English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ Ö ] / Öyle yaparım

Öyle yaparım traducir español

534 traducción paralela
- Öyle yaparım.
- No volveré.
- Nasıl rahat edersem öyle yaparım.
- Hago lo que me da la gana. - Te mando a Saigón.
40 arabaya ihtiyacımız olduğunda öyle yaparım.
Oh, lo recordaré cuando necesitaremos 40 coches.
Belki ben de öyle yaparım.
Quizá yo haga lo mismo.
Ben olsam öyle yaparım.
Eso es lo que yo haría.
Benim ismim değil mi? Nasıl istersem öyle yaparım.
¡ Tengo derecho a llamarme como plazca, que para eso es mi nombre!
Öyle yaparım, Profesör.
Claro que sí, profesor.
Tamam öyle yaparım.
Esta bien, lo haré.
- Ben öyle yaparım.
- Yo lo hago.
- Yakınımda dur. Sana bulaşabilir! Öyle yaparım.
Quédate cerca y quizás tú también lo serás.
- Her zaman öyle yaparım.
- Siempre lo hago.
- Genellikle öyle yaparım
- Eso acostumbro.
Ben senin sahibinim, canım nasıl isterse öyle yaparım.
Porque soy tu Señor. Haré lo que me plazca.
- Öyle yaparım.
- Lo haré.
Ben de öyle yaparım.
Haz como yo.
Ben de öyle yaparım.
Me voy contigo
Gece yattığımda ben hep öyle yaparım.
Cuando estoy en la cama siempre lo hago.
Her zaman öyle yaparım.
- Siempre lo hago.
Tabii Herr Krempe, hep öyle yaparım.
Por supuesto, señor Krempe, siempre lo hago.
Tamam, öyle yaparım.
De acuerdo.
Burada toplantı olunca hep öyle yaparım.
Como siempre que tenemos sesiones.
Onu Bay Rose'a ispiyonlarım, işte öyle yaparım.
Se lo diré al señor Rose, eso haré.
Ben hep öyle yaparım.
Es a lo que me dedico, las manos me lo piden.
Nasıl istersem öyle yaparım.
Hago lo que quiero, ¿ me oyes?
Ben öyle yaparım.
Intento hacer eso.
- Aynen. O sondaki 143 şey her zaman öyle yaparım.
Sí, el 1-4-3 al final...
Belki de öyle yaparım.
Y no digo que no lo haga, en la situación en la que estamos.
- Herkesten şüphelen. - Ben her zaman öyle yaparım.
Desconfianza A TODOS.
Genelde öyle yaparım.
Por lo general uso mi juicio.
Elimden geleni yaparım. Ama zaten hep öyle yaparım.
Haré todo lo que pueda, pero lo hago siempre.
Nasıl istersem öyle yaparım.
Haré lo que me plazca.
Tamam, teşekkür ederim. Öyle yaparım.
Muchas gracias, así lo haré.
Belki de öyle yaparım.
Quizá lo hago.
Öyle yaparım Rebecca.
Eso haré, Rebecca.
Öyle yaparım.
Eso es lo que haré.
Evet, sanırım öyle yapar.
Sí, supongo que es así.
Park Sokağı'nda görmüş öyle yaparsa zengin komşularımızla iş yapar diye düşünmüş.
Lo vio en Park Avenue, y piensa que, si lo usa, atraerá a nuestros vecinos ricos.
Öyle de yaparım.
si ésta sólo pudiese alcanzarse con semejantes métodos. Y así es.
Kendime bir çiftlik alırım orayı öyle bir yaparım ki burası kümes gibi kalır yanında.
- Sí. Me compraré un rancho... que hará que este lugar parezca un agujero de ardillón.
Öyle bir şeyi gerçekten yapar mısın bana?
¿ Realmente me harías algo así?
Ben, kralım ; ... öyle silleler yedim ki dünyadan, öyle canıma tak dedi ki,... ne olsa yaparım bu dünyaya karşı.
- ¡ Yo, señor, soy de aquellos que los viles golpes y los azotes del mundo han enfurecido tanto que haría cualquier cosa para vengarme del mundo!
Öyle iyi bir rol için çok daha fazlasını yaparım.
Haría mucho más que eso por un papel tan bueno.
Umarım öyle yapar.
Mejor.
Hiç öyle şey yapar mıyım?
¿ Haría una cosa así?
Eğer öyle yaparsan, ben de yaparım.
Si tu lo haces, Yo también lo haré
Sanırım gerçekten öyle yaparız.
Sería una buena idea, supongo.
İkinize de zarar gelmesin diye her şeyi yaparım... ama Victor, deneyleriyle öyle meşgul ki...
Haría cualquier cosa para evitar dañarles, pero... Víctor está tan envuelto en sus experimentos...
Öyle bir şey yapar mıydın?
¿ Tú harías una cosa así?
- Öyle yaparım.
lo haré.
Muhtemelen öyle ama elimden geleni yaparım.
Probablemente no, pero trataré.
Senin ihtiyara öyle yapar umarım.
A ver si engaña a tu padre.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]