Gerçekten çok kötü traducir español
822 traducción paralela
Gerçekten çok kötü durumda.
Sí, me enteré de que está muy enferma.
Bu, olanları hatırlamaktansa onu öldürdüğünü düşünmene... -... neden oluyorsa gerçekten çok kötü bir şey olmalı.
Será terrible, si prefieres creerte un asesino antes que recordarlo.
Bu eski kitap vakit öldürmek için,... çok iyi bir araç. Bazı insanlar okumaya zaman bulamıyorlar,... bu gerçekten çok kötü.
La Biblia es también el pasatiempo de un lisiado, uno muy agradable, aunque algunas personas tratan de huir de ella.
Gerçekten çok kötü hanımefendi, tek söyleyebileceğim bu.
Qué pena me da, señorita. No puedo decir otra cosa.
Bu gerçekten çok kötü.
Es una verdadera pena.
Durumu gerçekten çok kötü.
Está muy grave, nena.
Ayağın gerçekten çok kötü sıkışmış, ha?
¡ Sí que te has atascado!
General Waverly'nin Noel'de burada olmaması gerçekten çok kötü.
Lastima que el General Waverly no haya podido pasar aqui las Navidades.
Digeri, gerçekten çok kötü.
El otro, malísimo.
Gerçekten çok kötü!
, ¡ muy mal hecho!
Gerçekten çok kötü.
Es una verdadera lástima.
Sizin için gerçekten çok kötü haberlerim var, Bay Evers.
Tengo muy malas noticias para usted, Sr. Evers.
- Gerçekten çok kötü. - Konuşmak istemiyorum, tamam mı?
Preferiría no hablar del tema.
Kendimi gerçekten çok kötü hissediyoum.
No seas ridículo. Bueno, así me siento. Siento que me humillé y te avergoncé y me siento muy, muy mal.
Sen gerçekten çok iyisin ikisininde hakkından geldin onlar gerçekten çok kötü müşteriydi.
Tu esgrima es magnifico Aquellos dos tipos... también podrían traer a muchos en un momento
Kısa boylu bir erkekle uzun boylu bir kadının evlenmesi gerçekten çok kötü.
Es terrible cuando un bajito se casa con una alta.
Gerçekten çok kötü...
Esto está mal.
Tanrım, 40 dakikan ve 40 dolarının olmaması gerçekten çok kötü.
Es una pena que no tengas unos 40 minutos y unos 40 dólares.
Gerçekten çok kötü.
Ah, qué terrible.
Ve, bu gerçekten çok kötü.
Eres un proletario. Desgraciadamente.
Ben gerçekten çok kötü bir çocuk değilim.
No soy un tipo tan malo.
Öz imajım gerçekten çok kötü.
Mi auto-imagen es muy malo.
Ordu tarafından aranıyor olman gerçekten çok kötü.
Qué mal que te persigan las fuerzas militares.
Bunu Modern Sanat Müzesi'nde sergileyemememiz gerçekten çok kötü.
Es una lástima que no podamos guardarlo para el Museo de Arte Moderno.
Gerçekten çok kötü.
Y son realmente malas.
Bir köpekte bunu görmek gerçekten çok kötü. Bir insanda görmek daha da beter.
Es algo realmente feo verlo en un perro pero es aún peor en un ser humano.
Bu Gerçekten Çok Kötü Oldu...
Fue un error gravísimo.
- Dinle, emin ol, gerçekten çok kötü.
- De verdad, es asqueroso.
Zavallı, onu gerçekten çok kötü yapmış.
Pobre Pippo. Le sentó muy mal.
- Çok kötü gerçekten.
- Muy mala, señor, desde luego.
Bir çocuk çok kez birilerine kötü bir şeyler olmasını diler ve bir şeyler gerçekten olursa, suçluluk duyarlar.
Muchas veces, un niño desea que a alguien le pase algo horrible... y si le pasa algo, el niño cree que ha sido por su causa.
Çok kötüsün Tom, gerçekten kötü.
Creo que es odioso.
Bu çok kötü çünkü her şeyi gerçekten bilen kişi Arthur.
Lo que resulta ser una verdadera pena... porque es Arthur quien conoce bien la historia.
Gerçekten de çok kötü.
Es una pena
Amerikalılar genelde Almanca'yı çok kötü bir aksanla konuşur... ama senin aksanın... gerçekten berbat.
Los americanos habláis alemán con un acento muy malo, pero el tuyo es espantoso.
Gerçekten şansım çok kötü.
De verdad, mala suerte.
- Gerçekten mi? - Evet. Çok kötü duygusal problemlerim var, yardım edebilir misin?
Yo tengo terribles problemas emosionales. ¿ Me puede ayudar?
Çok kötü değildi, tatlım, gerçekten.
No ha sido tan malo, querido.
Hesap günü geldiğinde, tıpkı benimkinin Dunkirk'te geldiği gibi sizi temin ederim, Yarbay, gerçekten de çok kötü bir gün olabilir.
Cuando el día de contar llega, como a mí me llegó a Dunkerque Yo puedo asegurarlo, Coronel, puede ser el día más afligido, de hecho.
Evet, efendim, bugün gerçekten de çok kötü.
Sí, hoy las condiciones son malas.
Bu çok kötü, ama gerçekten alamayız...
Lo siento mucho, pero no podemos, de v eras.
Hayatını daha önce dağda da tehlikeye atmıştın. O gerçekten çok kötü durumda!
¿ No te das cuenta de que no te encuentras bien?
Bu gerçekten çok ilginç. Peki ya kötü mevsimler?
Eso suena muy interesante, ¿ pero qué hay de las estaciones malas?
Kendimi kötü hissettim. Adama sarılıp, "Dostum gerçekten çok üzgünüm" dedim.
Le abracé y le dije : "Oye, tío, lo siento mucho".
Kazia annesinin hissesini ipotek etti ama Kawecki, gerçekten Kazia'ya çok kötü davranıyor çünkü Kazia evli değil ve annesiyle birlikte yaşamak zorunda.
Kazia ha hipotecado su capital en la parte de la madre. Con Kazia Kawecki tiene un trato especialmente malo. Como no tiene marido, viven con la madre.
Bir şey yapmalısın. Gerçekten çok kötü durumda ve bu senin suçun.
- Tienes que hacer algo.
Eğer gerçekten bunu istiyorsan çok kötü...
Si realmente lo quieres tanto...
Kötü bir evlilikten sonra bana gerçekten çok destek oldu.
Se portó bien conmigo cuando acabó mi matrimonio.
Gerçekten de asabi birisi ki yaptığı işe göre, şaşırtıcı değil ama onun da karısı ve çocukları var ve tek başına geçinmeye çalışan bir çocuğa kötü davranılmaması gerektiğini çünkü dünyanın ona zaten çok haşin davrandığını bilir.
Él es realmente un hombre irritable, lo que con su trabajo no es de extrañar, pero también tiene esposa e hijos y sabe que un niño, que sólo depende de si mismo... no debe ser atormentado innecesariamente, porque de eso ya se encarga el resto del mundo suficientemente.
Bu kötü zamanda doğru sözleri bulmak ve teselli etmek gerçekten çok zor.
Es difícil a estas alturas encontrar palabras que los puedan reconfortar.
Bu çok kötü çünkü gerçekten çok cana yakınlar.
Qué pena, porque son muy amigables.
gerçekten çok güzelsin 18
gerçekten çok üzgünüm 145
gerçekten çok güzel 132
gerçekten çok komik 20
gerçekten çok iyisin 21
gerçekten çok iyi 60
gerçekten çok hoş 30
gerçekten çok özür dilerim 17
gerçekten çok naziksin 16
gerçekten çok güzeldi 23
gerçekten çok üzgünüm 145
gerçekten çok güzel 132
gerçekten çok komik 20
gerçekten çok iyisin 21
gerçekten çok iyi 60
gerçekten çok hoş 30
gerçekten çok özür dilerim 17
gerçekten çok naziksin 16
gerçekten çok güzeldi 23
çok kötüyüm 33
çok kötüsün 99
çok kötü 847
çok kötü bir şey 17
çok kötü hissediyorum 33
çok kötü kokuyor 16
çok kötü görünüyor 21
çok kötü bir şey oldu 27
çok kötü durumda 17
çok kötü değil 64
çok kötüsün 99
çok kötü 847
çok kötü bir şey 17
çok kötü hissediyorum 33
çok kötü kokuyor 16
çok kötü görünüyor 21
çok kötü bir şey oldu 27
çok kötü durumda 17
çok kötü değil 64
çok kötü görünüyorsun 23
çok kötüydü 74
kötü 450
kötü çocuk 26
kötüsün 16
kötüyüm 22
kötülük 29
kötü adam 34
kötü bir şey mi oldu 23
kötü hissediyorum 25
çok kötüydü 74
kötü 450
kötü çocuk 26
kötüsün 16
kötüyüm 22
kötülük 29
kötü adam 34
kötü bir şey mi oldu 23
kötü hissediyorum 25
kötü bir şey mi 21
kötü şans 106
kötü haberlerim var 53
kötü haber 90
kötü bir gün geçirdim 16
kötü olmuş 26
kötü bir rüya gördüm 21
kötü günde 30
kötü bir şey 23
kötü mü 170
kötü şans 106
kötü haberlerim var 53
kötü haber 90
kötü bir gün geçirdim 16
kötü olmuş 26
kötü bir rüya gördüm 21
kötü günde 30
kötü bir şey 23
kötü mü 170