Şansımı deneyeceğim traducir español
518 traducción paralela
Şansımı deneyeceğim.
Me arriesgaré.
Şansımı deneyeceğim.
Correré el riesgo. No soy cobarde, sabe.
- Şansımı deneyeceğim.
- Me gusta el riesgo.
Haddimi aşmak istemiyorum ama şansımı deneyeceğim.
No quiero excederme, pero lo intentaré.
Eh, o halde şansımı deneyeceğim.
Entonces probaremos suerte.
Artık çok geç olabilir ama yine de şansımı deneyeceğim.
Sé que es un poco tarde, pero aún así lo intentaré.
Bu durumda, şansımı deneyeceğim.
En ese caso, probaré mi suerte.
Şansımı deneyeceğim.
Es un riesgo que tengo que correr.
Şansımı deneyeceğim.
Correré el riesgo.
Eyaletteki bütün polisler bizi arıyor. - Şansımı deneyeceğim.
Todos los policías del estado nos buscan.
Golf kulübüne gidip bir maç ayarlamak için şansımı deneyeceğim.
Iré a ver si puedo hacer un recorrido.
- Şansımı deneyeceğim. Sen nereye gidersen oraya giderim.
- ¡ Secuestran a las mujeres!
Ben sanırım, şansımı deneyeceğim. İzlemek ister misiniz?
Voy a probar suerte. ¿ Le gustaría mirar?
Şansımı deneyeceğim.
Voy a correr ese riesgo.
Daha epey şansımı deneyeceğim.
Ya lo sé, pero creo que me quedaré un ratito más.
Ona karşı şansımı deneyeceğim.
Probaré suerte contra él.
- Şansımı deneyeceğim.
Correré el riesgo.
Tamam, Jake, Şansımı deneyeceğim.
Muy bien, Jake, correré el riesgo.
Başkente, ya da başka bir yere gidip şansımı deneyeceğim.
" Probaré suerte en la capital, o en donde sea.
Bir şansımı deneyeceğim.
Es sólo una posibilidad
Burada yasaları ben koruyorum ve şansımı deneyeceğim.
Sólo una hora y un lugar para el duelo.
Ben şansımı deneyeceğim.
Ahora es mi oportunidad.
Şansımı deneyeceğim.
Mm-mm.
- Öncelikle kasabaya gidip meydanda şansımı deneyeceğim.
- Primero iré al centro. Probaré suerte en la plaza.
Peki, şansımı deneyeceğim!
Arriesguémonos.
Ama yine de ben şansımı deneyeceğim.
De todas formas lo intentaré.
Ama ben yine de onları sallayıp, şansımı deneyeceğim...
Pero yo los lanzaré de todas formas, y probaré mi suerte...
Performansımı sunmama izin verirseniz şansımı deneyeceğim.
Si sólo me deja hacer mi número para la corte, correré el riesgo.
Şansımı deneyeceğim ve yaşayacağım.
Me arriesgaré y viviré.
Demeris'e söylemen konusunda, şansımı deneyeceğim.
Me arriesgaré a que le digas a Demeris.
Buradan çıkıp bir mekanda kafayı bulmak için altı ayım kaldı yani şansımı deneyeceğim, tamam mı?
Me han condenado a seis meses por una borrachera, así que lo dejaré en eso. ¿ Le parece?
- Federallerle şansımı deneyeceğim.
- Ya me las veré con los federales.
Yarına kadar burada kalacaksak otel şansımı deneyeceğim.
Si para mañana seguimos en este condado me arriesgaré y me iré a un motel.
- Evet, şansımı deneyeceğim Houdini.
- Me arriesgaré, Houdini.
Çölde şansımı deneyeceğim.
¡ Probaré en el oasis! ¡ Buena suerte!
O şeylerle şansımı deneyeceğim ben.
Me arriesgaré con esos murciélagos.
Sizin söylediğiniz gibi olduğunuzdan şüpheliyim ama şansımı deneyeceğim.
Tampoco puedo estar seguro de que ustedes sean quienes dicen ser pero me arriesgaré.
Benim yerime zorla geçersen,... daima senin de yerine zorla geçmeyi isteyecek biri olacaktır. Şansımı deneyeceğim.
Starscream, si acabas conmigo siempre habrá alguien esperando para acabar contigo.
Şansımı deneyeceğim.
Bueno, iremos...
- Onun için şansımı bir deneyeceğim.
- Lo haré por ella - Yo también
Şansımı Dupuis'de deneyeceğim. Ne yazık ki gitmek zorundayım. Bu esirler üzerinde bir deneme daha yapmak isterdim.
Lástima que tenga que irme, me hubiera gustado hablar más con los prisioneros.
- Şansımı bir deneyeceğim!
- Eso espero.
- Şansımı deneyeceğim
Ya veremos.
Şansımı açık denizde deneyeceğim. İstersen sen de benimle gel. Aklımdan geçenleri okudun.
Prefiero vérmelas con el mar, si no te importa.
Galiba ormanda şansımı bir kez daha deneyeceğim.
Creo que voy a volver a probar suerte en mi jungla.
Ben şansımı gazla deneyeceğim.
Eso lo decido yo.
Şansımı deneyeceğim.
Lo voy a intentar.
Şansımı bir de Bijoux Tiyatrosu'nda deneyeceğim.
Iré al teatro "Joyas"...
Ben biraz etrafta gezinip... şansımı buralarda deneyeceğim.
Bueno, yo me voy a quedar. Me arriesgaré.
Düşünüyordum da ilanlara bakıp şansımı bir kez daha deneyeceğim.
Pensé... que probaría otra vez con los periódicos.
Şansımı bir deneyeceğim.
Tomo el riesgo. Publícala.