English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ T ] / Tum

Tum traducir inglés

936 traducción paralela
"Hatıra" sevgilim. "Ra," "ram" değil.
"Memento," darling. "To," not "tum."
Şunu biliyorsundur, " Tik, tuk, tak, tum, Bir İngiliz'in kokusunu alıyorum.
You know, " Fee, fie, fo, fum, I smell the blood of an Englishman.
Bence savunma, cinayet gecesiyle ilgili bir tanık ortaya çıkarabilir.
The defence may tum on establishing an alibi for the night of the murder.
Şimdi sıra savunmada.
Now it is the tum of the defence.
Sola ikişerli kol!
Right tum! Ho!
Güm güm gümletebilmek için
To add a sort of rum-ti-tum-ti-tum
Sabah sabah misafirliğe gitmek...
Going visiting in the morning... Rum-tum-tiddle-um-tum!
Tamam, arkamı döneceğim.
- I'II tum around...
Yukaridan asagiya dogru tum parki taradik, sehre ulastik.
We covered the entire campus area, and working our way towards the lake now.
Yapilan tum aramalar, evin icerisinden yapilmis!
The calls are coming from the house.
# Ooh, ooh, midene acı ve felaket getirirler #
Ooh, ooh, you'll get a pain and ruin your tum-tum
- Şişliğe dokunabilir miyim?
- Can I feel those lumps on your tum?
Bir atın, bizim hayal edemediğimiz bazı anlarda, kendi çektiği acıları ve... gündelik yaşamındaki itilip kakılmaları hesab ederek... tüm bunlardan kederlenmesi mümkün müdür?
Is it possible, at moments we can't imagine, a horse can add its sufferings together... the non-stop jerks and jabs that are its daily life... and tum them... into grief?
Iki rahip de dönüp solgun yüzüme bakıyor.
The priests both tum and look at it.
Tırpışından mı tutar
And will nip you on the tum...
Tırpışından mı tutar
And will nip you on the tum,
Kendimi korumuºtum.
Self defence.
Kurbağa Çocuk atıştıracak bir kaç tatlı istiyor.
Toad Boy needs sweetmeat for his tum.
Bu küçük bir kızın göbişi mi?
Is that a little girl's tum?
Göbüşün üstünde. : D
Your tum-tum.
66'da Kon Tum'da 2. Tabur'u yönettim.
I've honched with the 2nd Battalion, 3rd Marines, in Kon Tum in'66.
Murdock, 66'da Kon Tum'da 2. Tabur'u yönettim demisti degil mi?
Murdock said he'd been with the 2nd Battalion in Kon Tum'66.
Karnın ağrıcayak, mideni bozacaksın.
You'll get a pain and ruin your tum-tum
Tum!
Tum!
r etmiyorsun? - Senin unutmu? tum dü?
- You didn't think I'd forgotten about you.
Ben bu konuda Wim konu? tum. Bu h?
I talked to Wim about it.
Midem berbat durumda, keşke gelebilseydim, ama bu mide ile mümkün görünmüyor.
My tummy's playing up a bit. Wish I could come, but just not poss with this tum.
- Ben ailesi için görev yapmak üzere rahiple konu? tum.
- I talked to the priest for him to do for his family.
"Tum-tum-tum-tum-ti-tum-tum"
"Tum-tum-tum-tum-ti-tum-tum"
"Tum-ti-tum-ti-tum-ti-tum" ı söyleyemez miyiz?
Couldn't we do the one that goes "Tum-ti-tum-ti-tum-ti-tum"?
"Tum-tum-tum-tum-ti-tum-tum" ı söyeleyeceğiz.
We'll do the one that goes "Tum-tum-tum-tum-ti-tum-tum".
Namussuz bir dünyadaki Bay Dürüst Ok'tum.
That I'm this Mr. Straight Arrow living in a crooked world.
Florida ya vardigimizda, New York'a gitmek icin yola cikacaksin, ve Air Britannia ile tum yol boyunca degil mi?
Once we get to Florida, you're off to New York, then it's Air Britannia all the way, right?
TÜM ÖMRÜMÜZ BOYUNCA ÇALIŞTIK.
WE WORKED OUR WHOLE LIVES
TÜM HAYVANLAR EŞİTTİR
ALL ANIMALS ARE EQUAL
TÜM CESURLARI GÖMECEK YETERİ KADAR HARABE YOK.
THERE AREN'T ENOUGH RUINS TO BURY ALL THE BRAVE
'FANTOMAS'TÜM İÇTENLİĞİMLE TEBRİK EDERİM
CONGRATULATIONS FANTOMAS
Ho!
Right tum!
-... yolu boyunca uzanan bölgeye götürüyorsunuz. - Kesinlikle.
And upon meeting the wagon train, I surmise you will put on a demonstration, whose purpose is to tum back the train.
Hey, sen! Döndür, döndür!
Tum'em, tum'em!
JESSIE TÜM ZAMANLARIN EN BÜYÜK BULUŞUNU YAPAR.
JESSIE MAKES THE GREATEST INVENTION OF ALL TIME!
NYMAN ENSTİTÜSÜ TÜM ÖĞLE YEMEĞİ BOYUNCA KAPALIDIR
THE NYMAN INSTITUTE CLOSED FOR LUNCH ALL AFTERNOON
ÜÇÜNCÜ DÜNYA ÜLKELERİNİN ZAFERİ TÜM İNSANLIK İÇİN BİR ZAFERDİR.
The victory for third world countries will be a victory for the whole of mankind.
TÜM R'LER ADINA R, R OLMAYI KABUL EDER.
FOR THE SAKE OF ALL FPS... R ACCEPTS BEING R
Açık. TÜM SEKS ATLETLERİ HOŞ GELDİNİZ Merhaba tosunum.
All clear.
TÜM CEVAPLAR BRITANCA ANSİKLOPEDİSİNCE DOĞRULANDI Panel konuklarımız ;
Our panel this evening :
RESMİ NEDENLERDEN ÖTÜRÜ, BU KAYIT CİHAZI, TÜM YAKIŞIKSIZ SÖZ VE / VEYA DAVRANIŞLARI OTOMATİKMAN SİLMEKTEDİR. Bu ifade gelecek nesiller içindir.
This statement is for posterity.
[TÜM SINIF HEP BİR AĞIZDAN] Günaydın.
Good morning.
TÜM AZİZLER KİLİSESİNDE YAPILACAK EVLENME TÖRENİNDE
♪ Well, chances are Your chances are. ♪ ♪ Awfully good ♪
Yaksha, bu uzun, ışıldayan zinciri tanrıların TÜM varlıklar gibi, ölümün gölgesinde yaşamaktadır.
Yakshas, and the long, glittering chain of gods who live like all beings in the shadow of death.
BU FİLM "KIŞ SAVAŞI" NDA BULUNMUŞ OLAN TÜM FİNLANDİYA VATANDAŞLARINA ADANMIŞTIR
THIS MOVIE IS DEDICATED TO THE FINNS IN THE WINTER WAR

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]