Bildiğini biliyorum traducir francés
456 traducción paralela
Bildiğini biliyorum.
Je le sais.
- Bitirdiğimi biliyor. - Bildiğini biliyorum.
Elle sait que j'ai terminé.
Seni vurmak isteyen contessa'yı. Evlenmek isteyen Amerikalıyı. Herkesin bildiğini biliyorum.
Celle qui vous a tiré dessus... l'Américaine qui voulait que vous l'épousiez.
Bildiğimi bildiğini biliyorum.
Je sais que vous savez que je sais.
Biliyorum, söylediklerim için özür dilemem gerekmiyor çünkü bildiğini biliyorum.
Je ne dois pas m'excuser pour ce que j'ai dit... je sais que tu sais.
Dinle, bu hikâyeyi bildiğini biliyorum ama yine de anlatacağım.
Ecoutez ça. Tu connais l'histoire, mais je la raconterai quand même.
Bunu yapanların içinde olduğum için üzgünüm. - Fakat bunun en doğru şey olduğunu bildiğini biliyorum. - Biliyorum.
Il m'en a coûté de vous faire hospitaliser.
Şunu bildiğini biliyorum. Devamlı tekrarlıyorsun. Yönergeler.
Je sais, tu connais cette phrase par cœur.
Herkesin bildiğini biliyorum.
Je sais ce que tout le monde sait.
Bildiğini biliyorum.
Je sais que tu le sais.
Ve ne söylemeye çalıştığımı bildiğini biliyorum.
Vous me comprenez...
Bildiğini biliyorum.
Je sais qu'il sait.
Evet, bildiğini biliyorum.
Oui, je crois qu'il le sait.
- Bildiğini biliyorum.
- Je sais que tu le sais.
Benim sorumsuz olmadığımı bildiğini biliyorum.
Je sais qu'elle sait que je ne suis pas irresponsable.
Bunu bildiğini biliyorum. Morlukları gördün.
Mais, c'est vrai, tu les as vus mes bleus.
- Bildiğini biliyorum.
- Je sais que tu sais.
Bildiğimi bildiğini biliyorum.
Je sais que tu sais que je sais.
Ne demek istediğimi bildiğini biliyorum.
Je sais que tu vois ce que je veux dire.
Clay Bertrand'ın kim olduğunu bildiğini biliyorum.
Je sais que tu sais qui est Clay Bertrand.
Bildiğini biliyorum... eğer sen veya Rachel, her hangi bir şeye ihtiyaç..
Je sais que tu le sais, mais si Rachel ou toi avez besoin de quelque chose...
Bildiğini biliyorum. Babamla konuşup neler yapılmasını istediğini öğrenmeliyim.
Il faut que je demande à papa ce qu'il veut.
- Baran ın ne bildiğini biliyorum.
- Ce que Baran sait, je le sais.
Bildiğini biliyorum Bilmek istiyorum
I know you know I want to know
Bildiğini biliyorum Bilmek istiyorum
I know you know Just want to know
Bildiğini biliyorum Anlatacağım sana
I know you know l'll tell ya
Ama ben bildiğini biliyorum.
Je sais que si.
İşini bildiğini biliyorum, ama tatbikat yaptık. Sen oraya gidene kadar herkes ölür.
Tu connais ton boulot mais cette simulation a montré qu'ils mourront tous!
Ama kimin bildiğini biliyorum!
Mais je sais qui sait tout.
Ve sadece kötü kelimeleri bildiğini biliyorum.
Et je sais qu'il ne connaît que les gros mots.
Senin ne bildiğini biliyorum ama, sen benim ne bildiğimi bilmiyorsun.
Tu ne sais pas ce que je sais!
Sana bir şey söyleyeceğim ve bunu bildiğini biliyorum.
Je vais vous dire un truc, et je sais que vous le savez :
Bildiğini biliyorum. Sakın başlama. Siktir git!
Je sais que tu sais, alors commence pas.
Bildiğini biliyorum.
Elle sait, ça se voit.
- Ve ben senin ne yaptığını bildiğini biliyorum.
que vous n'êtes pas nul.
Bana nasıl baktığını görüyorum ve bildiğini biliyorum.
Je vois ta façon de me regarder et je sais que tu sais.
Bildiğini biliyorum.
Je sais que tu sais.
Bildiğini biliyorum.
J'ai compris.
Evet, evet biliyorum bildiğini, ama şeyi...
Oui, je sais que tu sais, mais je...
Bildiğini biliyorum.
Je sais que vous savez.
Ama irademin ne kadar zayıf olduğunu bildiğini de biliyorum.
Je sais aussi que tu sais que je suis quelqu'un de faible.
- O her şeyi bildiğini söylüyor. - Biliyorum!
- il dit qu'il sait tout.
Beni yeterince iyi okuduğunu... senin hakkındaki hislerimi bildiğini ve gemide neler yaptığını biliyorum.
Vous me lisez suffisamment bien pour savoir ce que je ressens pour vous et ce que vous faites à bord.
Biliyorum, hep böyle. Her şeyi bildiğini sanıyor.
Il croit tout savoir.
Peki. Oynamasını bildiğini söylemiştin. Biliyorum.
Je croyais que vous saviez jouer.
Ne kast ettiğini bildiğini sanmıyorum ama ben biliyorum.
Je crois que c'est toi qui comprends mal. Moi non.
Senin bildiğini de biliyorum.
Je sais que tu le sais.
Ve neyi istediğimi bildiğini de biliyorum.
Je sais que tu l'as aidée et tu sais ce que je veux.
Beni kolladığını biliyorum Bill ama bütün gerçekleri bildiğini sanmıyorum.
- Dana... Je sais que tu ne veux que mon bien, mais tu n'as pas toutes les données.
Ne söylediğini bildiğini sandığını biliyorum ama bunu kabul etmiyorsun.
Tu penses savoir ce que tu dis, sans le dire.
Hayır kavisli top olmaz. Biliyor, bildiğini biliyorum.
Non, ma balle courbe est merdique.
biliyorum 15888
biliyorum tatlım 44
biliyorum canım 32
biliyorum ama 99
biliyorum hayatım 20
biliyorum baba 24
biliyorum biliyorum 28
biliyorum efendim 52
biliyorum ki 71
biliyorum bunu 16
biliyorum tatlım 44
biliyorum canım 32
biliyorum ama 99
biliyorum hayatım 20
biliyorum baba 24
biliyorum biliyorum 28
biliyorum efendim 52
biliyorum ki 71
biliyorum bunu 16