Kapattı traducir español
7,911 traducción paralela
Her yeri tahta çakarak kapattık.
Bueno, tapiamos todo.
Kapağı kapattım ve orada kaldı.
Cerré el baúl, y sigue ahí.
Kapattık.
Está cerrado.
Sonunda çeneni kapattın.
Por fin te callas.
Ucuza kapattın bile derim.
solo te lo comento... Son una ganga.
Mekânı temelli kapattığımızdan para lazım olacak.
El Rub-N-Tug ha cerrado, así que necesitamos la pasta.
Kapattık diyorum.
El Joint está cerrado.
Polisler mekânı temelli kapattı.
los policías nos callaron por nuestro bien
Mekânı basıp kapattıkları için geçinmekte bile sıkıntı çekeceğiz artık.
Vamos a estar luchando solo para llegar a fin de mes con el Rub-N-Tug cerrado.
O yaklaşık 5 yıldır kızını görmemiş,... Ama Emma'nın son bir kaç haftadır düzenli olarak arayıp, kapattığını ve birşey söylemediğini söylüyor.
No ha visto a su hija por mas de cinco años, pero dice que Emma la llamaba regularmente las últimas semanas, cortando sin decir nada.
Ve sen gidip elçiliği kapattırdın.
.. y en lugar de eso cerraste la embajada.
- Adamların çenesini kapattık.
Acabamos con estos tipos.
Geleceğimizi hapse kapattıktan sonra işbirliğinin devam edeceğini mi sanıyorsun?
¿ Espera que nuestra alianza continúe después de que puso nuestro futuro en prisión?
Haftasonunu kapattın.
Para todo el fin de semana.
Evet, akademik olarak askıya alındığın için Hardwyck hesabını kapattı.
Sí, estás en suspensión académica así que Hardwyck anuló tu cuenta.
- Kutuları düzgün kapattığınıza emin olun.
Asegúrense que aquellas cajas están selladas.
# Bir nefes aldım # # Gözlerimi kapattım #
* Tomare un respiro, * * cerrare mis ojos *
Yüzbaşı Bennigan ilk denemeyi başlatmadan hemen önceydi. Vericisini kapattı.
Fue justo antes de que el Capitán Bennigan estuviera a punto de lanzar la prueba inicial, que desconectó su transpondedor.
Gözümü kapattığımda hâlâ görebiliyorum.
Cuando cierro los ojos, todavía los veo.
Bence sen, Natal-Cam'ı kapattığında onun da ilgisini çektin.
Creo que cuando apagaste las cámaras de bebé llamaste su atención.
Bu onların ağı, bizim kapattığımız.
Esta es la red que cerramos.
- Robert kredi kartımı kapattırdı.
Robert me canceló la tarjeta de crédito.
- Kredi kartlarını mı kapattırdınız?
- ¿ Cancelaron sus tarjetas de crédito?
- Alamaz çünkü kredi kartlarını kapattılar.
No puede. Cancelaron sus tarjetas de crédito.
Çünkü babalarımız annelerimizin kredi kartlarını kapattı.
Porque nuestros papás cancelaron las tarjetas de crédito de nuestras mamás.
Kredi kartlarını mı kapattı?
¿ Cancelaron sus tarjetas...?
- Hayır. Kredi kartını kapattırmak bile istemedim.
¡ Yo ni siquiera quise cancelar la tarjeta!
- Konuştuk biraz, arayı kapattık.
Hablamos un poco, nos vimos envueltos en ello.
O gün birinin çenesini kapattım diğeri ise sanırım hala kaçıyor.
Uno de ellos al terminó el día con la mandíbula rota, y otro... creo que no dejaba de correr.
Önce mekânı kapattılar, şimdi de başımıza bu çıktı.
¿ Primero el Rub and Tug y ahora esta mierda?
Telefonumu kapattım ve buraya kaçtım.
Apagué mi teléfono y me quedé aquí.
Öylece kapattı.
Acaba de renunciar.
Tesisi tavsiye ettiğiniz gibi kapattık... ama o da en az benim kadar... orada tam olarak neler olduğunu öğrenmek konusunda sabırsız.
Cerró la planta como se solicitó, pero imagino que está tan ansioso como yo en saber exactamente qué diablos está sucediendo.
Kameraları tam olarak ne zaman kapattığını biliyoruz.
Sabemos cuándo las apagó.
- Whippoorwill'i kapattın.
¡ Te has cargado el Whippoorwill! Sí.
Zifiri karanlık... Başındaki ışığı kapattığında... orada bir şey vardı bu... parıltı.
Apagabas la luz de tu cabeza, y había este... resplandor.
Kapıyı kapattığını gördüm.
Le vi cerrar la puerta.
Hayır, kapattı.
No, ha colgado.
Elli kere onu çaldırıp kapattığını söyledi. Ne?
Dice que has llamado y has colgado más de 50 veces.
Kapattı.
- Intentar un... - Ha colgado.
Şerefsiz yüzüme kapattı.
El cabrón me ha colgado.
Kapattılar.
La han cerrado.
Wheal Reath'i kapattılar.
Han cerrado, Wheal Reath.
- Neden kapattılar ki?
¿ Por qué la cierra?
Reath'ı kapattıkları gibi bir gün de Grambler'ı kapatırlar.
Podrían cerrar Grambler mañana como cerraron Reath.
Dostlarım babam bu maden ocağını 20 yıl önce kapattığında bir geleceği olacağını düşünmemişti.
Amigos, cuando mi padre cerró esta mina hace veinte años, apenas creía que podría tener un futuro.
Resmi olarak kapattık.
Estamos cerrando oficialmente.
Tamam, kapattım.
Bueno, estamos bien.
- O pencereyi sıkıca kapattın mı?
¿ Tienes bien cerrada esa ventana?
Yanına yaklaştın, ağzını kapattın ve "artık yalan yok" dedin.
Caminas hacia él, le tapas la boca, y dices : "No más mentiras".
- Ama kapattırdın.
Pero lo hiciste.
kapattım 30
kapattık 19
kapat 275
kapatın 81
kapatıyorum 105
kapat onu 35
kapat kapıyı 36
kapat çeneni 171
kapatıyoruz 88
kapatma 86
kapattık 19
kapat 275
kapatın 81
kapatıyorum 105
kapat onu 35
kapat kapıyı 36
kapat çeneni 171
kapatıyoruz 88
kapatma 86