımı sunarım.
My sympathies.
Saygılarımla, Harriet Chetwode-Talbot.
Yours sincerely, Harriet Chetwode-Talbot, Ms.
Saygılarımla, Dr. Alfred Jones.
Yours, Alfred Jones, Doctor.
- Saygılar.
- Namaste.
Saygılar.
Namaste.
Saygılarımla itiraz ediyorum.
Yours truly excepted.
Karına saygılarımı ilet.
My regards to your wife.
Saygılarımla...
Respectfully...
Selam ve saygılarımla
Darn it, Gah-Ri! [Helmet clangs] That's just the kind of negativity...
Hayır böyle değil. Selam ve saygılarımla.
Fung, would your friends like some water chestnuts?
"Saygılarımla, Çavuş Sam Perkins."
"Yours, Sergeant Sam Perkins".
Senden haber bekliyorum, saygılarımla, San Martin.
Looking forward to hearing from you, sincerely yours, San Martin.
Selamlar ve saygılar.
Greetings and tributes.
Saygılarımla, Broderick. "
Sincerely, Broderick. "
Ağzını her açtığında kızlarımın bana olan saygılarının azaldığını hissedebiliyorum.
Every time he opens his mouth, I can feel my daughters losing respect for me.
" Saygılarımla, Doktor Fitch...
"Yours truly, Dr. Fitch..."
Sanırım Finch'e saygılarımızı borçluyuz.
Well, I think we ought to pay our respects to Finch.
Saygılarımla, Bart Simpson.
Concludingly yours, Bart Simpson.
Saygılarımla.
... and that you will see my husband.
Savunmamızın Tanrısına saygılarımızı sunmaya geldik.
Paying our respects to the God of "D."
Ms. Knope, bütün saygılarımla soruyorum, parkın kendi tarafınızı temizleseniz, ve yeni ekipmanlar koysanız nasıl olur?
With all due respect, Ms. Knope, can't you just clean up your side of the park, put some new equipment there?
Bütün saygılarımla söylüyorumki ben çitin olması taraftarıyım.
I want to respectfully say that I'm in favor of the fence.
Bende saygılarımla söylüyorum ki... varlığına veya statüsüne bakılmadan, her çocuk her parkta oynayabilmeli.
Well, I would like to respectfully say that any child should be able to play in any park, regardless of wealth or status.
Tüm saygılarınızla, ben bu çocugu tanıyorum.
All due respect, I recognize that boy.
O zaman daha çok saygılarınızla, şehrimizde bir sürü çocuk bunu yapıyor.
Well, with more due respect, a lot of boys do that in our town.
Ajan Pearce'a saygılarımı ilet.
Give my regards to Agent Pearce.
Hiçbir şeye saygıları yok!
They don't respect nothing!
Sör Laurence saygılarını gönderdi.
Sir Laurence sends his compliments.
- En derin saygılarımla, efendim.
- With deepest respects, sir.
Saygılar.
Respect.
Saygılar.
My manager's done the research. - Respect.
Pearl, saygılar. - Papa Moody.
- Pearl, respect.
Ona saygılarımı ilet.
Give her my respects.
En üst kısımda, "W.W.'ya saygılarımla" yazıyor.
And here's the top. It says, uh, " To W.W.
Peygamberimiz, dua ve saygılarım üzerine olsun,... kadınla erkeğin eşit olmasını dilemiştir.
The Prophet, may prayers and salutations be upon him, has wished that men and women be equal.
Tüm saygılarımla, Sayın Yargıç sizi temin ederim ki, kızım ve ben hiçbir isyanda yer almadık ve hiç kimseyi incitmedik.
With all respect, your Honor, I can assure you that my daughter and I did not take part in any rebellion, and we have never harmed anyone.
Saygılarımı sunarım.
- My respects.
Derdiniz ne? Orada burada toplanıp soylu Senatoya karşı ne bağırıyorsunuz? Başıboş bıraksalar, birbirinizi yiyecek olan size Tanrılar adına, kanuna, düzene saygıyı öğreten onlar değil mi?
What's the matter, that in these several places of the city you cry against the noble senate, who, under the gods, keep you in awe, which else would feed on one another?
Bu yüzden, BrownStar Sigortacılık, üç yıl üst üste Amerikan Müşterek Sigortacılar Topluluğu tarafından saygın İki Elmas Ödülü ile ödüllendirilmiştir.
It's the reason that BrownStar Insurance has been awarded the prestigious Two Diamond Award from the American Society of mutual Insurers for three years running.
Bütün kapıları çaldıktan sonra hâlâ saygıdeğer olduğum bir yer buldum. 1800'ler.
Then after knocking on every door, i found the one place where I was still considered hip... the 1800s.
İslam, birbirimize saygı ve sevgiyi, birlikte yaşama şartlarını gösterir,... manevi arzularımızı karşılar.
Islam gives us the rules for living together, of respect and love for one another, and fulfils our desire for spirituality.
Yağmacılar hayati borçlarına saygılıdır ve sen de bana hayatını borçlusun.
Marauders always honour a mortal debt, and a mortal debt is what you now owe me.