English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ A ] / Arkadaşın

Arkadaşın traducir español

67,932 traducción paralela
Sakın onlaru arkadaşını ve müttefikiniz olarak görmeyin.
¡ No aceptes al infiel como tu amigo, como tu aliado!
Eric, arkadaşın milyon dolarlara satılabilecek yüksek gizlilikli silah şemalarına ulaşmak istiyor.
Eric, tu amigo está pidiendo los planos de armamento altamente secreto, que podría vender por millones de dólares.
Arkadaşın Timur ve sarhoş babası.
Tu amigo Timur... ¿ el del padre borracho?
Anladığım kadarıyla arkadaşınız aramızdaki hukuku tam anlamıyla anlatmamış sanırım.
Algo me dice que aquí su socio no ha sido completamente sincero sobre nuestra historia.
Senin şu kafadan kontak arkadaşının Gabriel'in teröristleri ülkeye kaçak soktuğuna dair lafları mı?
¿ En la palabra de tu amigo degenerado de que Gabriel introdujo a los terroristas en el país?
Jadalla Bin-Khalid. - Kız arkadaşın üzeri C4 dolu bir yelek giyiyor. - Ne?
A Jadalla Bin-Khalid.
Sen sadece dediğimi yap ve kız arkadaşın kurtulsun.
Haga lo que le diga y su novia estará bien.
- Naseri Stephen Grant'in kız arkadaşını kaçırmış.
- Naseri tenía retenida a la novia de Stephen Grant...
- Naseri Stephen Grant'in kız arkadaşını yakalamış.
- Naseri estaba reteniendo a la novia de Stephen Grant.
Arkadaşını da getirmişsin.
Ha traído a una amiga.
Yine bir görünmez arkadaşın mı geldi?
¿ Pasó a verte otro de tus amigos invisibles?
Yani muhteşem kız arkadaşın dışında mı?
¿ Aparte de tu maravillosa novia?
En yakın arkadaşına hiçbir şey söylemeden bir koskoca yıl boyunca neden kaybolduğu gibi.
Como por qué desapareció durante un año sin decirle un carajo a su mejor amigo.
Ona sorar mısın, acaba onu ya da "sesler duyuyorum" diyen deli kız arkadaşını, o beni sallamazken neden sallayacak mışım?
Pregúntale por qué debería importarme él o la demente de su novia que oye voces cuando yo le importo un carajo a él.
Özellikle de eğer bu film olsaydı komik ama sinir bozucu arkadaşın öldürüleceği sahne bu olurdu.
Si fuera una película, aquí destrozarían al compinche gracioso pero irritante.
Anlat bakalım, güzel kız arkadaşın seni siyasete mi soktu?
Dime, ¿ fue esa chica linda la que te metió en política?
O senin arkadaşın.
Es tu amiga.
Bak sen şunlara. 3 tane çaylak, iş arkadaşının ayrılmasını kutluyor.
Bueno, bueno, bueno. Tres jóvenes aprendices celebrando la partida de un colega.
Kontrol, arkadaşın kusuruna bakmayın.
Control, perdónenlo.
Kız arkadaşın hakkında konuşmak istersen rehberlik saatleri yazıyor.
Si quieres hablar de tu novia, las horas de orientación están publicadas.
- Arkadaşın geldi.
Tu amigo está aquí.
O arkadaşın mı yoksa sevgilin mi?
¿ Es ella tu amiga o novia?
Şu özel arkadaşın Amit... Belediye Başkanı'nın kardeşi.
Su amigo especial Amit es el hermano menor de la Municipal Corporator aquí.
- Sen Bhatnagar'ın arkadaşın değil mi? - Evet.
Eres el amigo de Bhatnagar, ¿ no?
Nasılım diye bakması için arkadaşını göndermen çok ince bir davranıştı.
Fue muy amable por tu parte enviar a tu amigo para ver cómo me iban las cosas.
Sizinle yemek yiyip arkadaşınızla tanışmayı çok isterim.
Me encantaría cenar contigo y conocer a tu amiga.
- Arkadaşın?
- ¿ Su amigo?
Doktora uyandığınızı haber vereyim. Ve bir arkadaşınız geliyor.
Haré saber al médico que te has despertado y tienes a una amiga de camino.
Neden senin eski erkek arkadaşın?
¿ Por qué es su exnovio?
Arkadaşın Carlos Mejia vazgeçti Ukrayna'da bir Rus tabancısı.
Tu amigo Carlos Mejía entregó a un traficante de armas ruso en Ucrania.
Kız arkadaşınım.
Soy tu novia.
Bu arkadaşın mı?
¿ Es amigo tuyo?
En iyi arkadaşınım, çalışmana da yardım ederim tabii.
Soy tu mejor amigo, puedo ayudarte a estudiar.
Arkadaşın mı?
¿ Es amigo tuyo?
Tüm umutlarımı kafadan kontak arkadaşımın sözlerine bağladım.
Estoy depositando mis esperanzas en la palabra de mi amigo degenerado.
Arkadaşımla beraber hareket edeceksiniz programlarının hepsi bilgisayarda.
Vas a guiar a mi amigo por todos los programas que tienes en este portátil.
Neler yaşansa da, sen benim arkadaşımsın.
A pesar de lo sucedido, eres mi amigo.
O adamın benim bir arkadaşım olduğunu bil... Fedakarlığı sorgulamadan önce.
Que sepas que ese hombre era amigo mío... antes de que pongas en duda el sacrificio.
Charles Vane şu hayattaki en yakın arkadaşımdı.
Charles Vane era mi amigo más íntimo en el mundo.
Uyuşturucu getiren arkadaşımın laboratuvarı var.
Mi amigo tiene un laboratorio.
Hücre arkadaşıydınız değil mi?
¿ Fue su compañera de celda, verdad?
Ayrıca en iyi arkadaşımın tanıdığım en kötü yalancı olduğunu da biliyorum.
Pero también sé que mi mejor amigo es el peor mentiroso que vi en mi vida.
Arkadaşım bir insandı ama siz adını bile ağzınıza almadınız.
Mi amiga, que era una persona, y no mencionó su nombre ni dijo nada sobre ella.
Ben Amitabh Bachchan, Rohan'ın arkadaşıyım.
Esta es Amitabh Bachchan hablando, amigo de Rohan.
Arkadaşımın oğlu olsan da seni öldüreceğim.
¿ Y qué si eres el hijo de mi amigo? Yo te mataré.
Senin gibi bir yakışıklının bir kız arkadaşı vardır.
Un chico tan guapo como tú, seguro que tienes novia.
Arkadaşımın telefonu çalındı.
Robaron el teléfono de mi amigo.
Bu, makinenin yaratıcısı ve çok ama çok yakın arkadaşım Dr. Von Creamer.
Esta es la creadora de la máquina, mi gran, gran, gran amiga, la Dra. Von Creamer.
Ben ve 11 iyi arkadaşımın dünyayı gezip herkesi hakladığımızı düşünün.
Imagínenme a mí y a 11 de mis amigas viajando y buscando aventuras.
Belki seksi kabul etti ama adamın bulduğu yer deliğe saldıracağını düşünmedi adam da sert davrandı arkadaşı olan biteni telefonla kaydetti.
Tal vez ella dijo sí al sexo, pero no quiso decir que él la asaltara en cada orificio, asustándola mientras lo hacía, y sus compañeros filmándolo en sus teléfonos.
Ajay, Sathnam'ın kardeşinin üniversiteden avukat eğitimi alan bir arkadaşı varmış...
Ajay, el hermano de Sathnam, tiene un amigo de la Uni, entrenado como abogado...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]