Zehirlendim traducir inglés
106 traducción paralela
- Radyum sızıntısından zehirlendim.
- l've been poisoned by radium emanations.
Sanırım, zehirlendim.
I think I've been poisoned.
- Zehirlendim.
- I'm poisoned.
Bu gece öldürülmek için zehirlendim. Suçlunun ve yardımcısının tutuklanmasında istiyorum.
I was drugged tonight to the point of death, and I insist upon the arrest of the criminal and his accomplice.
Zehirlendim!
I'm poisoned!
Polise gitmeye korkuyorum, galiba zehirlendim.
I was scared to go to the police with it. I thought maybe I might be poisoned.
Zehirlendim!
I've been poisoned!
Zehirlendim.
I've been poisoned.
Ya sen... ben zehirlendim!
Then you... I've been poisoned
İki kere zehirlendim.
L... I was gassed twice.
Pek çok defa zehirlendim. Artık bağışıklık kazandım.
I have been poisoned so many times, I have developed an immunity.
Pislik, asıl ben bacaklarının arasındaki çürümüş solucan tarafından zehirlendim.
You, with that rotten worm between your legs, infected me!
Zehirlendim
I got poisoned
7 soğuk yıldız zehiri ile zehirlendim 7 günlük ömrüm kaldı
I'm poisoned with the Seven Cold Stars I've only seven days to live
Zehirlendim
I have been poisoned
Chuanjia üstad, sanırım zehirlendim
Chuanjia. Master, I think I've been poisoned.
O samuray tarafından zehirlendim
I was hit by the Samurai Killer's poisonous dust.
Bir yıl içinde iki kez zehirlendim.
Stung twice in one year.
Sanırım atın yüzünden zehirlendim.
I think I'm intoxicated by your horse.
Son birkaç aydır, şarabıma konan Veridium altı zehrinin küçük dozlarıyla zehirlendim.
For some months, I have been poisoned with small doses of Veridium Six. The wine.
Yemekten zehirlendim.
Food Intoxicacão.
Sana bir şey anlatacağım - Bende zehirlendim, ancak hayatta kalacağım.
Let me tell you something - I'm also poisoned, but I'll survive.
Bir bacağım kırık ve zehirlendim.
One of my legs is broken and I'm poisoned.
Bıçaklandım, kurşunlandım, zehirlendim donduruldum, asıldım, elektriğe çarpıldım ve yandım.
I have been stabbed, shot, poisoned frozen, hung, electrocuted and burned.
Zehirlendim.
I am poisoned.
Krenim saldırısı altında iken, kroniton radyasyonundan zehirlendim.
I suffered during a Krenim attack.
Haruka da pişirdi Ben zehirlendim!
Haruka cooked too. - Me poison!
O adam tarafından ilaçla zehirlendim. Gözlerimi açtığımda bedenim küçülmüştü!
He forced me to take a poison, and when I woke up my body had shrunk!
Yemekten zehirlendim. Darbeyi kaçırdım.
I had food poisoning, I missed the coup.
Ah, benim sevgili Hamlet'im! .. Zehirlendim, zehirlendim ben!
Oh my dear, hamlet, i am poisoned.
- Ben zehirlendim.
- I was poisoned.
Nasıl yapacağımızı konuşurken alkolden zehirlendim.
But at the planning party, I got alcohol poisoning.
- Ben galiba zehirlendim.
- I think I have food poisoning.
Sanırım yemekten zehirlendim.
I think it might be food poisoning.
Lanet olsun, zehirlendim.
I've been fucking poisoned.
Sanırım zehirlendim.
I think I got poisoned.
Benim kuyumu kazmaya çalışanlar tarafından zehirlendim mi acaba?
Am I infected by those who make whispers against me?
Galiba zehirlendim.
I think I was poisoned.
Yapay bir Çin malıyla zehirlendim.
I've been poisoned with some Chinese synthetic shit.
Dinle, ölümcül şekilde zehirlendim.
Listen, I've been fatally poisoned.
- Zehirlendim mi? - Evet, Peder... Taxin adında birşeyden.
- [Saroyan] Yes, Father... by something called taxing.
Ben vuruldum, bıçaklandım, boğuldum, zehirlendim, dövüldüm... Eğer başın kesilirse nolurdu?
I've been shot, stabbed, strangled, poisoned, beaten... what if your head was cut off?
Üst düzey gizli bir devlet oluşumunda çalışıyorum, görev esnasında zehirlendim ve bu cüzdan görevimin bir parçası.
I'm a poisoned government operative working for a highly classified organization, and this purse is a part of my mission.
Zehirlendim.
Poison.
Zehirlendim...
I am poisoned...
Bu sadece yeme güçlüğü değil, zehirlendim.
It's just--It's just could be indigestions, I'm not poisoned.
Zehirlendim.
I am poison'd.
Zehirlendim.
Why, I was drugged.
Yani zehirlendim mi demek istiyorsun?
Is it poisonous?
Ben zehirlendim!
Me poison!
Zehirlendim, açlık çektim.
Poison.