English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ I ] / Ihtiyaç

Ihtiyaç traducir español

192,597 traducción paralela
- Evet. İhtiyacımız olan şey güvenli arka odasında, duruyor.
Tiene lo que necesitamos en una caja fuerte del almacén.
Gördün mü? Bu yüzden bana ihtiyacın var anne.
, por eso me necesitas, má.
Ver şunu. Zeke'in kaçırdığı şeye ihtiyacım var.
Necesito lo que Zeke pasó de contrabando de verdad.
Zeke'nin benim için gerçekten kaçırdığı şeye ihtiyacım var.
Necesito lo que Zeke pasó de contrabando de verdad.
Bir iyiliğe ihtiyacım var.
Necesito un favor.
Tıbbi desteğe ihtiyacım var.
Necesito atención médica.
Çünkü buralarda ki en iyi kelle avcısına ihtiyacım var.
Sigo sin entender qué haces aquí. Necesito a la mejor cazarrecompensas.
Dinle, Amenadiel, son parçaya ihtiyacım var.
Escucha, Amenadiel, necesito la última pieza. Para que Mamá y tú podáis surcar las Puertas del Cielo y destruir a Padre. Ya.
Ona geri döndüm... ama çok fazla kumar oynuyor, ve paraya ihtiyacı vardı.
Volví con él, pero juega un montón y necesitaba dinero.
Kardeşi Kathleen burada... ama hiç bir şey söylemiyor. O yüzden buraya gelmene ihtiyacım var... ve şu büyülü şeyini yapmana. Çok korkmuş.
Tengo a su hermana, Kathleen, aquí, pero no dice nada... está asustada.
Ve eğer sen ve kardeşin bana ihtiyacım olan şeyi verseydin. Ama kim bilir?
Y si tú y tu hermano me hubierais dado lo que necesitaba.
Daha fazla zamana ihtiyacımız var.
Necesitamos más tiempo.
Tek ihtiyacın olan, diğer taht taliplerini korkutacak yüksek sesli bir duyuru.
Uno que tienes que anunciar a gritos para asustar a los demás pretendientes al trono.
- Tam ihtiyacım olan şey.
- Es justo lo que necesito.
Buna ihtiyacım var.
Lo necesito.
Çok korkutucu bir durum. Bu yüzden mutlu ve iyi aile hayatı olan bir doktora ihtiyacım yok.
Esto da un miedo que te cagas, por eso yo no necesito un médico con una vida feliz y perfecta.
En iyi doktora ihtiyacım var.
Solo necesito que ella sea la mejor.
Uyum sağlamak için biraz zamana ihtiyacı var.
Solo necesita un poco de tiempo para adaptarse.
Pierce'ın desteğe ihtiyacı yok.
Pierce no necesita ayuda.
Desteğe ihtiyacı olduğunu düşünüyorsun ama bunu kendi başına halletmesi gerek.
Sé que crees que necesita apoyo, pero puede cuidarse sola.
Bunları saklamamı istedi. İhtiyacın olana kadar.
Me pidió que me las quedara hasta que las necesitaras.
Şimdi ihtiyacın var bence.
Creo que las necesitas.
Hakkımı uçuşun ortalarına saklıyorum. Annenin bir kadeh şaraba ihtiyacı olacak.
Pero me reservo el derecho de cambiar a mitad del vuelo, porque mamá va a necesitar una copa de vino.
Acil ilk yardıma ihtiyacınız varsa lütfen çağrı düğmelerine basın.
Si necesitan asistencia médica inmediata, por favor, aprieten el botón de emergencia.
Uçakta dolaşıp diğer hastaların acil yardıma ihtiyacı olup olmadığına bakar mısın?
Puede darse una vuelta a ver si algún otro pasajero necesita asistencia inmediata. Gracias. ¿ Puedes aguantar esto?
- Yardıma ihtiyacın var.
- Necesitas que te asista.
Yardıma ihtiyacın var.
Necesitas que te asistan.
Dr. Riggs yardıma ihtiyacınız olabileceğini söyledi.
Hola, el Dr. Riggs ha dicho que necesitabas ayuda.
Yardıma ihtiyacım var.
Necesito un par de manos más.
- Ülserleşme var. Fazladan onarıma ihtiyacı olup olmadığından emin değilim.
Tiene algunas úlceras, pero estoy seguro de que no es nada que necesite reparación adicional.
Yardımlarına ihtiyacım var.
Necesito su ayuda.
Burada herkesin yardımına ihtiyacımız var Avery.
¡ Necesitamos la ayuda de todos, Avery!
Yardıma ihtiyacım yok!
¡ No necesito ayuda!
Onun yardımına ihtiyacım var.
Ya lo escuchaste.
Hepimizin kaçışa ihtiyacı var, ve bu onun ki.
Todos necesitamos un escape y este era el suyo.
Sadece erzaklara ihtiyacım var.
Solo necesito encontrar provisiones.
Sanırım bazı kurallara ihtiyacımız olacak.
Creo que debemos establecer un par de reglas.
Şimdi, onu çıkarabilirim, fakat böyle bir kanamayı pıhtılaşma maddesi olmadan yapamam ve steril bir atmosfere ihtiyacım var,... ve tüm bunların hepsi O.R'de.
Ahora, puedo sacarla, claro, pero no puedo parar ese tipo de sangrado sin un agente coagulante, y necesito de un ambiente estéril, y todo eso está en el quirófano.
Bir şeye ihtiyacın varsa diye bakmamı istedi.
Ella, quería que yo viera si necesitabas algo.
Pekala, bir şeye ihtiyacınız olursa arayın.
Bueno, avísame si necesitas algo.
Tanıştığımızda, bana ihtiyacın vardı.
Cuando nos conocimos, me necesitabas.
Hala sana ihtiyacım var.
Todavía te necesito.
Ama beni korumana ihtiyacım yok.
Pero no necesito que me salves.
Yardımına ihtiyacım olacak.
Voy a necesitar de tu ayuda.
Dinlenmeye ihtiyacımız var.
Necesitamos descansar.
Eğer Jay haklıysa,... eğer gerçekten dışarıda deliriyorlarsa,... insanlar AVM'den atılıyorsa, o zaman mermilere ihtiyacımız olacak.
Si Jay tiene razón, si realmente se están volviendo locos ahí afuera, expulsando a la gente del Centro Comercial, entonces necesitaremos las balas.
Bu yüzden, yardımınıza ihtiyacım var.
Pero para ser eso, necesito de tu ayuda.
Beni bağlamana ihtiyacım var,... ve çıkmama izin verme.
Y lo que necesito que hagas es atarme. Y no me dejes salir.
- Onu bırakmak için sana ihtiyacım var.
Yo... - Necesito que lo dejes ir.
Duş almaya ihtiyacın var.
Necesitas una ducha.
Bence tek ihtiyacımız olan şey sakin olmak, ve biraz uyumak.
Creo que todos necesitamos calmarnos, dormir un poco.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]