English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ B ] / Beni mi çağırdın

Beni mi çağırdın traducir francés

553 traducción paralela
- Beni mi çağırdınız hanımefendi? - Gir.
- Vous m'avez fait appeler?
- Beni mi çağırdınız?
- Vous m'avez appelé?
Beni mi çağırdınız?
Vous m'avez appelé?
Beni mi çağırdın? Ne istiyorsun?
Tu voulais me voir?
- Beni mi çağırdın? - Evet.
Vous vouliez me voir?
Beni mi çağırdınız?
Avez-vous appelé?
Beni mi çağırdınız hanımefendi?
Vous avez sonné, mademoiselle?
- Beni mi çağırdınız, Bayan Julie? - Evet, Zette.
Vous m'avez appelée, MIle Julie?
Beni mi çağırdınız, efendim?
- Vous m'avez demandé, monsieur? - Oui, Benson.
- Beni mi çağırdınız Bay Cortland?
- Vous m'avez demandée?
- Beni mi çağırdınız efendim? - Evet.
Je peux vous aider?
Beni mi çağırdınız bayan?
Vous avez sonné, M'dame?
- Beni mi çağırdınız efendim? - Evet.
Vous m'avez demandé, monsieur?
- Beni mi çağırdınız doktor? - Hayır.
- Vous m'avez appelé, docteur?
- Beni mi çağırdınız efendim?
- Vous vouliez me voir?
- Beni mi çağırdın?
- Vous m'avez demandé?
Beni mi çağırdınız efendimiz?
Seigneur?
- Beni mi çağırdınız efendim? - İçeri gel.
Vous m'avez appelé, Maître?
Beni mi çağırdınız, hanımefendi? Evet.
Vous m'avez fait demander, signorina?
- Beni mi çağırdın Kate?
Besoin de moi, Kate?
- Beni mi çağırdınız, Yüzbaşı?
- Vous m'avez appelé, mon capitaine?
Beni mi çağırdınız? Birkaç kıyafet almak istiyoruz, eğer sizin için sorun değilse.
Nous voudrions des robes, si cela ne vous dérange pas.
Beni mi çağırdınız?
C'est moi que vous appelez?
Evet Verrico, beni mi çağırdın?
Si, Verrico, tu as besoin de moi?
- Beni mi çağırdın?
- Vous me cherchiez? - Oui.
- Beni mi çağırdınız Bay Belden?
- Vous avez besoin de moi, M.Belden?
- Beni mi çağırdınız efendim? - Evet.
- Vous avez sonné, monsieur?
Beni mi çağırdınız?
On me demande?
Beni mi çağırdın?
Tu m'as appelée?
Beni mi çağırdınız, Majesteleri,?
Tu m " as fait demander, ô reine?
- Beni mi çağırdın?
- Tu m'as demandé? - Oui.
- Beni mi çağırdınız Binbaşı?
- Vous m'avez appelé?
Beni mi çağırdın?
Vous m'avez appelé?
- Beni mi çağırdınız efendim? - Ne?
Vous avez appelé monsieur?
- Beni mi çağırdınız, efendim?
Vous avez sonné, Monsieur?
Beni mi çağırdınız?
Monsieur?
Beni mi çağırdın anne?
Maman, tu m'as appelé?
Beni adam gibi konuşmaya çağırdınız, değil mi?
Vous vouliez que je parle comme un homme.
- Beni mi çağırdınız efendim?
Portez ceci à Fort Lincoln, ce soir.
Beni sen çağırdın, öyle değil mi?
Oui...
Beni mi çağırdınız, Senatör?
Vous m'avez appelé Sénateur?
Beni mi çağırdın?
Tu m'as appelé?
Bunu daha önce söylememiştin. Beni "işe yaramaz bostan korkuluğu" diye çağırırdın. - Öyle mi?
Auparavant, vous aviez l'habitude de m'appeler "l'épouvantail".
Beni bu yüzden mi çağırdın?
Oui, je me suis rappelé l'âne et j'ai pensé à toi.
Beni buraya bunu söylemek için mi çağırdın?
- C'est pour ça que vous m'avez appelé?
Beni bekleyen bir stüdyom var ve sen beni bunun için mi buraya çağırdın?
J'ai tout un studio sur le dos et tu me fais venir pour ça!
- Beni mi çağırdınız?
- Vous m'avez fait demander?
Bunu konuşmak için mi beni çağırdın?
Tu m'as fait venir pour juste parler d'elle?
Beni incelemek için mi çağırdın?
Vous m'avez pas piégé?
- Beni mi çağırdığınız? Evet. Onu istediğim zaman geri getirebilirim.
Je pourrai toujours le reprendre.
Beni dışarı çağırdığını duydunuz, değil mi?
Vous avez entendu? II me cherche!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]