English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ M ] / Merak etmeyin efendim

Merak etmeyin efendim traducir francés

74 traducción paralela
- Merak etmeyin efendim.
Par ici, Monsieur.
- Merak etmeyin efendim.
Aucun problème.
Merak etmeyin efendim. Onları şüphelendirmeyiz.
Ne vous inquiétez pas pour ça.
Merak etmeyin efendim bu gece tüm veraset işlemleri için imzalar alınmış olacak.
La police a conclu au suicide. Bien sûr.
İndirin beni! Merak etmeyin efendim, alışırsınız.
Portez-le en triomphe, les gars!
- Onları merak etmeyin efendim.
- Ils savent tenir leur langue.
Merak etmeyin efendim.
Laissez-vous aller.
Merak etmeyin efendim, bu işle bizzat ilgileneceğim.
Ne vous inquiétez pas. Je m'en occupe pour vous.
Merak etmeyin efendim. Az yetenekli işçileri topladım ve bodruma gönderdim.
Rassurez-vous, j'ai réuni les employés demeurés et les ai expédiés au sous-sol.
- Merak etmeyin efendim.
- Je vous le promets.
Merak etmeyin efendim.
C'est rien.
- Bizi merak etmeyin efendim. Bize güvenin.
- Ne vous en faites pas, monsieur.
Merak etmeyin efendim, biz yedik.
- Ne vous en faites pas M., on a mangé...
Merak etmeyin efendim.
Ne vous inquiétez pas.
- Merak etmeyin efendim
- Ne vous en faites pas...
Merak etmeyin efendim.
Ne vous inquiétez pas, chef.
Merak etmeyin efendim, bu rezilliği temizleyeceğiz.
Ne vous en faites pas monsieur... La bonne et moi allons le mettre aux ordures...
- Merak etmeyin efendim, vaktimiz bol.
C'est pas grave, on a tout notre temps.
Hayır, hayır, hayır. Merak etmeyin efendim. Merak etmeyin.
Non, non, non, ne vous inquiétez pas, Monsieur, Ne vous inquiétez pas.
Merak etmeyin efendim, adamlarım ilgileniyorlar.
Mes hommes vont s'en charger. Je t'ai pas dit de faire ça!
merak etmeyin efendim. bir kazaydı.
Ne vous inquiétez pas, Monsieur.
Merak etmeyin efendim
N'ayez crainte
Hiç merak etmeyin efendim... Teşekkür ederim.
Merci.
- Merak etmeyin efendim.
- Ne vous en faites pas,
Merak etmeyin efendim, bununla ilgileniyoruz.
Tigh est les cylons se sont échappés. Ne vous inquitiez par, monsieur.
Peşindeyim efendim, merak etmeyin.
Je ne le lâcherai pas, ne vous inquiétez pas.
- Merak etmeyin, efendim.
- Ne vous inquiétez pas.
Merak etmeyin. Devam edeceğim efendim.
Ne vous inquiétez pas, je continue.
Merak etmeyin, efendim.
Ne vous inquiétez pas.
Merak etmeyin efendim.
- Pourriez-vous...
- Tamam, bir tane de ben alayım. - Merak etmeyin, efendim.
- J'en prends un aussi.
- Kontrol ediyoruz, merak etmeyin, efendim.
- Nous vérifions Monsieur, ne vous inquiétez pas.
Merak etmeyin, efendim.Elimizden gelenin en iyisini yaparız.
Allons-y.
- Merak etmeyin, efendim!
- Ne vous inquiétez pas, Sire!
Merak etmeyin.O gayet iyi. Merhaba efendim, Ben Jayanti Bhatia Aaj Tak dan geliyorum.
Bhaskar, vous avez dit que vous éditeriez tout au sujet de Deodhar... avec mon rapport.
Tamam efendim, merak etmeyin.
Oui M., ne vous en faites pas
- Merak etmeyin, efendim.
Ne vous inquiétez pas, Monsieur.
Merak etmeyin, ben ve efendim bu işi çözeceğiz.
Ne vous inquiétez pas, mon maître et moi allons nous en occuper.
- Evet bu benim pantolonum. - Merak etmeyin, efendim.
C'est mon pantalon.
Merak etmeyin, genç efendim.
Ne t'inquiète pas, jeune maître.
Efendim, merak etmeyin, ben ABD Sahil Güvenlik'tenim.
Monsieur, ça va. Je suis de la garde côtière américaine.
Merak etmeyin, efendim.
Vous en faites pas.
Böyle bir şey okumayacağınıza garanti veririm efendim, merak etmeyin.
Et que le FBI est paumé. Je vous garantis que vous ne lirez pas ça Monsieur. Okay, je m'en occupe.
Uzun sürmez efendim. Hiç merak etmeyin...
Ca ne sera pas long.
Merak etmeyin, efendim Var bildiğim bir yer, efendim
Mais n'ayez crainte Je connais un endroit
Merak etmeyin, sizin için bir çözümüm var efendim.
Je m'occupe de tout.
- Merak etmeyin efendim.
Ne vous inquiétez pas, Votre Excellence.
hey aptal... benim beyaz bir Isuzu kamyonete ihtiyacım var... merak etmeyin, efendim... biz araba çalarız.
Hé, rebelle, il me faut une camionnette Isuzu blanche. En bon état. De 1995.
Merak etmeyin, efendim, bütün odalarımız okyanus manzaralıdır.
Soyez assuré, toutes nos chambres sont avec vue.
Merak etmeyin, Efendim.
- Aucun souci. J'ai de quoi faire.
Epey toy olacaklar komutan. Merak etmeyin efendim!
- Ce sont des bleus.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]