Çok sevinirim traducir inglés
805 traducción paralela
Bu konuda işbirliği yaparsanız çok sevinirim.
I would very much like your cooperation on this.
Tabii ki de çok sevinirim, eğer ekselanslarının hoşuna giderse.
Well, of course, I'd be delighted, if it pleases Your Highness.
Onu hastaneye götürüyorum ve oraya canlı ulaştırabilirsem çok sevinirim.
I'm taking him to the hospital, and... if I get him there alive, I'll feel very pleased.
Çok sevinirim dedim, duydun mu?
Very pleased, do you hear me?
- Çok sevinirim.
- l'd love that.
Beni yalnız bırakırsan çok sevinirim.
I'll appreciate it if you'll leave me strictly alone.
- Çok sevinirim.
- Delighted.
- Çok sevinirim.
- I'd be glad to see you anytime.
lvy, beni babanla tanıştırırsan çok sevinirim.
Ivy, I'd be happy if you'd introduce me to your father. I'm sorry.
- Her bakımdan öyle. Madem Werner'in salonuna hiç gitmediniz bana refakat ederseniz çok sevinirim.
Since you've never been in werner's, i shall be delighted if you would accompany me there.
Buna gerçekten çok sevinirim, Bay Bone.
Oh, I'd be awfully grateful, Mr. Bone.
Çok sevinirim.
I should like that.
Çok sevinirim.
I'd be delighted.
Sizin bu ruh haliniz, Berlin'deki genel durumu yansıtıyorsa, çok sevinirim.
If you're a sample of the spirit prevailing in Berlin, I feel better already.
- Çok sevinirim.
- Oh, I'd love to.
... onu ne zaman salacaklarını öğrenirseniz bana da haber verirseniz çok sevinirim.
If you find out when they're gonna let him out, I'd appreciate it if you'd let me know.
Bu iyi insanları böyle karalamazsanız çok sevinirim.
I am appalled that you should thus malign these good people.
Çok sevinirim.
I'd appreciate it.
- Oh, çok sevinirim.
Oh, I like very much!
- Çok sevinirim.
- I'd appreciate it.
- Yardım ederseniz çok sevinirim.
- Be right neighborly if you could help.
Bir şey bulmamanıza daha çok sevinirim.
- I don't care. I'd be just as happy if you didn't find anything.
Çok sevinirim. Teşekkür ederim.
I do appreciate that so much.
Hemen yatarsan çok sevinirim.
You'll oblige me by going to bed immediately.
Güzel laflara vaktim yok o yüzden benimle dışarıya gelirsen çok sevinirim.
I don't have time to sweet-talk so I'd be obliged to you if you'd step outside with me.
Otobüs hareket edene kadar burada kalabilirsem çok sevinirim.
If I could stay here till the bus pulls out again, I'd appreciate it.
Çok sevinirim.
I would love it.
Benim için bir iyilik yaparsan çok sevinirim.
I wonder if you'd do me a favor.
- Çok sevinirim. - Tamam.
- I'd appreciate it Very much.
Çok sevinirim. Şu tarafta, oturma odasını geçince.
Right in there, off the living room.
Sonunda mutlu olacaksan buna çok sevinirim Modi.
If you could be happy at last, that would please me, Modi.
- Çok sevinirim.
- I'd love to go.
Mina sevgilim, aptal olduğumu sanma... ama ben yokken bunu takarsan çok sevinirim.
Mina, my dear, don't think I'm being silly but I'd feel happier if during my absence you would wear this.
- Çok sevinirim Bay Hirsh.
- Oh, I'll like that fine, Mr. Hirsh.
Bu yolculukta benim de yanınızda olduğumu düşünürseniz çok sevinirim. Yani manen.
It would please me if you'd think of me as being along on this journey if only in spirit.
Yüzsüzlük olacak ama sonra beni eve bırakırsanız çok sevinirim.
If you could take me home, I'd appreciate it.
- Çok sevinirim.
- Be glad to.
Bir daha böyle davranmazsanız çok sevinirim.
I'm not entirely certain that you haven't damaged this machine.
- Çok sevinirim.
- I'd be so grateful.
Bunu kendine saklarsan çok sevinirim.
I'd appreciate it if you'd keep it to yourself.
- Umarım onlar anlamaz. Ona yardımcı olursan çok sevinirim.
- So if you could keep him in line I'd appreciate it very much.
Minimum sayıda bir ekiple gelirseniz çok sevinirim.
I would appreciate it if you could come down with a minimum staff.
Çok sevinirim, Paul.
I'd love to, Paul.
Çok sevinirim, Carl Amca. Gelirim.
It sounds lovely, Uncle Carl, I'll be there.
O uçak kazasının olduğu ve insanların öldüğü resmi... bana verirsen çok sevinirim.
I sure would admire to have that one of the airplane crash and all the people getting killed.
Ve kız,... "neden olmasın çok sevinirim." der.
And then the girls say, "why, yes, I'd like it very much."
Çok sevinirim.
I'd like that.
- Çok sevinirim.
- I'd be most grateful.
Bana birkaç konuda bilgi verirseniz çok sevinirim Bay Hanlon.
You could be a big help to me, sir, if you'll just fill me in with certain details. You think you could do that?
- Çok sevinirim.
- I wouldn't have it another way.
Çok sevinirim.
It would be a pleasure.
sevinirim 40
çok şık 66
çok sık 16
çok seviyorum 43
çok seksisin 23
çok şükür 211
çok sağol 164
çok sevindim 231
çok seksi 64
çok şıksın 21
çok şık 66
çok sık 16
çok seviyorum 43
çok seksisin 23
çok şükür 211
çok sağol 164
çok sevindim 231
çok seksi 64
çok şıksın 21
çok sağ ol 161
çok sıcak 332
çok sıkıldım 24
çok şekersin 24
çok şirin 126
çok sevimlisin 28
çok sevimli 135
çok şeker 64
çok sıkıcı 86
çok sert 55
çok sıcak 332
çok sıkıldım 24
çok şekersin 24
çok şirin 126
çok sevimlisin 28
çok sevimli 135
çok şeker 64
çok sıkıcı 86
çok sert 55
çok severim 65
çok sakin 32
çok şanslısın 138
çok sağolun 79
çok sıkıcısın 19
çok şirinsin 33
çok şanslıyım 39
çok soğuk 224
çok şaşırdım 153
çok safsın 39
çok sakin 32
çok şanslısın 138
çok sağolun 79
çok sıkıcısın 19
çok şirinsin 33
çok şanslıyım 39
çok soğuk 224
çok şaşırdım 153
çok safsın 39