English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ S ] / Savaştayız

Savaştayız traducir español

540 traducción paralela
Şu an savaştayız... Herkesin işine dört elle sarılıp çok çalışma zamanı geldi.
"¡ Ahora estamos en guerra y es el momento de que todos nos pongamos mano a la obra!"
Şu anda savaştayız savaşı kazanmadan önce düşmanlarımıza üzülemeyiz.
Estamos en guerra, y hasta que no la ganemos... no podemos sentir piedad por nuestros enemigos.
Savaştayız.
Es una guerra.
- Ama savaştayız. Dün teleferiği kapatmam için emir aldım.
Ayer me ordenaron cerrar el teleférico.
Savaştayız Charles, savaşta.
Estamos en guerra, Charles.
Savaştayız Lady Beldon.
Estamos en guerra, Lady Beldon.
Topyekun savaştayız değil mi?
Estamos en guerra, ¿ no? - ¿ Qué quieres?
- Netice itibariyle savaştayız.
- Después de todo, estamos en guerra.
Niye bu kadar hassassın? Savaştayız.
¿ A qué viene tanto escrúpulo?
- Evet, savaştayız şimdi.
- Y sin embargo ya estábamos en guerra.
Bununla kaybedecek vaktim yok. Savaştayız.
No tengo paciencia para oír esas tonterías.
Savaştayız, hepsinden öte,... biri düşmanla yüzleşmek zorunda.
Estamos en guerra, después de todo. Hay que mirar al enemigo de frente.
- Ne yazık ki savaştayız. - Savaştan sonra o zaman.
Por desgracia, hay una guerra.
Savaştayız!
¡ Estamos en guerra!
Savaştayız Wellman.
Estamos en guerra, Wellman.
Savaştayız ve ben bu geminin kaptanıyım.
Hay una guerra y soy el Capitán de este barco.
İdealistsiniz ve size köyün delisine acıdığım gibi acıyorum. Bir savaştayız ve bu savaşı kazanmak zorundayız.
Usted es un idealista, y lo compadezco por ser tan idiota.
Savaştayız.
Es la guerra.
Savaştayız!
¡ No pienso hacerlo!
Savaştayız, bunu bilmiyor musunuz!
Estamos en guerra, ¿ comprende?
Savaştayız, değil mi?
Estamos en guerra, ¿ no?
Şu anda savaştayız.
Estamos en guerra.
Savaştayız, efendim.
Estamos en guerra.
Amerika'yla savaştayız.
Estamos en guerra con América.
Savaştayız.
Estamos en guerra.
- Ama savaştayız!
- ¡ Estamos en guerra!
Amerika'yla savaştayız. Teslim olmaya geldik.
Estamos en guerra con EE.UU. Venimos a rendirnos.
Kuşkusuz, Büyük Fenwick'le savaştayız.
Es cierto que estamos en guerra con Grand Fenwick.
Biz Fenwick'le savaştayız.
Estamos en guerra con Fenwick.
Savaştayız, Okazaki!
Estamos en guerra, Okazaki.
Şu an bir savaştayız...
Estamos en guerra aquí. ¡ En guerra!
Her şeyden öte, savaştayız!
¿ Entiende? Estamos en guerra.
Unutma, savaştayız!
No olvide que estamos en guerra. No se aplica la misma lógica que en tiempos de paz.
Madem savaştayız, aklımdan geçenleri söyleyebilir miyim?
Ahora que vamos a entrar en combate, ¿ puedo hablarle francamente?
Çünkü hepimiz hala savaştayız ve en yüksek rütbeli subay benim.
Porque todos aquí seguimos en guerra, Sr. Spilett, y yo soy el oficial de más alto rango.
Hala savaştayız ha!
¡ Que seguimos en guerra!
Savaştayız.
¡ Estamos en guerra!
" Savaştayız!
¡ Estamos en guerra!
- Savaştayız.
- Hay una guerra.
Savaştayız.
Hay una guerra.
Hala savaştayız, ve düşman hala düşmandır.
Seguimos en guerra, y seguimos teniendo enemigos.
- Savaştayız Jameson.
- Estamos en guerra, Jameson.
- Savaştayız, bizler savaştayız.
- No le entiendo. - Estamos en guerra, estamos en guerra.
Savaştayız.
Esto es una guerra.
Şu an savaştayız, onlar da düşman!
¡ Estamos en guerra y ellos son el enemigo!
Biz, Siyahlar Amerika'yla ve onun dostlarıyla savaştayız.
Estamos dispuestos a imitarlos. Los negros estamos en guerra contra EE.UU. y sus aliados.
Zaten savaştayız...
Estamos casi en guerra...
Unut bunları, Vogel, savaştayız.
Olvida que estamos en guerra.
Şimdi bir savaştayız.
La Guerra Fría.
Savaştayız dedi bana Petit Rouge.
"Estamos en guerra," me dice Petit-Rouge.
- Yani savaştayız öyle mi? - Evet, savaştayız ya.
- ¿ Me declaras la guerra?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]