English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ Ö ] / Öldürdün onu

Öldürdün onu traducir español

3,083 traducción paralela
O yüzden mi öldürdün onu?
¿ Es por eso que lo mató?
Çocuk istemediğin için mi öldürdün onu?
¿ Lo mataste porque no querías una familia?
Kuryenle arana girdi ve onu öldürdün.
Henry Duncan es el hombre que tú asesinaste.
Onu öldürdün, değil mi?
La mataste, ¿ verdad?
Onu öldürdün.
Lo mataste.
Evet, sen de kredi kartı ekstresini görüp seni yakalamadan önce onu öldürdün.
Cierto, así que la mataste antes de que pudiera ver este extracto de tarjeta de crédito y te atrapara.
Onu öldürdün.
La has matado.
- Onu öldürdün!
- Le has matado.
Onu sen öldürdün.
Tú le has matado.
Zaten onu uyuşturucu satıcısı olduğun için öldürdün.
Quizá, pero le podrías haber matado porque eras su camello.
Neden onu öldürdün?
¿ Por qué lo mataste?
Onu seni aldattı diye mi öldürdün?
¿ la mataste porque te estaba engañando? Espera. ¿ Qué estás...?
Ne, ne diyorsun? Ne demek "onu öldürdün"?
¿ Qué quieres decir, "mataste"?
Sırrını bildiği için mi onu öldürdün?
¿ Lo mataste porque sabía tu secreto?
Kendi ortaya çıkmaya karar verdi ve seni şantajdan suçladı, sen de onu öldürdün.
Tal vez decidió afrontarlo, acusarte de chantaje y la mataste.
- "Belki de onu sen öldürdün."
- Tal vez lo mataste.
Onu sen öldürdün.
Tú lo mataste.
Onu da diğer kurbanlarını öldürdüğün gibi öldürdün.
Tú lo mataste, como mataste a todas tus demás víctimas.
Sen de onu öldürdün mü? Arkadaşın olduğunu bilmiyorum.
No conozco a tu amiga.
Onu öldürdün. Öldü adam.
Tú lo mataste.
Onu sen mi öldürdün?
¿ Fue Ridgeway?
Onu bu yüzden mi öldürdün?
¿ Es por eso que usted lo asesinó?
Onu sen mi öldürdün?
¿ Lo mató?
Ya da çalan. Bu eşyaları çaldığın gibi. 3. kez yakalanırsan 25 sene hapis yatacağını bildiğin için onu öldürdün.
O quizá los robaste, como robaste la mercadería y mataste a Archie para evitar la tercer condena y 25 años de prisión.
Ve polise şikâyet etmekle tehdit edince sen de onu öldürdün. Aynen günlükte yazdığı gibi.
Y cuando amenazó con contárselo a la policía lo mató, tal como dice en el diario que haría.
Belki de onu sen öldürdün ve sonra altını da sen götürdün.
O quizás trasladaste el oro luego de matar a Jay. ¡ Vete al carajo, Tark!
- Hayır. Aidan olanları duymasın diye mi onu öldürdün?
- Le mataste por eso, ¿ para evitar que se enterara?
- Onu sen mi öldürdün?
- ¿ Le mataste tú? - ¡ ¿ Qué?
Onu nasıl öldürdün?
¿ Cómo lo mataste?
Onu sen mi öldürdün?
¿ Fuiste tú?
Onu yakalamak için iki ajanımı öldürdün.
Mataste a dos de mis agentes para atraparla.
Bunun yerine onu öldürdün değil mi?
¿ Tú sólo la mataste en su lugar?
Sen de kendini korumak için onu öldürdün, değil mi?
¿ Y acabó matándole en defensa propia?
Wyndham'ın ortalığı karıştırırken yakaladığı kızın o kız olduğunu farkettiğinde, motele kadar onu takip ettin ve öldürdün.
Una vez que te diste cuenta de que era la misma chica que Wyndham pilló husmeando, tú la seguiste al motel y la mataste.
Onu bu yüzden mi öldürdün?
¿ Por eso le disparaste?
Bu yüzden onu öldürdün.
Entonces lo mataste.
Yani onu sen öldürdün.
Lo... lo entiendo, tú eres quien lo mató.
Senin sesine ihtiyacımız var. İçimde şarkı söyleme isteği vardı, Blaine Warbler ve onu öldürdün.
- Tenía una canción en el corazón, Blaine Warbler, y la has matado.
O yüzden onu takip ettin ve öldürdün.
Así que lo seguiste y lo mataste.
Onu sen mi öldürdün?
¿ Tú lo mataste?
Onu sen öldürdün, değil mi? !
Tú lo mataste, ¿ cierto?
Onu da öldürdün!
¡ También la mató!
Al Burgess karısını dikizlediğin için seni kovdurttu ve sen de onu canice öldürdün.
Al Burgess hizo que te despidieran por ser un fisgón con su mujer, así que le llevaste ahí fuera y le mataste a sangre fría.
- Warren, onu sen mi öldürdün? - Hayır.
- Warren, ¿ la mataste?
Bir şekilde anladı, seni ofisine çağırdı, sana dava açıp restaurantını elinden almakla tehdit etti ve sen de onu öldürdün.
No sé cómo se enteró, le llamó a su despacho, amenazó con demandarle, con quitarle su restaurante, y usted le mató.
Onu sen öldürdün adı herif.
Tú mataste a ese cabrón.
Sonra da onu öldürdün ve bunu bir intihar gibi gösterip telefonunu aldın.
Y después de matarlo, hizo que pareciera un suicidio y se llevó su móvil.
Onu sen mi öldürdün?
¿ Le mataste?
Avery müvekkilin için delille oynadı sen de konuşmaması için onu öldürdün.
Avery manipulaba evidencia para sus clientes, así que lo mató para callarlo.
Onu sen öldürdün.
Tú la mataste.
Onu öldürdün mü?
¿ La has matado?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]