En iyisiydi traducir español
539 traducción paralela
En son kavgası en iyisiydi.
Su última lucha fue la mejor.
- en iyisiydi. - Ah.
- Uno de los mejores.
Tom çocuklarımızın en iyisiydi.
Tom era el mejor de nuestros hijos.
Lizzie ve Clara Belle kızların içinde en iyisiydi...
Lizzie y Clara Belle eran las mejores de...
Oğlanların içinde en iyisiydi.
Era el mejor de los chicos.
Bazı yönlerden, grubun en iyisiydi.
Creo que era el mejor de la familia.
- En iyisiydi.
- Es fenomenal.
En genciydi ama en iyisiydi.
La más joven y la mejor que tuve.
Tüm okulun en iyisiydi! - Yapma anne...
¡ Era el mejor de la escuela!
Sizce programların hangisi en iyisiydi?
¿ Cuál de los programas le pareció el mejor?
- O zaman hangisi en iyisiydi?
- Entonces, ¿ cuál fue el mejor?
Gün ağarana dek beklemek en iyisiydi.
Era mejor esperar hasta la mañana siguiente.
Sana söylüyorum... Yağız olan, Hickorywood'da sahip olduklarımızın en iyisiydi.
Te aseguro que ese caballo es el mejor que hemos tenido.
Ama adamı öldürmeden kadını alabilmek en iyisiydi.
Pero si podía tenerla sin matar, tanto mejor.
Tam anlamıyla üst tabakaya yönelikti, en iyisiydi.
Sólo venían los más elegantes y en coches de lujo.
Yapabildiğimin en iyisiydi.
Lo mejor que podria haber hecho.
- Kimiko'dan kurtulmak en iyisiydi.
La mejor cosa que te ocurrió fue perder a Kimiko.
Bonfileler but etinin en iyisiydi. Kilosu 3.80 Dolar.
Era carne de primera, de $ 3,60 el kilo.
Ama iş soyguna geldi mi, Bob en iyisiydi.
Bob tuvo la idea de la tracción delantera.
Dostum, hayatımda birçok çeşit şerefsizlik gördüm, ama bu küçük gösteri en iyisiydi.
Hermano, en mi vida he oído toda clase de mentiras, pero este espectáculo se lleva la palma.
Şu ana dek yaptıklarımın en iyisiydi.
Es la mejor que he hecho.
Yazdıklarının içinde en iyisiydi.
Ahí estaba lo mejor de ti.
Bana göre, en iyisiydi.
Para mí, él era el mejor.
Sergilediğiniz performanslar içinde bu en iyisiydi.
Reconozco que ésta es su mejor'perfomance'.
Bu yat alınabileceklerin en iyisiydi ve her fırtınaya da dayanabilir.
Este yate es el mejor que se puede comprar, y soportará cualquier tormenta.
Bu yat satın alınılabileceklerin en iyisiydi, bir şey olmaz.
¡ Dijo que éste es el mejor yate que el dinero puede comprar!
Takasaki savaştan önce bile en iyisiydi.
El mejor pollo en Takasaki.
Üçüncüsü... üçüncüsü en iyisiydi!
La tercera vez... ¡ La tercera vez fue la mejor!
O zamanlar, elde edebileceğimin en iyisiydi.
Eso es todo lo que pude conseguir.
Senin karşında o en iyisiydi, Simons.
Te ha vuelto a ganar.
Ve onun savaşçıları şimdiye kadar gördüklerimin en iyisiydi.
Y sus guerreros son los más disciplinados que he visto nunca.
- Tattıklarımın en iyisiydi.
- Tan bueno como siempre.
Senin için bulabileceğimizin en iyisiydi.
Es lo mejor que te podemos dar.
- Bu en iyisiydi, Bay Rumson.
- Eso ha sido lo mejor.
Ne yazık ki McIntock'un annesi tüm zamanların en iyisiydi.
Desafortunadamente, la mujer de Mclntock ha sido la mejor de todos los tiempos.
Babam çekingen değildi. O en iyisiydi.
Mi padre no fue una vergüenza fue el mejor.
Bu olduğunda, optimetri okulunda sınıfının en iyisiydi.
Era el primero de su clase en optometría cuando ocurrió.
Bu yorum, Bay Kainz, şu an kadar kilerin en iyisiydi, inanın bana.
Ha sido muy emocionante, gracias. Muy bien.
En iyisiydi.
La mejor.
City of Richmond en iyisiydi.
Lo mejor fue City of Richmond.
- Bu en iyisiydi değil mi?
- Eso fue lo mejor, ¿ n'est-ce pas?
Bu yorum, Bay Kainz, şu an kadar kilerin en iyisiydi, inanın bana.
Esta interpretación ha sido la mejor de todas.
Ve bugüne kadar tanıdığım kızların içinde kızkardeşim en iyisiydi.
- Y hasta hoy, de todas las chicas... con quienes lo hice, mi hermana fue la mejor.
En iyisiydi.
- Era el mejor.
- Ne diyeyim ki! Alabileceğimizin en iyisiydi.
- Era el mejor que había.
Benim için de öyleydi. En iyisiydi.
- Tú también, la mejor
Findhorn'un kurucularındandı ve İskoçya'nın en iyi matematikçilerinden biriydi, daha doğrusu en iyisiydi yüzyılın da en iyilerinden birisiydi.
Fue uno de los fundadores de "Findhorn"... y el matemático más reputado de Escocia... y uno de los mejores matemáticos del siglo.
- Hayır, ciddiyim, o en iyisiydi.
En serio, era el mejor. Es la verdad.
Aralarında en iyisiydi.
Fue la mejor.
O en iyisiydi.
Era el mejor.
Bu gördüğüm en iyisiydi.
- Con una mujer inteligente?