Vaktı traducir español
19 traducción paralela
Bu gece vaktı kaçabilirsin.
Puede escapar esta noche.
Evet, sanırım gemiye dönme vaktı.
Sí, y creo que ya es el momento de regresar a la nave.
Sen hem bekarsın hem vaktın var.
¡ Eres soltera, tienes tiempo!
Yemekten önce bayağı bir vaktıim var.
Tenemos mucho tiempo antes de la cena
Onu hâlâ seviyorum. Ama sanırım artık kendi hayatına başlama vaktım geldi.
Aún lo amo pero creo que quizás ahora estoy lista para empezar mi vida, sabes?
O zaman Vikontların intikam vaktı geldi bence.
Deberíamos darles una lección.
Arkadaşlarımla vedalaşmaya bile vaktım olmadı.
Ni tuve tiempo de despedirme de mis amigos.
- Pekâlâ Erica. Sanırım gitme vaktın geldi.
- Erica, probablemente deberías irte.
- Ufak bir oyun oynama vaktı diyorum "Emily'nin algısal anıtsal kronoloji testi"
Es hora... de jugar un pequeño juego que llamo... la prueba cronométrica de percepción de Emily.
- Yarın sabaha kadar vaktın var.
Tienes hasta mañana por la mañana.
Deden bununla hepimizi çekti vakt-i zamanında.
El abuelo nos grabó a todos.
Vakt-i zamanında, evet, efendim.
En los viejos tiempos, sí señor.
Vakt-i kerahat geldü beyüm!
Mi Khan, no. Ha llegado el momento.
Vakt erişsün, söylerün.
Solo cuando llegue el momento, dijo.
Vakt-i zamanında Türkler'in Güney Kore'ye yardım etmesi ve birçok şehit vermeleri...
Los medios del transporte para las armas de la destrucción total, los misiles son...
Sevgili Billy'lerinin vakt-i zamanında torbacı olduğunu bilmiyorlar mı yoksa?
¿ Qué, entonces no saben que que eras traficante, Billy?
Cornell üniversitesindeki mezuniyet töreninde de uzaklaştırma almıştım. Vakt-i zamanında.
Me gradué del curso "Manejo de la ira" de la misma manera que de Cornell.
Vakt-i zamanında böbreğimin akciğerime yaptığı gibi.
Como mis riñones se lo hicieron a mis pulmones aquella vez.
Vakt-i zamanında eğlenceliydi.
Hubo un tiempo en el que estaba muy bien.