Beraber büyüdük traducir español
168 traducción paralela
Beraber büyüdük.
- 8 años, crecimos juntos.
Doğu yakasında, aynı mahallede beraber büyüdük.
Crecimos juntos en el East Side, en el mismo barrio.
Beraber büyüdük.
Pasé mi juventud con ella.
Bayan Lord ve ben beraber büyüdük diyebilirim.
Se podría decir que crecimos juntos.
- Evet, beraber büyüdük.
- Sí. Crecimos juntos.
- Söylediğim gibi, beraber büyüdük.
- Ya se lo dije, crecimos juntos.
Beraber büyüdük biz, kardeşler gibi...
Hemos crecido juntos, casi como hermanos.
- Beraber büyüdük.
- Crecimos juntos.
Raza ve ben beraber büyüdük.
Raza y yo crecimos juntos.
Biz beraber büyüdük.
Crecimos juntos.
Beraber büyüdük, David.
Nos criamos juntos, David.
Beraber büyüdük.
Hemos crecido juntos.
Ömer beraber büyüdük... 70 yıl önce ikimiz de çocuktuk hatırlıyor musun?
Omar hemos crecido juntos, no recuerdas que mas de 60 años crecimos juntos
Yorgaki kardeşimdir benim. beraber büyüdük
- Yorgakis es como un hermano para mí crecimos juntos.
Yani, bilirsin, beraber büyüdük...
O sea, ya sabes, hemos madurado.
Biz beraber büyüdük.
Hemos crecido juntos.
Biz beraber büyüdük ve sen beni öldürmeye çalıştın?
Crecimos juntos, ¿ y trataste de matarme?
Beraber büyüdük.
Crecimos juntos.
Ne? Beraber büyüdük.
, sabes que crecimos juntos.
Mihalis ile beraber büyüdük.
¡ Qué coincidencia! Yo crecí con Mihalis.
Beraber büyüdük. Evet.
Crecimos juntos.
Biz beraber büyüdük. Senden faydalanacağıma sol elimi keserim daha iyi.
Me cortaría la mano izquierda antes que aprovecharme de ti.
Bilirsin Brooklyn'de beraber büyüdük.
Crecimos juntos en Brooklyn.
Kocam ve ben beraber büyüdük.
Crecí... con mi marido.
Öyle degil. Beraber büyüdük.
Pero no es así, Mira, crecimos juntos.
Neden, çünkü beraber büyüdük o herifle...
Bien, crecimos juntos, por eso.
Seninle beraber büyüdük orospu çocuğu.
¿ Cómo pudes hacer esto? Eramos amigos.
Carlo'yla beraber büyüdük.
Carlo y yo crecimos juntos.
Beraber büyüdük.
Crecimos juntos, ¿ sabes?
Beraber büyüdük....
Crecimos juntos para....
Beraber büyüdük.
Crecimos juntas.
İkimiz de aynı yıl doğduk ve beraber büyüdük.
Tienes razón. Desde que éramos bebés... hemos crecido juntos. Madurado juntos.
Sen çok güzel bir kızsın, ama, biliyorsun, o- onunla beraber büyüdük- -
Eres alguien hermosa, pero ya sabes, el... - Yo crecí con el... - ¿ Que amigo?
O ve ben hemen hemen beraber büyüdük.
Ella y yo crecimos juntas.
Ben ve Rondell beraber büyüdük.
Rondell y yo nos criamos juntos.
O, Mary ve ben beraber büyüdük.
Mary, Greg y yo crecimos juntos.
- Beraber büyüdük.
- Crecimos juntas.
Futbol sahalarında beraber büyüdük.
Nos criamos en las tribunas de fútbol con mi viejo.
Leonor ve ben beraber büyüdük.
Leonor y yo crecimos juntos.
Biz beraber büyüdük.
¡ Crecimos juntos!
Biz Peter'la beraber büyüdük.
Peter y yo crecimos juntos.
Beraber büyüdük.
Ya sabes, nos criamos juntos.
Onlar benim kardeşimdi. Hep beraber büyüdük bu çok önemli.
Crecí con ellos... porque éramos amigos, y nada nos separaría.
Çoğuyla beraber büyüdük.
Crecí con la mayoría de ellos.
Jimmy Dooley, beraber büyüdük.
Jimmy Dooley. Crecimos juntos.
Çocukluğumuz beraber geçti, aynı köyde büyüdük.
Pasamos nuestra infancia juntos. Crecimos en el mismo pueblo.
Bu beraber yatmak istememden dolayı bana karsı aldıgın artık bunlar icin cok büyüdük tavrı. anlıyorum.
Es como lo de dormir juntos, ya somos unos ancianos y no está en la lista.
Yani biz beraber büyüdük.
Pues, crecimos juntos.
Biz beraber büyüdük.
Desde la niñez, hemos crecido juntos.
Gözlük ve tellerimizi beraber takarak büyüdük.
Las cuatro tuvimos frenos juntas.
Çünkü biz beraber büyüdük ve bu Hip-hop'tan daha büyük bir şeydi.
Era más grande que el hip-hop.
beraber 96
beraber gidelim 16
beraberiz 22
berabere 30
beraber gideriz 22
beraberce 16
beraber olacağız 16
beraber gidelim 16
beraberiz 22
berabere 30
beraber gideriz 22
beraberce 16
beraber olacağız 16