English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ B ] / Baban burada

Baban burada traducir español

1,108 traducción paralela
Baban burada olduğunu biliyor mu?
¿ Sabe tu padre que estás aquí?
Baban burada değil, bu yüzden korkmana gerek yok.
Tu padre ya no está aquí, no debes tener miedo.
Baban burada kalmanı istiyordu.
Tu papá quería que te quedaras en la tierra.
Baban burada olduğunu biliyor mu?
¿ Tat sabe que estás aquí?
Buna inanamayacaksın ama baban burada.
No lo creerás, tu padre está ahí.
Baban burada, harika baban işte. Kahrolası Keltoş.
Tu papá está aquí, saluda a tu papá.Maldito pelado.
Ama baban burada değil, değil mi?
Pero el no está aquí, ¿ cierto? ¿ está?
Baban burada!
¡ Tu papi está aquí!
İşte baban burada, tamam mı?
Tu padre está allí.
Baban burada... -... Astoria, New York'da bir dans kralı mıydı?
¿ Tu padre era el rey del baile aquí en Nueva York, en Astoria?
- Baban burada.
- Está aquí.
Baban burada.
Aquí está papá.
Baban burada.
Que tu padre estaba aquí.
Sence baban burada ne iş yapıyordu?
¿ Qué crees que estaría haciendo aquí tu padre?
Sence baban burada ne iş yapıyordu?
Que estaría haciendo tu padre aquí?
Baban burada değil.
Tu padre no está aquí.
Sen ve baban burada bekleyebilir ve Kirilus'ın adamlarının bizi takip etmediğinden emin olabilirsiniz.
Tú y tu padre pueden esperar aquí y asegurarse de que los hombres de Kirilus no nos sigan.
Baban burada çalıştığını biliyor mu?
¿ Sabe tu padre que trabajas aquí? - Fue idea suya.
Baban burada. Marge ona bakıcılık yapıyor.
Tu padre está aquí, Marge le hace de niñera.
- Baban burada olduğunu öğrenecek.
- Tu papá va a saber que estás aquí.
Baban burada ne yapıyormuş?
¿ Qué hacía tu padre?
Baban burada.
Está aquí tu padre.
Bence sen burada, babanın yanında kalmalısın.
Deberías quedarte aquí con tu padre.
Babanız burada.
Aquí está papi.
Babanız burada olduğunuzu bilseydi sizce neler hissederdi?
¿ Cómo se sentiría su padre si supiera lo que estuvieron haciendo?
Ama baban artık burada değil.
Pero tu padre ya no está aquí.
Burada Baban yapar diger insanlarin yasamini yasa ve ören onlari da!
¡ Tu padre aquí presente, arregla la vida de otra gente y también la arruina!
Baban burada.
papa está aquí.
Burada sizi yaptığınız şeylerle yargılıyoruz, babanızın kim olduğuyla değil.
Aquí te juzgamos por lo eres. No por lo que fué tu padre.
Burada olduğunuzu baban biliyor mu?
¿ Sabe que están aquí?
Hayır ama işler yolunda giderse babanız yıllar boyunca burada olamayacak ve yapmanız gereken çok önemli bir iş var.
No, pero si esto sale bien, papá tendrá que irse por muchos, muchos años. Y hay algo muy importante que necesito que hagan.
Burada sadece baban ve ikiniz mi yaşıyorsunuz?
¿ Sólo tú y tu papá viven aquí? No.
Şimdi, baban ve ağbin de yok burada bunlar bizi öldürür, çiftliği de yakar!
Sin tu hermano y tu padre, nos matarían y quemarían la granja.
Baban Şeker Adam'ın burada, New orleans'ta doğduğunu öğrendi.
Su padre descubrió que Candyman había nacido aquí, en New Orleans.
Annenizle babanız burada olsa yapmayacağınız hiçbir şey yapmayın.
No hagan nada que no harían si sus padres estuvieran aquí.
Burada baban bir çayırda.
Muy bien... Ésta es la de tu padre en la pradera.
Ben orada olmalıydım o da burada senin baban olmalıydı.
Yo debería estar ahí y él aquí siendo tu padre.
Anne ve babanızı öldürmeyi istemiyorsanız burada kalamazlar.
A menos que quiera matarlos no se pueden quedar aquí.
- Babanın cenazesine gidemedin,... burada bulduklarımız onun nasıl biri olduğu yönündeki şüpheleri arttırırsa inan bu beni çok üzer.
- No pudiste ir al funeral de tu padre. Si algo aquí hiciera surgir alguna duda sobre la clase de hombre que era- - Sé cómo me afectaría a mí.
- Babanın cenazesine gidemedin,... burada bulduklarımız onun nasıl biri olduğu yönündeki şüpheleri arttırırsa inan bu beni çok üzer.
- No pudiste ir al funeral de tu padre, y si algo que encontremos dentro te hace preguntarte que clase de hombre era... Solo sé cuanto me afectaría a mí.
Babanın burada ne yaptığını biliyor musun?
¿ Sabes lo que hace?
Mel, senin burada, babanın yanında otururmanı istiyorum.
Quiero que te sientes allí al lado de tu padre.
Babanın burada kalıp çalışması gerek.
Esta vez no. Papi necesita trabajar.
Gündüzleri babanıza bakmak için burada olurum ama geceleri ve hafta sonları kendi evime giderim.
Voy a estar durante el día para cuidar a su padre. Pero las noches y los fines de semana voy a ir a mi departamento.
Elbette gündüzleri burada babanıza egzersizlerinde yardım edeceğim geceleri ve hafta sonları, siz iki bekâr erkek başınızı belaya sokacaksınız.
Porsupuesto estaré aquí durante el día para ayudar a su padre con sus ejercicios. Pero las noche y los fines de semana tendrán que arreglarselas ustedes dos solos.
Babanın burada yaptığı işlerin iyi olmadığını biliyorsun.
Tú sabes que tu papá está haciendo cosas malas.
Baban bütün boş vaktini burada harcadı.
Tu papá pasó todo su tiempo libre aquí.
Babanın burada ölmeyi planladığını sanmıyorum.
No creo que tu padre planeara morir aquí.
Babanınki hala burada.
El suyo sigue aquí.
Çocuğum, baban her an burada olabilir!
¡ Niña, tu padre llegará en cualquier momento!
Baban artık burada, hiçbir yere gitmiyoruz.
No iremos a ningún sitio.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]