English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ Y ] / Yukarı çıkın

Yukarı çıkın traducir inglés

988 traducción paralela
Yukarı çıkın.
Get up there, men.
Yukarı çıkın.
Go right up.
Yukarı çıkın ve yere yatın.
Get upstairs and lay low.
Yukarı çıkın!
Get up those steps!
Siz yukarı çıkın.
You go upstairs.
Jack'le yukarı çıkın Manuel.
Go aloft with Jack, Manuel.
Ne güzel. Yukarı çıkın.
That's wonderful.
Yukarı çıkın!
Come on, upstairs!
Pekala, haydi yukarı çıkın.
All right, up you go.
Siz yukarı çıkın.
Both of you better go upstairs.
Tepsinizi alıp dosdoğru yukarı çıkın.
Take your tray and go straight upstairs.
Yukarı çıkın!
Up and over!
Devam edin, merdivenden yukarı çıkın.
Right up the stairs.
Yukarı çıkın.
Go upstairs.
Yukarı çıkın!
Come up.
Zeminden başlayıp yukarı çıkın.
Start in the basement and work your way up.
Yukarı çıkın kızlar.
Go upstairs, girls. Go on.
Saygıdeğer insanlar yukarı çıkın!
Important people go upstairs!
Hadi çabuk, yukarı çıkın.
Get you up to the leads.
Yukarı çıkın!
Get aloft!
Doktor gelip etrafta başıboş dolandığını görmeden yukarı ait olduğun yere çık.
Go upstairs quickly where you belong, before he comes back and finds you wandering around loose.
Yukarı çık ve bayan Thatcher'a babasının burada olduğunu söyle.
Go upstairs and tell Miss Thatcher her father is here.
Şimdi yukarı çık da eşyalarını topla.
Now, go on upstairs and pack your things.
Yukarı çıkın!
Go, go! Which first, you or the lady?
Neden yukarı çıkıp nişanlımın bavulunu hazırlamıyorsunuz? Lütfen.
Look, why don't you go upstairs and pack my fiancée's things for her?
Yukarı çıkıp, banyo yapın, sizden önceki kadar hoşlanacağım, söz.
You go upstairs and take a bath, and I'll like you just as much as ever.
Addie, yukarı çık ve Alexandra'nın eşyalarını hazırla.
Go upstairs and lay out Miss Alexandra's things.
Birazdan yukarı çıkıp sana bavula ne koyacağını söyleyeceğim.
I'll be up in a minute to tell you what to pack!
Yukarı depoya çıkıp manyetometre var mı bakar mısın.
Would you mind going to the storeroom upstairs and see if there's a magnetometer.
Eşyalarını al ve yukarı çık.
Get your pack off and get up on top.
- Yukarıya çıkın bayan.
- Up here, miss.
Yukarıya çıkın peder, çabuk olun. Ne servis ama!
He's an old paralytic, go up, reverend, and make it quick.
Ön kapıyı açık bırakırım. Merdivenden en yukarıya çıkarsın.
I'll leave the front door unlocked, and you come straight up to the top of the stairs.
Sizce yukarı çıkıp Martha'nın durumuna baksam iyi olmaz mı?
Don't you think I'd better go up and see if Martha's all right?
İsterseniz yukarı çıkıp nişanlıma yolculuk için bir valiz hazırlayın.
Why don't you go upstairs and pack some things for my fiancee?
- Yukarı çıkıp ve bakarsın, değil mi, lütfen?
GO UP AND LOOK, WILL YOU, PLEASE?
Yukarı çık ve tavan kapısını kapa.
Go upstairs and close the trapdoor.
Plank, Kip, jonas, hepiniz yukarı cıkın ve bakının etrafa
Plank, Kip, Jonas. Up top and have a look around.
Yukarı çık da durdur şu kadını!
Are you going upstairs and tell her to cut that out?
Elleriniz yukarıda çıkın.
Come out with your hands up.
Bobby, yukarı çık ve küreği kap getir, biraz altını kazalım yeter.
Bobby. Bobby, go up and get the shovel, we'll just dig it a little bit, that's all.
Bak, yukarı çıkıp şu üzerindeki hemşire formasını değiştirdikten sonra, dışarı çıkar güzel bir yerde birşeyler içeriz.
Look, why don't you go up and get out of that uniform, and we'll go out and have a drink some place.
Yukarı çıkıp, istediğin odayı alırsın, tamam mı?
You go upstairs, take any room you want, OK?
Yavaşça sol ayakta, sonra sağ ayakta, yukarı doğru, ellere, kollara omuzlara, başın yukarısına doğru çıkıyor.
in the left foot, then, in the right foot,. it travels upward.. to the hands, arms, shoulders - up to the head.
Yangın çıkınca, yukarı çıkacağım... yukarı çıkacağım, sonra onun elbiselerini giyip, hemen terkedeceğim.
After the fire is started, I'm to go upstairs... I'm to go upstairs, then I'm to change into his clothes and I'm to leave immediately.
Yukarı çıkıp onu alacaksın.
You gotta go up there and get it.
Silahını at, ellerin yukarıda, parmakların ayrık olarak çık dışarı.
Get rid of your gun, and come out with your hands high and your fingers spread.
Herhangi biri yangın çıkışından yukarı tırmanabilir.
Anybody could have climbed up that fire escape.
Biri yangın çıkışından yukarı gelip onu vurmuş olmalı.
Somebody must have come up the fire escape and shot him.
Katil yangın çıkışından yukarı gelemezdi çünkü açılır merdiven aşağı sarkıtılmamıştı.
The killer couldn't have come up the fire escape because the retractable ladder hasn't been lowered.
Yukarı çık ve o takımın ne yaptığına bak.
Get upstairs and see what that squad is doing.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]