Sen ve ben mi traducir español
1,503 traducción paralela
Sen ve ben mi?
¿ Entre nosotros dos?
Yalnız sen ve ben mi?
Solo tú y yo?
Sen ve ben mi? Bu delilik.
Eso es una locura.
Sen ve ben mi? Bir minibüsle?
¿ En una furgoneta?
Sen ve ben mi?
¿ Tú y yo?
Öyle mi? Yani diyorsun ki, ben ne kadar nevrotik ve kendime güvensizsem, - sen beni o kadar çekici buluyorsun?
Entonces, ¿ lo que me estás diciendo es que por más neurótico e inseguro que sea más te sientes atraída por mí?
Ama sen ve ben günlerce zaman geçirip davama girince, görüşmelerimiz gece vakitlerine kalıyor.
Pero, tú y yo, pasando día tras día, trabajando en mi caso nuestras reuniones hasta horas intempestivas...
Sana, ben Miami'deyken neler olduğunu sordum, ve sen söylemedin, ben de... Öyle mi?
- ¿ Sí?
- Belki ben sana izin verirsem... Bu inceliğimi hatırlarsın, Ve ben zorda kalırsam aynı iyiliği sen de bana yaparsın.
Quizá si te perdono recordarás este acto de bondad y me permitas la misma licencia de poder saltarme mi toque de queda.
Hatırladığım kadarıyla, ben kalp krizi geçirdiğimde, hastanede, yatağımın başında Lindsay vardı ve sen Nice'de bir güzellik merkezindeydin.
Si mal no recuerdo después de mi ataque al corazón fue Lindsay la que estaba al lado de mi cama, mientras tú estabas en un spa en Niza.
Yani şu ilişkimiz tabii buna ilişki diyebilirsek, sen onu internette yayınların ve çizimlerin için kullanabiliyorsun, ama ben onun hakkında yazamıyorum öyle mi?
Entonces, esta relación que tenemos, si la puedes llamar así puedes usarla para tu radio-ipod y tus dibujos, pero yo no puedo escribir sobre eso.
Bu hep olacak, öyle değil mi? Yani sen ve ben?
¿ Siempre va a estar presente no?
- Sadece sen ve ben di mi?
Somos sólo tú y yo, ¿ verdad?
- Cesedi sen mi buldun? - Ben ve babam.
- ¿ Quién halló el cadáver?
Sen benim oğlumsun ve ben babanım, al.
Bueno, eres mi hijo, y soy tu padre, asi que... toma.
Şey sen Africa'ya gitme kararı aldığından beri, düşündüm de, bilirsin, ben de hayatıma devam etmeliyim, ve iş yerinden tanıdığım Kevin adında bir çocuk var, ve bana bu gece dışarı çıkmayı teklif etti. Ben de kabul ettim.
Well, desde que te vas para africa, Me di, cuenta, que debo avanzar con mi vida, tambien, y hay un muchacho llamado kevin en el trabajo, y me invito a salir. y le dije que si.
Evet şey, sen benim oğlumsun ve, ben senin babanım yani... işte.
Sí. Bueno, Tú eres mi hijo, y
Ben ve Alan, çiftlere verilen türden danışmanlık hizmeti alacağız ve terapistimiz de sen olacaksın.
Mi hermano y yo escuchándote como psicóloga.
Sen ve ben noeli birlikte geçiricez, öyle mi?
Tú y yo íbamos a pasar la Navidad juntos.
Bu işi fazlasıyla ben yapıyorum! Ve sen benimle böyle konuşamazsın! Oh, anne.
¡ Bien puse todo mi esfuerzo, y no puedes hablarme asi!
Ben sana bütün kalbimi verdim ve sen onu paramparça yaptın.
Yo te di mi corazón y lo rompiste en mil pedazos.
Sen git, ben sonra gelirim. Geleceksin değil mi?
- Ve adelante, te alcanzo después.
O, Gizli Mutluluğun Vuruşu için korudu sen ve ben birlikte uydurduk.
Para mi sorpresa consiguió detener mi Flor del Paraíso. Ya sabes que nadie ha conseguido resistir siquiera el primer golpe.
- Sen ve ben birlikte çok iş yaptık, değil mi?
Tú y yo hicimos muchos trabajitos juntos, ¿ verdad? Así es.
Ben herkesten nefret ediyorum ve herkes de bana aptal görünüyor ama sen her zaman dengeleyici bir konumda oldun.
Odio a todos y todo me parece una estupidez..... pero tú siempre eras el contrapeso... eras el yin de mi yang.
"Sen beni becer ve ben de seni ikimiz de ibneyiz, dünya bizi anlamıyor," çifte intihar olur.
Tú me lo haces a mi, yo a ti, los dos somos maricas el mundo no entiende, doble suicido.
Sen ve ben aynı şirkette mi çalışacağız?
¿ Te imaginas tú y yo trabajando en la misma empresa?
Eğer sen mutluysan ve ben de mutluysam bu iyi bir şey demektir, değil mi?
Y si eres feliz y yo soy feliz, eso es bueno, ¿ no?
Ben mi korkağım? Ve sen kahramansın, öyle mi Ned?
Y tú eres un héroe, ¿ verdad, Ned?
İyi ve nazik biri olduğun için, ben üzülürsem, sen de mi üzülürdün?
Y como eres buena y amable, sufrirías si yo sufriera, ¿ no?
- Rick sen ve ben bir zamanlar güzel bir dostluğumuz vardı, öyle değil mi?
Vaya, Rick, tú y yo... teníamos una buena relación, ¿ no?
Ve eğer sen geri gelmezsen O zaman o da yapacak. Aslında birşey olabilir sen borç verenlerden kurtarabilirsin ve ben kızımı evliliğe hazırlayacağım Başka bir yerde.
podrá deshacerse de sus prestamistas Y mi hija podrá casarse.
Sen yolunda giderken ve bende benimkinde bir ışık yanacak ve o ışık ben olacağım.
T en tu camino Yo al mo voy Mi luz te doy
Bir zamanlar sen benim ve ben de senin hayatı olduk ama bir daha ellerimiz birleşmeyecek.
Ustedes, que una vez fueron mi vida y yo, que fui la de ustedes, no volveremos a tomarnos de las manos,
Sen korkak ve ikiyüzlüsün! İşte, kızım ve ben karşındayız!
Cobarde e hipócrita mi hija y yo estamos delante de usted.
Sen dedin ki, ben ve bebeğim bu işi hallederiz, çünkü zenci ve kadınız öyle mi? Bizden bu mafya olayının içine girmemizi falan mı istiyorlar?
¿ Estás diciendo que sólo porque la socia y yo tenemos una fama que va en aumento, por haber liquidado a unos tíos con facilidad, quieren que vayamos a cargarnos a ese mamón mafioso?
- Sen ve ben gayet iyiyiz di mi?
Eres un chico muy bueno
Bak ben sana kürsümde yer verdim ve sen onu bana savaş açmak için kullandın.
Mire, yo le di mi tiempo en el púlpito y usted. lo usa para iniciar una pelea.
Sen Jake eğer izin verirsen geleceğim, karım Val ve ben buraya yerleşmek istiyoruz.
Y Jake, si me permites, Mi futura esposa y yo queremos mudarnos a esta comunidad y ser parte de tu equipo
Kariyerim, sen ve ben ve...
Con mi carrera, contigo, conmigo...
Ben mi çok film seyrediyorum yoksa sen mi?
¿ Y ahora, quién vé demasiadas películas?
Ben takımdan atılıp mahvoluyorum,.. ... sevgilim beni bırakıyor ve benim hiçbir şeyim yokken sen her şeye sahip oluyorsun.
Me echaron y estoy destrozado y mi chica se fue asi que tú consigues todo y yo nada
Sen ve ben bir süredir birbirimizi tanıyoruz değil mi?
Nos conocemos hace un tiempo, ¿ no?
O kadar da değil, annenim ben senin ve sen de çocuğumsun.
No me preguntes eso, yo soy tu madre y tu eres mi hijo.
Konustugumuz onca seyi hatirladin mi? Sen ve ben, her seyin bir sebebi vardir, dedik.
En todas esas charlas que tuvimos tú y yo me dijiste que "todo sucede por una razón"
Aa, gerçekten mi? Peki, Ben de birgün... 200 dolar çaldığımızı duydum,... ve sen o paranın yarısını Club Chubby'de... o kızın kurallarını bozmak için harcadın.
A mí me dijeron que tú y yo se lo robamos, y gastaste tu parte... en el Club Chubby, intentando que una chica rompiera las reglas.
Ama sen ve ben artık beraberiz, değil mi?
Pero ahora estamos juntos, ¿ no? Tú y yo.
Tamam sen git, bunu yap. Ben de gidip Tanrı`yı bulayım, içkiyi bırakıp kendime daha hassas davranayım, ve saat imkansız buçuk da burada bulaşalım. Tamam mı?
Si lo haces, buscaré a Dios, no beberé más, me contactaré con mi interior y nos volveremos a ver aquí a las imposibles y media. ¿ Bien?
Ben ve kız arkadaşım da az kalsın vuruluyorduk ve sen kalkmış beni sıkıştırıyorsun?
A mi chica y a mí casi nos matan ¿ y la policía está hostigándome?
Haydi varsayalım ki. sen takım elbise giyiyorsun. ve varsayalım ki biz senin bürondayız, ve yine varsayalım ki ben sana büyük bir çek kesiyorum hizmetlerin için çünkü sen hala benim kahrolası avukatımsın
Vamos a pretender... que tú estás vistiendo un traje, y vamos a pretender que estamos en tu oficina, y vamos a pretender que yo te corto a ti un gran cheque por servicios porque tú eres aún mi maldito abogado.
Ben ve sen mi?
¿ Tú y yo?
sen ve ben 703
sen ve sen 59
sen ve o 27
sen verdin 16
sen ve 22
ben mi 2815
ben miyim 49
ben mike 23
ben mi efendim 19
ben michael 21
sen ve sen 59
sen ve o 27
sen verdin 16
sen ve 22
ben mi 2815
ben miyim 49
ben mike 23
ben mi efendim 19
ben michael 21