English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ N ] / Niç

Niç traducir español

295 traducción paralela
Nicky Jr. için uygun bir ortam hazırlamak istiyor.
ME LO HA QUITADO DE LA BOCA. ¿ QUÉ HACE EN ESTE PIC-NIC? ¿ NO ESTARÁ INVESTIGANDO?
Elbette geldiler - hafta sonu eğlendiler, Cumadan sonra beleş yemek ve oda.
Por supuesto - se hicieron un pic-nic, comida y alojamiento gratis desde el viernes a la noche.
Nick, sen ve adamların benimle geliyorsunuz.
Nic, Tony y el resto venid conmigo. Vámonos.
Bahçeye girip kamp ateşi yakmanızı istiyorum.
Nic, Tony, Steve id a ese campo y encended una hoguera bien grande.
- Ve o zaman piknik yapmıştık.
- Y cuando fuimos de pic-nic.
- Doğru, piknik.
- Claro, el pinc-nic.
Nic.
Nic.
Ama pek çok insan yanılmıştı. Eğer bu tepelerde dolaşıp duran herifler hâkimiyeti ele geçirirse Pol Pot'tan çok daha kötü olur.
Si estos tipos estuvieran aquí harían que parezca un pic nic.
Bir çadırda kalsak daha iyiydi.
[Alf] ¿ por qué no trajimos simplemente la cestita de pic-nic?
Pikniğe mi gidiyorsunuz?
¿ Van a un pic-nic?
İşte al, Nic.
Toma, Nic.
İşte al, Nic.
Tomo Nic.
Sen neden gitmiyorsun, Nic?
¿ Por qué no vas Nic?
- Nic...
- Nic...
Ama Gohan Bulma ve diğerleri çiçek partisindeler.
Pero Gohan, Bulma, y todos los demás salieron al campo para tener un Pic-Nic.
İşte burada, genç Vida'dan Million Dollar Mermaid filmindeki Esther Williams rolünü yapmayı kesmesini istediler böylece Methodist geleneksel pikniğini de barbat ettiler.
Vean, no quisieron que yo sea Esther Williams en La Sirena del Millon de Dolares, Asi de feliz es el Pic-nic Metodista Anual.
Hepsi çok iyi, Bay Poirot, peki bize Cee'yi kimin öldürdüğünü söyleyecek misiniz?
Todo esto está muy bien, señor Poirot. Pero ¿ va a decirnos quién mató a Celia a la señora Nic y a Pat?
Ve Bayan Nic ile Pat'i de. Sabırlı olun, Mösyö Chapman, je vous en prie lütfen.
Tenga paciencia, monsieur Chapman.
- Bayan Nic mi?
¡ La señora Nic!
Çok güzel görünüyorsun Nic.
Sí, te ves lindísima, Nicole. Gracias, papá.
- Nic... - Lütfen, baba.
Por favor, papá.
Seni üzdüğüm duygusundan kurtulamıyorum Nic.
Me siento muy culpable.
Piknik yapmak için mi durdunuz?
¿ Ya habéis parado para el pic-nic?
Romadaki arkadaşlarını aramayacak mısın?
¿ Nic?
Nic!
¡ Nic!
Nancy, Nic'e söyle de saçını boyamasın.
Nancy, Nic quiere teñirse el cabello.
Hoşça kal.
- Adiós, Nic.
Hoşça kal Nic.
Adiós, Nic.
Nic!
- ¡ Nic!
Oğlun Nic uyuşturucu kullanıyor. Lanet olsun!
- ¿ Sabes que tu hijo Nic se droga?
Yetkililer bölgeyi yürüyüşe çıkan ve piknik yapanlara kapattı.
Las autoridades cerraron el área, desde Hi Crest hasta Pic-nic Crest.
Mangalın üzerindeki kömürlerden fazla yemeyin. Onlara hamburger diyorlar.
Sé que están todos con hambre para este pic-nic, pero no coman muchos músculos de bovinos a la barbacoa, o sea, hamburguesas.
On saniye sonra piknik masasında hepsini anlatırım.
Encuéntrame en la mesa de pic-nic en 10 segundos, y te lo contaré todo.
Hatırlarsın, on saniye önce olanları anlatmak için sana piknik masasında buluşalım demiştim.
Vayamos directo al asunto. Quizá recuerdes que hace 10 seg... te pedí que me encuentres en la mesa de pic-nic...
En azından piknikten ne kadar hoşlandığını bahset.
Por lo menos digame si les gusto el pic nic.
Nik- -
La nic...
Onu bırak da Kasım'da bu piknik işi nedir?
No entiendo porque vamos de pic nic en Noviembre.
Çok genç. Onu La Brea'da bir zincirleme kazada bulduk.
Los vampiros pusieron trampas para neumáticos en el camino, dándose después un pic-nic de choque de autos.
Angel, bu piknik fikri çok iyiydi.
Ángel, este pequeño pic-nic fue muy buena idea.
Nick tahliller için örnek almak ister misin?
Nic, ¿ quieres ocuparte del modus operandi?
Nick, yoluna çıkmak istemem ama bence adam ganimet avcısı.
Desde luego. Nic, no quiero entrometerme... pero apostaría a que el tipo colecciona trofeos.
Üzgünüm, Nick.
Lo siento, Nic.
Hey Nick!
- Oye, Nic.
Nick bir saat daha buldu.
Nic encontró otro reloj.
- Nick!
- Nic, espera.
Beni öldürmek mi istiyorsun?
¿ Quieres matarme? - La situación está bajo control, Nic.
Ya doğruyu söylüyorsa Nick, bir düşün.
¿ Y si está diciendo la verdad, Nic? Piénsalo.
Nic, neredesin?
¿ Nicoletta? ¿ Dónde estás?
Yarın döner miyim, bilmiyorum Nic?
Creí que estabas en casa. Nic.
..
¿ Nic?
Evet. Çocuklar için piknik yapıyoruz.
- De pic-nic con los críos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]