Ben değildim traducir español
4,732 traducción paralela
O ben değildim.
No fui yo.
Belki de birisi jüriyi etkilemeye çalıştı. Ben değildim.
Quizá alguien intentó influenciar al jurado.
- Ben değildim.
No fui yo.
Hayır, Küçük Ted'in kredi kartlarına erişimi olan tek kişi ben değildim.
No solo yo tenía acceso a las tarjetas del Pequeño Ted. Olivia también- -
Gerçekten ben değildim.
No fui yo. Te dije que no fui yo.
Şansıma, öğrenecek çok şeyi olan tek ben değildim.
Afortunadamente, No fui el único Con un montón a aprender.
Ben değildim.
No fui yo.
Lee Soo Yeon'ın ölü olduğunun söylenmesinde ki tek suçlu ben değildim.
Yo no fui el único que cometió el error de decir que Lee Soo Yeon estaba muerta.
Sadece ben değildim.
No fui yo sola.
Yine de ben değildim.
Sin embargo no fui yo.
Bu ben değildim.
Que wasn y me t.
O ben değildim.
Esto no pareció a mí en absoluto.
- Tamam, bu doğru ama bir bağlamda bu ben değildim.
Tú. De acuerdo, es verdad, pero, en cierto sentido, no fui yo.
Nedeni şey miydi... Muhtemelen aradıkları aday ben değildim sanırım en güçlü aday da değildim. Ama verecek başka şeylerim vardı, ben de bunu kullandım.
Es posible que yo no fuera la mejor candidata pero yo tenía otras cosas que ofrecer y se las mostré.
- Hayır, ben değildim. - Ama, gözetlemeliydin.
Bueno, deberías haberlo hecho.
Senin yerindeki neden ben değildim hiçbir zaman anlayamadım.
Nunca pude entender por qué.
O ben değildim, Carmilla'ydı.
- No soy yo, es Carmilla.
Üzgünüm, Harry, çok üzgünüm, bak, ben değildim.
Harry, Lo siento, no fue mi idea
- Jimmy! - Ama o ben değildim.
¡ Jimmy!
Gruptaki uçarı olan kişi ben değildim.
No siempre fui el salvaje de la pareja.
İtalyan asker yakına geldiğinde, sendeledi sanki sonunda aradığını bulmuştu, ve o ben değildim.
( ANDREAS ) Como el soldado italiano se acercó, se tropezó... como si por fin encontró lo que estaba buscando, y que no era yo.
Ama sadece ben değildim!
Pero esto no sólo era yo!
Ama ben değildim.
Pero yo no fui.
Aslında ben değildim.
En realidad no.
Görüşüne göre kurtarılması gereken tek ben değildim.
No era el único que necesitaba que lo rescataran.
Eğer birlikte gitmek istersen... Giden ben değildim, Susan.
Si usted siempre quiso ir de la mano... no soy el unico que la izquierda, Susan.
Nick'in sevdiği kız aslında ben değildim.
Nick amaba a la chica que yo fingía ser.
Beklediğiniz ben değildim, ha?
¿ No soy el que esperaban?
- Teknik olarak, o ben değildim.
- Técnicamente, no era yo.
Eğer çaldıysam da, ben değildim.
- Y si lo hice, no fui yo.
- O ben değildim.
- Esa no era yo.
Ben her zaman Kraliçe değildim.
No siempre fui una reina.
Her galada, ben ekrana geldiğim zaman... Gerçek hayatta kötü bir adam değildim. Muhteşem ötesi bir aktördüm sadece.
En cada estreno, cuando salía en pantalla... yo no era el malo en la vida real, sólo un actor cojonudo.
Barney Stinson için kötü adam değildim ben.
Para Barney Stinson, yo no era el malo.
Ben çok iyi bir baba değildim.
No era muy buen padre.
Ben o hisse hazır değildim.
No estaba preparada para lo que es sentirse así.
Ben de değildim.
Yo tampoco.
Asıl ben, sizi bırakmaya hazır değildim.
Yo era el que no estaba listo.. para dejarlos ir.
Amına koyayım ben hep böyle değildim!
¡ Carajo! ¡ No siempre fui así!
Çünkü ben silah insanı değildim.
Porque yo no soy una persona a la que le gustan las armas.
En güçlü adayları ben değildim.
Yo no era la mejor candidata.
ama ben o degildim, yani?
Pero yo no era el suyo, ¿ sabes?
Onu oraya koymasının bir sebebi vardı bu yüzden bende yakayı ele verdim zaten. Ama o bebeği öldürdüğünde ben orada değildim.
La puso allí a propósito, para que también me atraparan a mí pero yo no estaba presente cuando ella mató a la bebé.
Ben de sana karşı boş değildim, sadece... Dinle.
No es que no correspondiera tus sentimientos, es solo que, escucha.
- Hayır, ben hasta falan değildim.
- No, yo no fui un paciente aqui.
Ben... emin değildim onu hala sevdiğime,
Yo... No estaba segura... De si aún lo amaba...
Ben her şeye sahip değildim baba.
No tengo nada, papá.
# Ama ben teslim olacak adam değildim...
* Pero yo era uno que no podía ser captado
Ve ben hala değildim Bu Millennium basık.
Y yo todavía no estaba aplanado este milenio.
Onun oyunu bozması utanç kaynağıydı. Çünkü ben küçük kötü bir oyuncu değildim.
Fue una pena que tenía para arruinar el juego, sin embargo, porque yo no era un jugador poco mal.
Yani ben onun için yeterli değildim.
Yo no soy suficiente para él.
değildim 75
ben de seni seviyorum 508
ben de seni özledim 83
ben de seni 212
ben de memnun oldum 71
ben de 4552
ben de istiyorum 74
ben de öyle 1115
ben de senin 21
ben de gidiyorum 77
ben de seni seviyorum 508
ben de seni özledim 83
ben de seni 212
ben de memnun oldum 71
ben de 4552
ben de istiyorum 74
ben de öyle 1115
ben de senin 21
ben de gidiyorum 77
ben de seninkini 17
ben de bilmiyorum 136
ben de biliyorum 56
ben de istemiyorum 51
ben de üzgünüm 58
ben de geliyorum 183
ben de seninle geliyorum 74
ben de öyle düşünüyorum 92
ben de varım 59
ben de öyle düşünmüştüm 378
ben de bilmiyorum 136
ben de biliyorum 56
ben de istemiyorum 51
ben de üzgünüm 58
ben de geliyorum 183
ben de seninle geliyorum 74
ben de öyle düşünüyorum 92
ben de varım 59
ben de öyle düşünmüştüm 378