English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ B ] / Böyle olsun istemedim

Böyle olsun istemedim traducir francés

147 traducción paralela
Ah, Tanrım... böyle olsun istemedim.
Ô Dieu, je n'ai pas voulu cela.
Bunu ben demek istemedim, böyle olsun istemedim.
Qui a voulu ça? Je n'ai rien demandé.
Böyle olsun istemedim. Biraz kendimden geçmişim.
Je me suis laissé emporter.
Böyle olsun istemedim, Johnny.
Je ne voulais pas, Johnny.
Bir adamı arkasından vurup, nasıl "böyle olsun istemedim" dersin?
Tu ne voulais pas tirer sur un homme dans le dos?
- Böyle olsun istemedim.
- Je ne l'ai jamais voulu.
Böyle olsun istemedim.
C'était un accident.
Söyle ona, böyle olsun istemedim.
Dites-lui que je ne voulais pas.
Vicdani yasaların hemen hepsini çiğnediniz. - Böyle olsun istemedim.
Je crois que vous et votre mère les avez presque toutes enfreintes, non?
( Tico Arriola ) Böyle olsun istemedim, Frank.
Je ne l'ai pas fait exprès.
- Ben böyle olsun istemedim...
- Je ne voulais pas que ça se passe comme ça.
Böyle olsun istemedim. Bilmiyordum.
Je ne savais pas.
Julie, böyle olsun istemedim.
Julie, je ne voulais pas dire ça.
- Böyle olsun istemedim, yemin ederim.
- Je vous jure que je ne voulais pas...
Böyle olsun istemedim.
J'ai pas fait exprès.
Ben böyle olsun istemedim ama.
J'avais pas besoin de ça!
Böyle olsun istemedim. Gerçekten çok, çok üzgünüm.
Je n'ai pas fait exprès.
Hadi ama, bunden ben sorumlu değilim. " " Böyle olsun istemedim. "
" Tu sais bien que ce n'est pas de ma faute.
- Böyle olsun istemedim.
- Je n'ai pas fait exprès.
Böyle olsun istemedim.
Je ne veux pas. Je veux juste...
Böyle olsun istemedim Tony.
J'ai pas fait exprès, Tony.
Ama hayır. Böyle olsun istemedim ki.
Mais non, je ne voulais pas la mettre en rogne!
Böyle olsun istemedim...
Je suis désolé.
Böyle olsun istemedim!
Je ne voulais pas!
Böyle olsun istemedim, sadece konuşacaktım.
Je ne voulais pas que ça arrive. Je voulais juste parler.
Böyle olsun istemedim- -
Oh, mon dieu.
Böyle olsun istemedim.
C'est pas ce que je voulais.
Böyle olsun istemedim.
Je ne parlais pas de lui.
Böyle olsun istemedim!
Je ne voulais pas que ça arrive!
- Hayır, böyle olsun istemedim.
Je ne voulais pas que ça arrive!
Böyle olsun istemedim. Ben... Demek istediğim...
Je ne pensais pas... ce que j'ai dit...
Böyle olsun istemedim. Uçağın nasıl olduğunu biliyorum.
Oui, c'est vraiment la dernière chose que je voulais qui arrive... je sais parfaitement comment était cet avion.
Böyle olsun istemedim.
J'ai pas voulu tout ça.
- Vanya, böyle olsun istemedim.
- Vanya, je ne voulais pas.
Böyle olsun istemedim.. Umarım takmazsın.
J'avais envie de venir, j'espère que tu n'es pas fâché.
Baban seni bulduğunda. Will, buraya gel. Böyle olsun istemedim.
Will, rentre. J'ai pas fait exprès. C'était pas son idée.
Böyle olsun istemedim.
C'est pas du tout ce que je voulais.
Böyle olsun istemedim.
Je voulais pas m'emporter comme ça.
- Böyle olsun istemedim, üzgünüm.
- Je m'excuse, je voulais pas.
Özür dilerim. Böyle olsun istemedim!
Pardon, je ne voulais pas...
Böyle olsun istemedim.
Je voulais pas faire ça.
Böyle olsun istemedim.
Je ne veux pas ça.
Ben de böyle olsun istemedim, Jason.
Moi non plus, je n'ai rien demandé.
Böyle olsun istemedim.
Je ne voulais pas.
Kusura bakma Dreske, böyle bir şey olsun istemedim.
Dreske, je regrette que ceci nous ait séparés.
- Böyle olsun istemedim.
Je le sais.
Ama ben böyle hayal etmemiştim, bu şekilde olsun istemedim.
Mais je n'ai jamais cru que ça se Passerait ainsi
Böyle olsun istemedim.
Je voulais pas faire ce truc.
Lanet olsun. Böyle şeyler yapmanı istemedim.
Je ne t'ai pas demandé de faire ça.
Böyle olsun istemedim.
Mais j'étais pas seul, y avait Whitney et Bobby.
" Böyle olsun istemedim.
"Je ne voulais pas!"

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]