Wal traducir inglés
339 traducción paralela
Neden Joo Wal'a ondan gizlice kurtulmasını söylemiyorsunuz?
Why don't you order Ju Wal to get rid of him secretly?
Joo Wal...
Ju Wal...
Bu hanenin tek oğlu, Choi Joo Wal.
The only son of this household, Young Master Choi Ju Wal.
Ben Choi Joo Wal.
I am... Choi Ju Wal.
Joo Wal.
Ju Wal...
Hatırladığın kadarıyla Joo Wal'ın annemle olduğunu mu söylemiştin?
Didn't you say that in your memories, Choi Ju Wal was with my mother?
Joo Wal Efendi ile buluşacağım.
I'm going to meet Young Master Ju Wal.
İstersen birlikte yürüyebiliriz.
If you wish it, we could wal k together.
Böyle bir yere nasıl ayağınla geldin?
Why'd you wal k into a place li ke this?
Benimle gelmen için para mı verdiler?
Did they pay you to wal k with me?
Seninle aynı yöne gittiğimiz için yürüyorum.
I wal k with you because we go the same way.
Usta, dünyada barış yokken, nasıl barış yolunda yürüyebilirim?
Master, how may I wal k a peaceful path when the world is seldom peaceful?
Çekirge, barış dünyada değil, yolda yürüyen insanın içindedir.
Peace lies not in the world, grasshopper, but in the man who wal ks the path.
- Yürüyerek.
- I wal k.
Selam, Wal.
Hi, Wal.
Hem onun hem benim, ikimizin de Wal.
Him and me both, Wal.
Değil mi, Wal?
Right, Wal?
Tut şunu Wal.
Uh, here, Wal.
- Wal'un fikri.
Wal's idea.
- Bugün günlerden ne Wal?
- What's today, Wal?
Wal'un söylediğine göre, şehir de en az burası kadar tehlikeliymiş.
Ah, I don't know. From what Wal's told me, living in the city can be just as dangerous.
Sende gaz falan mı var Wal?
You got wind or something, Wal?
Sen yalnız becerebilirsen, biraz daha kalacağım.
Well, if you can manage, Wal, I'd like to stay a while.
Sorun değil Wal!
Yeah. No worries, Wal. Ta-ta.
Söylesene, ne dedi?
Come on, Wal, what'd he say?
- İşte Wal!
- Oh, there's Wal.
- Selam, Wal.
- Hi, Wal.
O'Neill ikinci turu atıyor, top duvara geri dönüyor.
O'Neil's rounding second, the bal roling back to the wal.
Wal-Mart büyüklüğündeki Teksas süper çarpışmasının 50 katı güçte.
One fifth the power of the Texas Supercollider in the space of a Wal-Mart.
Lance şimdi West Canaan'da kalacak.Wal-Mart'da JV futbol koçluğu yapacak.
Now he'll stay in West Canaan, manage a Wal-Mart and coach JV football.
Mağazanın demografisine daha uygun. Şişman ve neşeli, Wal
He's more commensurate with the store's demographics.
Walmart'ta kasa önündeyken ben de tıpkı öyle hissediyorum.
Really? If I'm in the checkout line at the Wal-Mart, I've had that same one.
O Theresa'yı, tüm o yarışmalara götürürken adam gibi bir işte çalışmadığı için ben gündüzleri, cam eşya fabrikasında geceleri de Walmart'ta çalışmak zorundaydım.
When he's taking her to these contests and not working in any job, I have to work days at a glassware plant and nights at a Wal-Mart.
Nereye gitsem... kuaföre, markete... tanıdığım insanlar beni TV'de gördüklerini söylüyorlar.
Everywhere I go... beauty parlor, Wal-Mart... people I know say they saw me on the news.
Neyse, tam Wal-Mart'tan çıkmıştık ki birden 100 tane uzay gemisi ortaya çıksın.
Anyhoo, we came out of Wal-Mart, when suddenly, 1 00 spaceships -
- Hayır sağol, bisikletime binerim.
No thanks, Wal, I'll take my bike.
Wal-Mart.
Wal-Mart.
"Dikkat, Wal-Mart müşterileri."
Attention, Wal-Mart shoppers.
"Saat 9 : 00, ve Wal-Mart kapanıyor."
It is 9 : 00, and Wal-Mart is closing.
"Wal-Mart yarın sabah 09 : 00'da yine açılacak." "ve Wal-Mart'ı seçtiğiniz için teşekür ederiz."
Wal-Mart will open again at 9 : 00 tomorrow morning, and, as always, thank you for shopping at Wal-Mart.
- Herkes Wal-Mart bebeğinin annesi ile konuşmak istiyor.
Everybody wants to talk to the mother of the Wal-Mart baby.
- Wal-Mart'ta kaldığım için.
- For living'in the Wal-Mart.
Wal-Mart Annesi!
That's the Wal-Mart mommy!
Ne kadar zamandır Wal-Mart'ta kalıyordunuz?
Now, how long were you living in the Wal-Mart?
Wal-Mart't yaşaman iyi bir şey gibi gözükmedi bana.
You... Livin'in the Wal-Mart is not my idea of a big success.
Wal-Mart'ın başkanı bana 500 dolar gönderdi.
The president of Wal-Mart sent me $ 500.
Bana ülkedeki herhangi bir Wal-Mart'ta çalışmak için iş önerdiler.
They offered me any job in any Wal-Mart in the country.
- Bayan, Biz, Wal-Mart bebeğine ve onun genç ve evli olmayan annesine Tanrı'nın sözlerini iletmek için geldik.
- Ma'am, we have come here today to bring the Word of God to the Wal-Mart baby... and to her young, unmarried mama.
Herşeyin bittiğini düşünüyordum. İnsanlar Wal-Mart bebeğini görmek istiyorlar.
I thought that was all over and done with... people wantin'to see the Wal-Mart baby.
- Niye burada Wal-Mart'ı yeniden açmadıklarını bilmiyorum.
I still don't know why they couldn't reopen the Wal-Mart here.
Eğer Noel Baba'yı görmek istiyorlarsa, Wal - Mart'a gitsinler. Sears'a gitsinler.
Let them go to Service Merchandise!