English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ B ] / Bırak onu gitsin

Bırak onu gitsin traducir francés

268 traducción paralela
Bırak onu gitsin, Helen.
Abandonne-le.
- Hayır gitmeyeceğim. - Bırak onu gitsin.
Je ne partirai pas.
Sam bırak onu gitsin. Artık bize zarar veremez.
Laisse-la partir, elle ne nous fera plus de mal.
Bırak onu gitsin.
Laisse-la.
Kendime şöyle dedim "Bırak onu gitsin"
Je me dis : "Laisse-le filer".
Bırak onu gitsin!
Laissez-le!
Bırak onu gitsin.
Laisse-la partir.
O da benim gibi gerçek. Bizler aynı büyünün iki tarafıyız. - Bırak onu gitsin.
Elle est réelle, tout comme moi Nous sommes les deux facettes d'une même magie.
- Bırak onu gitsin!
Lâche le commissaire!
Beast, bırak onu gitsin.
La Bête, laisse-le.
Bırak onu gitsin!
Laisse-le partir!
- Bırak onu gitsin adamım.
- Tu la lâches. Exécution.
Bırak onu gitsin, Johnny!
Lâche-la!
Bırak onu gitsin.
Laissez-le.
Bırak onu gitsin!
Lâche-la!
Bırak onu gitsin, bırak gitsin
Libérez-le, libérez-le
Bırak onu gitsin,
Libérez-le
- Hey, dinle, bırak onu gitsin.
- Hé, écoute. Lâche-le.
- Bırak onu gitsin.
- Lâche-le.
- Bırak onu gitsin!
- Relâchez-la!
Bırak onu gitsin, ninja.
Laisse-la partir, ninja.
Bırak onu gitsin!
Laisse-la partir!
Bırak onu gitsin. Öyleyse kılıcını bırak.
Alors lâche ton épée.
Bırak onu gitsin.
Relâche-le.
Bırak onu gitsin!
C'etait toi?
Bırak onu gitsin.
Laissez-le partir.
Şimdi bırak onu gitsin!
Lâche-le.
Götürün onu. Eğer Sibirya'ya gitmeyi bu kadar istiyorsa, bırakın gitsin.
Emmenez-Ie s'iI veut aller en Sibérie.
Onu bırak gitsin!
Envoyez-la!
Keşke onu buraya hiç getirmeseydin. Bırak gitsin.
Laissez-le partir.
Bırakın gitsin ve takip edin onu.
Laissez-la partir et faites-la suivre.
Bırak onu gitsin.
Laisse-le tranquille!
Onu bırakın, gitsin, olmaz mı?
Vous pouvez pas le laisser?
Onu öldürmeye değmez! Affet! bırak gitsin işte!
Ce n'est qu'un moins que rien.
Onu kabullenin ve bırakın gitsin.
Acceptez-le et laissez tomber.
Bırak onu. Bırak gitsin.
Laissez-le partir.
Çıkar onu. Çıkar ve bırak gitsin.
Déshabille-toi et saute-la.
Bırakın onu... gitsin.
Lâchez-le.
Onu hemen bırak, gitsin.
Laissez-la partir maintenant.
Onu bu işin dışında tut, bırak gitsin!
Il est trop tard.
- Ruhundan sonra... - Bırak onu! Bırak gitsin!
As-ru perdu la rêre en plus de ron âme?
Bırakın gitsin. Onu korkutuyorsunuz.
Laissez-le partir, vous lui faites peur.
Hemen onu yalnız bırak, bırak gitsin...
Laisse-la tranquille. Laisse-la partir.
Onu bırak gitsin, biz de işimize bakalım.
Virez-la et parlons affaires. Très bien!
Bırak onu gitsin.
Laissez-la. Elle ne vous a rien fait.
- Lütfen, bırakın onu gitsin.
Je vous en prie, libérez-la.
- Bırakın onu gitsin!
- Lâche-la. - Talus.
O-o zorlaştığı zaman, ve-ve-ve inancı korumak can yaktığında, tekrardan kolaylaşana kadar o-o-onu bırak gitsin mi?
A la moindre difficulté, on l'oublie jusqu'à ce que ça redevienne facile?
- Ne yapıyorsunuz? Bırakın onu gitsin.
- C'est lui qui a pillé notre village.
Bırak gitsin. Belki de onu ortadan ikiye böler.
Laisse, il va peut-être la scier en deux.
Onu isteyen çıkarsa, bırak gitsin.
Si quelqu'un la veut, laissez-la partir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]